Bu soruyu sorduğumuz 10 tanınmış kadının hiçbirinin aklına çocuklarının kendisine verdiği maddi bir armağan gelmedi. Asıl olarak anlattıkları, kısa bir an, söylenen bir sözdü ama hepsi de anne-çocuk arasındaki olağanüstü ilişkinin gücünü gösteriyordu.
SEDEN GÜREL/ İREM-EMRE
Oğlumun yaptığı 3 kiloluk hamurdan kolyeyi bir ay boynumdan çıkarmadım
Türkiye Seden Gürel’i bembeyaz kıyafeti ve şapkasıyla "Bum bum bum, daldan hop dala uçtum" diye şarkı söylerken tanıdı. Besteci ve aranjör kocası Aykut Gürel, kızları İrem ve oğulları Emre’yle müzikle iç içe bir yaşam sürüyorlar.
Kızım İrem (21) ve oğlum Emre (18), ikisi de benim her anımı mutlu ediyor. Henüz üç ve altı yaşlarındayken anneler günü sabahı mükellef bir kahvaltı sofrası hazırlayıp beni ellerinde bahçeden topladıkları çiçeklerle şarkı söyleyerek karşıladılar. Oğlumun hamurdan kolye yapıp bunu hiç çıkarmayacaksın diye verişi ve benim o üç kilo şeyi bir ay boyunca boynumda taşıma çabam sonucunda kıyamayıp "Tamam çıkarabilirsin ama kaybetme" demesi; kızımın "Fanus" adlı şarkımı benimle birlikte albümde söylemesi ve çok güzel olduğu halde bir türlü beğenmemesi gibi pek çok anı var onlarla ilgili unutamayacağım. Ve şimdi büyümelerine rağmen hálá en keyifli anlarını babaları ve benimle geçirdiklerini söylemeleri mükemmel bir duygu.
ÇİĞDEM ANAT/ ILGAZ KÜREN-SARP ALİ İBRAHİMHAKKIOĞLUKızımın yıllarca burun kıvırdıktan sonra, anne ne kadar haklıymışsın demesi beni çok etkiledi
Gazeteci Çiğdem Anat, yıllardır televizyon ekranının tanınmış yüzlerinden biri. Geçen yıldan beri Müjde Ar, Pınar Kür ve Aysun Kayacı ile birlikte NTV’de hazırladığı Haydi Gel Bizimle Ol programıyla çok konuşuluyor. Onun iki çocuğu var. Kızı Ilgaz Küren 17 yaşında. Oğlu Sarp Ali İbrahimhakkıoğlu ise 3 yaşında.
Yaşlarından dolayı her ikisiyle de farklı deneyimler yaşıyorum. Oğlumun en çok sevdiğim jesti moralim bozukken, umutsuz kalmışken gelip bana sarılarak "Üzülme anneciğim, biz seni çok seviyoruz" demesidir. Kızım ise iki sene öncesine kadar benim yaptığım tahlillerin tümüne kuşkuyla bakar, burun kıvırır ve belli belirsiz bu durumu küçümserdi. Bundan iki sene önce bir sohbet sırasında "Ya anne sen ne kadar haklıymışsın" demesi beni bu dünyada en çok etkileyen konuşmamız oldu.
ZEYNEP GÖĞÜŞ ALİ SİNAN GÖĞÜŞ
Merdivenle çıkıp yıldız toplayacağım dediği an yüreğim eridi
Gazeteci yazar Zeynep Göğüş, Hürriyet Gazetesi yazarı. Oğlu Ali Sinan 9.5 yaşında.
Oğlum Ali Sinan bana her an mutluluk veriyor. Ama yüreğimin eridiği iki an oldu ki her düşündüğümde onu daha çok seviyorum. Ali Sinan üç yaşındayken Gökçeadada’da gökkubbenin binlerce yıldızla bezendiği bir ağustos akşamında Tepeköy’den yürüyerek inerken onu kucağımda taşıyordum. Birlikte yıldızları seyrediyorduk. Birden bana dönüp "Anne o yıldızlardan toplamak istiyorum sana" dedi. "Ama yetişemeyiz ki onlara, boyumuz yetmez" diye cevap verdim. "O zaman ben de itfaiyeci merdiveniyle çıkıp toplarım onları senin için" diye olağanüstü duygulandırıcı bir yanıt aldım. Bir keresinde de dört yaşındayken, gece benimle uyumak için tutturdu. Yatağa girip "Seninle birlikte bir uyusam, bin yıl uyanmasam" dedi. İşte o zaman duygusal donanımı güçlü bir oğlum olduğunu fark ettim.
DENİZ TÜRKALİ/ ZEYNEP CASALINI
Başım sıkıştığında kızım benim için bir anne, kardeş olur
Deniz Türkali, usta bir tiyatro oyuncusu. Aynı zamanda yazar Vedat Türkali’nin kızı, sinemacı Barış Pirhasan’ın kız kardeşi, yönetmen Atıf Yılmaz’ın karısı. İlk eşi Ernesto Casalini’den olan kızı Zeynep Casalini de sanatla bu kadar haşır neşir olan bu ailede, müzisyen oldu.
Kızım Zeynep Casalini (37) ne zaman başım sıkışsa ya da kendimi kötü hissetsem annem ya da kardeşim gibi olur benim için. Hemen bana sahip çıkar. Ayrıca çevre konusundaki duyarlılığı ve kimi zaman neredeyse militanca olan tavırları beni çok gururlandırıyor. Hatta bazen ben bile ona ayak uyduruyorum. Bu da özgürlük ruhumu pekiştiriyor. Ancak Zeynep’i iyi ki doğurmuşum diyeceğim en önemli zaman, eşim Atıf Yılmaz’ı kaybettikten sonra bana gösterdiği şefkat oldu. Sağlamlığıyla beni ayakta tuttu. Ona her zaman teşekkür borçluyum.
JALE YILMABAŞAR/ SEDEF YILMABAŞAR
Kızımın en değerli hediyesi anne kedi-yavru kedi resmi
Jale Yılmabaşar, en önemli resim ve seramik sanatçılarından biri. 60’lardan 90’lara kadar pek çok eser yaptı ama en çok horoz resimleri ve seramikleriyle tanındı. Jale Yılmabaşar’ın kızı Sedef Yılmabaşar da (40) annesi gibi bir ressam. O da yaptığı kedili resimlerle tanınıyor.
Kızım Sedef’le bambaşka bir dünya içindeyiz. O da tıpkı benim gibi resim yapıyor. Beraber, farklı şehirlerde sergilere gidiyor, açıyoruz. Bu yüzden yüzlerce anımız var. Ama beni en çok etkileyen 2003’te Sedef’in yaptığı bir resim oldu. Tıpkı bizi anlatırcasında bir anne kediyle yavru kedi resmetmişti ve doğum günümde hediye etti.
PINAR REYHAN YÜCEL/ EMRE BERENT
Oğlum, düşeysem tutaysın anne deyince hıçkırarak ağladımPınar Reyhan Yücel, Anneyiz Biz dergisinin genel yayın yönetmeni. Bu nedenle oğlu Emre Berent’in dışındaki çocuklarla da sürekli ilgileniyor.
Oğlum Emre (6), bazen kendiliğinden beni düşünüyor; "Bunu giy anneciğim, saçın ne güzel anneciğim" gibi içinden gelerek beni kendi halinde sevdiği her anı çok seviyorum. Aslında anne olunca her nefes aldığında anne olduğuna şükrediyor insan. Oğlum dokuz buçuk aylıkken yürümeye ve bir yaşında çılgınca konuşmaya başladığı için sanki doğduğu andan beri konuşuyor gibi hatırlıyorum düşününce. Bir buçuk yaşında arabada arkada ayakta durmak ve camın üstündeki tutma yerini tutmak istiyordu. İkna edemiyordum. Düşüp kafasını patlatabileceğini söylediğim anda bana o minicik elini sallayarak "Düşmem ki anne düşeysem elimi tutaysın sen" demişti. Hiç unutmam hüngür hüngür ağlamaya başlamıştım. Korkunç bir güven duygusuydu yaşadığı ve bu sorumluluk çok duygulandırıcıydı.
BETÜL MARDİN/ ÖMER DORMEN-LEYLA USTALAR
Sekseninci doğum günümde Dubai’de benim için parti hazırladılarBetül Mardin, Türkiye’de halkla ilişkiler sektörünün duayenlerinden. 1987’de kurulan Image halkla ilişkiler şirketinin sahibi. Kızı Leyla Ustalar İstanbul’da, oğlu Ömer Dormen ise Dubai’de yaşıyor.
İyi ki onları doğurdum dediğim o kadar çok an var ki saymakla bitmez. Ama geçen yıl kızım Leyla Ustalar (53) ve Ömer Dormen’in (46) çok çaba harcayarak Dubai’de benim için hazırladıkları 80. doğumgünü partisi unutulmazdı. Türkiye’den onlarca tanıdığımı oraya taşımışlardı. Benim için bu kadar çırpındıklarını ve yorulduklarını görmek bambaşka bir duygu.
Ama biraz daha detaya inersek ikisinin hayatımda çok farklı yerleri var. Kızım çok yaratıcıdır. Ona "Kızım yarın
son dakika misafiri geliyor. Bana yardım edip mönü hazırlar mısın" ya da "Biz yine taşınıyoruz, fikir verir misin" dediğimde hiç üşenmeden hızlı bir şekilde her şeyi yapıyor. Bir telefonum yetiyor. Müthiş bir rahatlık sağlıyor. Hayatıma pratiklik ve yaratıcılık katıyor. Oğlum da taktik vermeyi çok iyi bilir. Beni çok iyi yönlendirir. 24 yıl önce babamı kaybettim ve oğlum adeta onun yerini aldı. Onun için babam ya da ağabeyim gibi diyebilirim.
ZEYNEP TUNUSLU/KANAT HEPARI
Oğlum beni en iyi tavlayan erkekZeynep Tunuslu’yu kimileri çılgın modacı, kimileri de Uzay Kanat Heparı’nın eşi olarak anıyor. 1994’te Sezen
Aksu’nun unutulmaz parçalarına imza atan eşi Uzay Kanat Heparı’nın bir motosiklet kazasında ölmesi halkı yasa boğmuştu. Zeynep Tunuslu, bu olaydan altı ay sonra doğurduğu oğluna babasının adını verdi. Kanat şimdi 13 yaşında ve her gün babasına daha çok benziyor.
Oğlum Kanat Heparı’yla 13 yıl önce hastanede ilk kez gözgöze geldiğimizde hayatımın en mutlu anını yaşadım. Şimdi de dünyada sözüne ve sezgilerine güvendiğim yegane insanlardan biri. Her zaman iyi bir uyarıcı ve yardımcıdır. Örneğin iş anlaşmalarına gitmeden önce mutlaka onun fikrini alırım. Üzerinde uzun uzun tartıştığımız teklifler hep onun dediği gibi sonuçlanır. İkna kabiliyeti çok yüksektir ve bir de iyi pazarlamacıdır. Her zaman vermese de arada bir içimi ısıtan öpücüğü, yaptığı resimler ya da yoldan topladığı çiçeklerin evimizde ayrı bir yeri var. Bir de beni çok iyi tanıyor ve beni en iyi tavlayan erkek diyebilirim. Dilerim ben de oğlum için eğlenceli, sürprizli, arkadaş ve genç bir anne olarak kalabilirim, tıpkı kendi annem gibi.
NORA ROMİ/ SİNAN ÖZKILIÇBeni reddetmeyecek bir erkek garantiNora Romi 1992’den beri gazetecilik yapıyor. Milliyet ve Yeni Yüzyıl gibi gazetelerde yazdı. Oğlu Sinan Özkılıç
doğduktan bir süre sonra 2002’de Hürriyet Gazetesi’nde Yeni Anne adlı köşesine başladı. O günden beri anne-çocuk ilişkileri üzerine yazıyor. Oğlu Nişantaşı, Işık Lisesi’nde ikinci sınıfda devam ediyor.
Oğlum Sinan’ın doğduğu gün, hem anneme, hem de kendime kazandırdığım en güzel şeydi. Çoğu zaman onu iyi ki doğurmuşum, diyorum çünkü;
-Hayatımın sonuna kadar beni çok sevecek biri var.
-Onun gözlerine bakınca başka kimsenin gözlerinde olmayan şeyleri görüyorum.
-Her esprime gülüyor, yaptığım yemekleri beğeniyor, her yaptığıma hayran.
-Ona sarılınca, sebebi ne olursa olsun bütün sinirim, hırsım, kırgınlığım gidiyor.
-Onun dışında kimse beni çok üzemiyor... Böyle güçlüyüm artık...
-Onun sayesinde dünyayı taşıyacak gücü kendimde buluyorum.
-Onun yanına yakışmak için güzel ve sağlıklı oluyorum.
-Beni reddetmeyecek bir erkeğim garanti.
AYŞE AYDIN/ DEFNE-EGEİkizlerimi kucağıma verdiler üçümüz birden ağladık
Ayşe Aydın, Vatan Gazetesi yazarı. Biri kız, diğeri erkek olan ikizleri üç buçuk yıl önce doğdu. Ayşe’nin İkizleri adlı köşesinde, anne-çocuk ilişkileri üzerinde yazıyor.
Onları kucağıma verdikleri an adeta
film karesi gibiydi. Üçümüz birden ağlıyorduk. Tabii onların ağlamasının sebebi benimkinden çok farklıydı ve hayatta daha büyük bir mutluluk olmadığını düşünmüştüm. Şu anda bana olan sevgilerini dile getirmeleri çok hoşuma gidiyor. "Anne seni seviyoruz, seni çok özledik" dedikleri zaman sanki içim eriyor. Bir de onlarla gezmeye bayılıyorum. Önce park sonra kahve ve kek molası sırasında gerçekleşen komik sohbetler oluyor. İşte bu anlar bana "İyi ki doğurmuşum" dedirtiyor.