Geleceğe Dönüş ya da "Hayat, mutlu olmaktan fazlasıdır"

Güncelleme Tarihi:

Geleceğe Dönüş ya da Hayat, mutlu olmaktan fazlasıdır
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2016 17:48

Back To The Future haftasında bu efsane filme dergimizde yer vermeseydik olmazdı.

Haberin Devamı

 

Back to the Future yani Geleceğe Dönüş filmi bu sayfaları okuyan birçok üniversiteli için hoş hatıralar barındırır kuşkusuz. Yayınlandığı günden bugüne kadar zaman makinası hayalini zihinlerimize sokup heyecan verici bir ihtimali mümkünmüş gibi göstermesi ile belki de hayatımızda bir antidepresan etkisi göstermiştir. Hangimiz yaptığımız bir hatadan sonra geçmişe dönüp onu telafi edebilme umuduyla hayaller kurmadık ki? İşte Geleceğe Dönüş serisi bize bu umudun ete kemiğe bürünüp bir film olarak karşımıza çıkması durumunda gelişecekleri anlatır. Kuşkusuz işler hayallerdeki kadar kolay değil. Serinin atmosferi içinde sanki fizik kurallarına da gayet uygunmuş gibi gelen çözümler üretilmiştir. Bunlardan akla ilk geleni elbette Delorean DMC-12 model bir arabadan yapılan zaman makinasıdır. O araba 88 mile çıkacak da, o lanet olasıca yıldırım saat kulesine düşecek de her şey yerli yerine oturacak da senaryo mutlu sonla bitecek…

Haberin Devamı

Her şey filmlerdeki gibi mutlu sonla bitsin istiyoruz elbette kendi hayatımızda da ama mutluluk fetişi yüzünden mutluluğun peşinde koşarken kaçırdığımız hayat asla bir zaman makinası bahşetmiyor bizlere. Tıpkı filmdeki gibi bir zaman makinası bulsanız da sonuçta bugünün koşullarına dönmek için kıvranıp duracağız belki de. Başroldeki karakterimiz Marty McFly babasına arabanın çarpmasını engellerken diğer taraftan aslında filmin sonuna kadar peşinden koştuğu mutlu son olan anne-babasının vuslatına engel olmuştur. Hatta hatırlarsınız neredeyse annesi Marty’e hâllenmiş, işler iyice sarpa saracak hale gelmiştir. Bu çıkmaza bir de annesi Lorraine’in belalısı Biff Tanen de eklenince hikâye bambaşka bir boyut alır. Zavallı Marty, ezik babası George’u allayıp pullayıp annesine beğendirmek için ne yapacağını şaşırır. Ama sonuçta istediği tek şey aslında bu zaman yolculuğunu yapıp 1955’e dönmeden önce mutlu mesut, kaykayı ile okula gittiği günlere geri dönmektir.

Geleceğe Dönüş ya da Hayat, mutlu olmaktan fazlasıdır

Haberin Devamı

Daima geçmişte yaptığımız hataların hayatımızı berbat ettiği yanılgısına kapılıp kendimizi suçlar dururuz. Hâlbuki eşitliğin iki tarafında da yine biz varızdır. Karşısında duyduğumuz sorumluluk gereği mahcup olup, eğilip büküldüğümüz kişi de, tüm bu kaybediş hikâyesinin müsebbibi olup hayal kırıklığı yaratan kişi de kendimizden başkası değildir. Hayatta kestirme yoldan, bedelini emeğimizle ödemediğimiz hiçbir sonuç aslında bizi mutlu etmeyecektir.

İşte film de bu tema ile bir kelebek etkisi gereği yapılan tüm hataların, ister mutlu ister hüzünlü olsun tam da varılması gereken sona bizi götürdüğü gerçeğini işler. Filmde annesi ve babası Marty’nin geçmişe dönüp farkında olmadan yaptığı müdahale olmasaydı birlikte mutlu sona ereceklerdi zaten. Ama ne mutlu ki Marty yaptığı hatayı düzeltebildi ve babası George partide her şeyi yoluna koyan hamleyi yaparak filmi mutlu sona erdirdi. Annesi babasını bir araya getirmek için birçok plan yapan Marty yeni bir plan yapar. O, Lorraine'i partiye götürecektir, ardından da zarar vermeye çalışacaktır. Bu sırada George gelip Marty'i durduracak ve Lorraine ona aşık olacaktır. Parti günü geldiğinde Marty araba ile Lorraine'ni alır. Okulun dışında Lorraine ile arabada oturan Marty'nin planı Biff yüzünden bozulur. Biff'in arkadaşları Marty'i bir arabaya kilitlerler. Biff de Lorraine'ne taciz etmeye çalışır. Plana uygun olarak arabada Marty'nin olduğunu sanan George, Biff'e Lorraine'nin yanından çekilmesini söyler. Biff, George'un kolunu kıvırır ve onunla dalga geçer. Bu sırada bir arabada kilitli kalan Marty'e, partide çalacak olan müzisyenler yardım eder. Marty hemen George'a yardım etmeye gider.

Haberin Devamı

Biff'in kolunu kavradığı George, onun Lorraine'e tokat atmasına sinirlenir. Yumruğunu sıkar ve Biff'in suratına en sert yumruğunu atar. Biff oracıkta yere yığılır. Artık George'un Marty'e ihtiyacı yoktur. Belki de George’un bu yumruğu, hayatta kendi iradeni eline alıp bedelini ödemeden hiçbir zaman başarılı olunamayacağının göstergesidir.

Filmin sonunda zaman makinası ile 1985’e yeniden dönülür ve her şeyin yolunda olduğu mutlu bir geleceğe, aslında bugüne varılır. Bu son, serinin devamına çakılan bir selam ile gelir ama verdiği mesaj ile filmin doğru yerde son bulduğu hissini verir bize. Tüm evrenin ve zamanın içinde ne kadar dolaşılırsa dolaşılsın varılması en güzel an, bugündür. Ve elimizde bugünden daha kıymetlisi yoktur. Ne demişler doğru bir hareket için yanlış zaman yoktur!

 

BAKMADAN GEÇME!