Güncelleme Tarihi:
Kozmetik ve kişisel bakım ürünleri üzerinden bir girişimin var. Genellikle birçok girişimci kendi hayatlarından besledikleri fikirler üzerinden işe koyulmayı seçiyorlar sanki. Senin bu başlıklarla ilgili özel bir ilgin var mı ve fikrin doğuş hikayesi nasıl şekillendi?
Aslında fikrin ilk doğuşu kendi kullandığım ve reklamlarda çok övülen bir makyaj malzemesinden hiç memnun kalmamam ve düşüncelerimi dile getirecek bir mecra bulamamamla başladı. O gün insanların kullandıkları ürünler hakkında olumlu ya da olumsuz geri bildirim verebilecekleri bir platformun olmadığını fark ettim. Bu çok ilginç bir şeydi çünkü aslında özellikle kadınlar bir ürün almadan önce mutlaka arkadaşlarının görüşlerini alıp buna göre satın alma kararını veriyordu. Sonrasında insanların objektif fikirlerini gerçek profillerle aktarabileceği, birbirini takip edebileceği bir sosyal medya platformu oluştursak nasıl olur diye düşündüm ve böylece Brandiyo’nun doğuş hikayesi başlamış oldu. Bunun dışında tabii ki kozmetik ve kişisel bakım ürünlerini kullanmayı çok seviyorum, özellikle rujlar vazgeçilmezim!
Girişimcilik yapmaya karar vermek de düşünsel bir eşiği atlamayı gerektiriyor sanki. Senin o eşiği atladığın, tamam ben girişimci olmalıyım dediğin bir an, süreç var mıydı?
Aslında bu eşiği iki aşamada atladım diyebilirim. İlki ne yapmak istediğimi bulma aşamamdı. Bu süreç aslında tam da lise yıllarıma denk geliyor. Lise eğitimimi Türkiye’nin en başarılı fen liselerinden birinde tamamladım ve gerçekten yoğun bir matematik, fen bilimleri programımız vardı. O zamanlar ileride tamamen bilimle uğraşmak istediğimi düşünüyordum ama sonra gerçekten “bilim” yapmak isteyen arkadaşlarımı görünce aramızdaki motivasyon farkını çok net hissettim ve kendimi sorgulamaya başladım. Böylece, her ne kadar çok sevsem de, pozitif bilimlerin beni sosyal bilimler kadar heyecanlandırmadığını fark ettim. Bunu kabullenip hayatımı şekillendirmeye başladım ve sonrasında benim için çok önemli insanlar sayesinde girişimcilikle tanıştım. İkincisi ise yapmak istediklerimi nasıl gerçekleştirebileceğimi anlama aşamam. İmkansız gibi gözüken şeylerin gerçek olabileceğini Girişimcilik Vakfı’na girdiğim gün anladım. Girişimcilik Vakfı tekrardan hayal kurmayı ve eğer bir şeyler öğrendiysem en büyük yenilgilerime bile zafer diyebilmeyi öğrendiğim yer.
Brandiyo’da ilgimizi en çok çeken şey, proje kullanıcılarının listelendiği bölüm oldu. Bir nevi makyaj bloğu veya SM mecrası hissi verdi. Brandiyo’yu pazarda benzerlerinden farklı kıldığına inandığınız özellikleri neler?
Ürün yorumlama pazarında Türkiye’de en büyük rakiplerimiz e-ticaret siteleri, çünkü onların da içerdiği ürün sayısının çokluğu, yorumları listeleme şekli bizimkine oldukça benziyor. Biz Brandiyo’yu hem yurt içinde hem yurt dışında asıl farklı kılanın kullanıcılarımıza yaşattığımız sosyal medya deneyimi olduğunu düşünüyoruz. Sizin de dediğiniz gibi Brandiyo’da anasayfada yorumları en çok beğenilen kullanıcılar listeleniyor ve burada yer almak için kullanıcılar arasında kıyasıya bir yarış var! Ayrıca anasayfada listelenen kullanıcılarımıza her ay sürpriz kutular, özel makyaj etkinlikleri gibi ayrıcalıklar sağlıyoruz ki, bu da bizi farklı kılan önemli sebeplerden biri.
“Eğer başarılı, aktif ve yeteneklerinizi ön plana çıkarabileceğiniz bir yaşamın hayalini kuruyorsanız girişimcilikten daha iyi bir seçenek yok.”
Belli ki, tabii doğal olarak, kadınları hedeflediğiniz bir iş bu. Ancak hedef kitle konusuna girince, hele ki son dönemde toplu taşımada deodorant kullanımı konuları da bu kadar gündeme gelmişken, erkeklerin ilgisini ve sizin planlamanızdaki yerini merak ediyoruz.
Üyelerimizin 90%’ını kadınlar oluştursa da ben artık erkeklerin önemli bir kısmının da kişisel bakım konusuna kadınlar kadar ilgi göstermeye başladığını düşünüyorum. Brandiyo’daki trafiği incelediğimde de erkeklerin özellikle saç bakım ürünlerine ilgisinin olduğunu ve bu ürünleri araştırarak aldığını fark ediyorum. Yine de kabul etmek gerekir ki Türkiye’de erkek kişisel bakımına kadınlar kadar özen göstermesi yeni sayılabilecek bir trend ama hızla yükseliyor. Eskiden bakımlı erkek, arkadaşları arasında alay konusu olabilecekken artık özenilen, örnek alınan bir konuma geçti. Biz de bunu çok destekliyoruz.☺
Birçoğu okuduğu bölümden şikayetçi, maaşlı işlerle hayal ettikleri geleceğe ulaşamayacağını düşünen girişimciliğe hevesli üniversitelilere neler önerirsiniz? Girişimcilikle hayallerine ulaşmaları daha mı kolay?
Bu gerçekten zor bir soru. ☺ Aslında, kendim de dahil, herkese ilk tavsiye ettiğim şey “hayallerinin”kendilerine ait olduğundan emin olmaları. Günümüzde trendler o kadar hızlı değişiyor ve gereksiz yere öne çıkartılıyor ki, insan müthiş bir kafa karışıklığı yaşıyor. Bazen herkes aynı şeyi istiyor diye aslında istemediğimiz şeylerin büyüsüne kapılıp kaybolabiliyoruz. Bu yüzden her şeyden önce kendimizi çok iyi tanımalı ve hedeflerimizi kişiliğimizi göz önüne alarak belirlemeliyiz. Girişimcilik yaparak hayallere ulaşılır mı sorusuna net bir cevap vermek gerçekten zor. Eğer hayaliniz huzurlu ve sosyal hayatınızdan ödün vermeden bir yaşam sürmekse bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum ama eğer başarılı, aktif ve yeteneklerinizi ön plana çıkarabileceğiniz bir yaşamın hayalini kuruyorsanız girişimcilikten daha iyi bir seçenek yok. Bu yüzden bence üniversite öğrencileri ilk önce kendini tanımalı ve hayatta kim olmak istediklerine dair net bir karar vermeli. Bunun sonucunda girişimciliğin hala kendilerine uygun olduğunu düşünüyorlarsa da, yapabileceklerine inanıp korkmadan harekete geçmeleri gerektiğini düşünüyorum.
Röportaj: Erkmen ÖZbıçakçı