Ne olacağım, sorusuyla kıvranan yüreklere bir avuç su!

Projeler ufak ufak toparlanmaya başladı, ödevler teslim edilmek üzere, finallerde ne çıkacağı az çok belli ve büyük çoğunluğunuzun hâlâ konuyla ilgili en ufak bir fikri yok mu? Merak etmeyin, doğru yerdesiniz. Burada vicdanınızı birlikte rahatlatacak, yüreğinize coşkun akan sular serpeceğiz.

DİPLOMA DEDİĞİN...
Öncelikle diploma dediğiniz nedir ki? Basit bir kağıt parçası. Zaten pek isteyerek bu bölüme girmemiştiniz. Birkaç saatlik bir test sınavı, sizi hayallerinize ne kadar ulaştırabilir? Siz o dersi beceremediğiniz, sorumsuz olduğunuz ya da iç disiplininizi sağlayamadığınız için değil, o dersin gerçek hayatta bir işinize yaramayacağını düşündüğünüz için ilgilenmediniz. Bunu bütün bölüm biliyor zaten. 

Hem aldığınız eğitim sisteminden memnun değilsiniz ve esas kendilerini sorgulaması gerekenler, o dersi AA, BA gibi notlarla geçecek olanlar. Siz bilmiyor muydunuz sadece bir iki gün çalışarak AA almayı? Elbette biliyordunuz ama hayata karşı duruşunuzdan taviz vermek istemediniz. Elbette VF, FF gibi notlar da sizin bir yanıyla duruşunuzu gösteren nişaneler. 

Elon Musk'ın Mars'ta yaşam kurmaya çalıştığı bir çağda, fotokopici Feti Abi'den on dört liraya alacağınız “FIZ106E Son 10 Senede Çıkmış Sorular” fasikülü üzerine bir gelecek kurmayı kendinize yetiremediğinizi çok iyi anlıyorum. Bence belli bir derinliğin üzerindeki herkes bunu anlıyor ve gerçekten Nietzsche falan haklı. Geçen sene yaptırmayı düşündüğünüz “Carpe Diem” dövmesi de size anı yaşanmanızı öneriyordu, hatırlayın. 

EVDEKİ HESAP!
Yaptığınız hesaplara göre sizin bölümünüzden her yıl binlerce insan mezun oluyor ve bu mezunları kabaca bir sıralamaya koyduğunuzda mezun olmak için doğru zaman olmadığını düşünüyorsunuz. Keşfedilmemiş, hatta belki sizin de keşfedemediğiniz bir özelliğiniz var ve bu özellik hayatta sizi ileriye taşıyacak gerçek nokta. Yoksa Diferansiyel Denklemler finali, İstatistik dersinden alacağınız not size ne katabilir ki? En güzel hayallerin, en büyük hedeflerin insanısınız ve transkript gibi fani şeyler sizin hayallerinize giden yolda çok da önemli değil. 

Vicdanlar rahatladıysa şimdi en önemli bölüme geçiyorum. Muhtemelen “Ne de olsa kaldık ya,” diyerek son derslere gitmeyecek arkadaşlarımız vardır. Sözüm size. O derste muhtemelen finalde çıkacak olası konular ve bu konuların nasıl görülmesi gerektiği hakkında ip uçları verilecek. O derslere gidin, konsantre olun ve sonrasında mutlu mesut memleketinize giderek, “Okul ne zaman bitiyor yeğenim?” sorusuna gönül rahatlığıyla cevap verin. 

İmza: Bundan altı yıl önce Diferansiyel sınavına çalışırken, bir sorunun cevabını bulmak için tüm gece çalışıp, bu süreçte yeni bir matematik formülü bulduklarını düşünen ancak bu formülün son derste zaten verildiğini bilmeyen iki kişiden biri. 

Not: Ben mühendis olmaktan vazgeçtim, diğer arkadaşım Türkiye'nin en önemli İnşaat Mühendisliği bölümünde akademisyen oldu.

Yazan: Zihni Başsaray