Güncelleme Tarihi:
Öncelikle Sınav Uzmanı nedir ve geldiğiniz noktaya bakarak; kariyer hikâyenizde Sınav Uzmanı nasıl bir yer tutuyor?
Kendi kariyer hikâyemde “Sınav Uzmanı” girişimi oldukça önemli bir yer tutuyor. Aslında her girişimcinin eninde sonunda hissettiği bir şey olduğunu düşünüyorum: Kariyerinde belli bir aşamaya gelip sonrasında yine ilgi duyduğu alanda bir girişim yapan her girişimci, bir süre sonra anlar ki o zamana kadar yapmış olduğu her iş, kurmuş olduğu her bağ, tanımış olduğu her birey bir şekilde o girişimin kendisinde bir anlam kazanır. Popüler tabiri ile karma diyorlar! “Sınav Uzmanı” girişimi de benim hem eğitim hem de akademik alandaki birikimimi anlamlı şekilde kullanabildiğim bir girişim, o yüzden oldukça önemli bir yeri var.
Sınav dendi mi ülkemizde akla kalem, kâğıt eliyor. Mobil ve sosyal bir sınav uygulaması ile bir risk aldığınızı düşünmediniz mi?
Evet, sınavlar Türkiye’de daha çok bu şekilde yapılıyor. Ancak dünyada TOEFL, GRE gibi birçok merkezi sınav dijital ortamda yapılıyor. Aslında çok büyük kitlelerin girdiği sınavların dijital ortamda yapılması neredeyse bir zorunluluk haline gelmiş durumda. Zaten Türkiye’deki son gelişmelerden görüyoruz ki sınavların klasik şekilde yapılması, her türlü güvenlik ve suiistimal riskini de beraberinde getiriyor. Bir de sınava hazırlık kavramı ile sınavın kendisi biraz farklı kavramlar. “Sınav Uzmanı”, bireyleri sınava hazırlanma süreçlerinde onları ölçüp değerlendiren ve her bireyi kendine uygun bir yoldan sınava hazırlayan akıllı bir araç.
Kariyerinizin şekillenmesinde okuldaki başarınızdan da bahsetmek gerekiyor. Bir hayli parlak bir CV’niz var. Okul yılları nasıl geçti?
Teşekkürler, okul yıllarım başarılı geçti diyebilirim ancak okul dönemi ile hatırladığım en önemli şey en yetenekli olduğumu düşündüğüm alanla ilgili profesyonel bir kariyer yapma isteğimin mümkün olmaması. Okul yıllarım, Türkiye’de her öğrencinin başından geçenler benim de başımdan geçti tabii ki. İnsanın okul hayatının her döneminde bir sınavın stresini yaşıyor olması gerçekten üzücü bir durum.
Birçok genç internetteki imkanların da elverişliliği sebebiyle bir uygulama yapıp tabiri caizse ‘yırtmak’ peşindeler. Bu işler nasıl oluyor? Gençlere tavsiyeleriniz neler?
Görünüş olarak dünya genelinde internet girişimleriyle ilgili genişleyen bir dalga var. Yalnız dediğim gibi bu işin görünen yüzü. Çünkü gençler unutmasın ki medyada görünenler başarılı olmuş girişimler. Yani buz dağının görünen yüzü. Genel olarak girişimcilik konusunda ise tavsiye vermek çok zor. Ancak yine de tavsiyede bulunmak gerekirse, öncelikle bireylerin gerçekten ilgi duyduğu bir konu bulup buna kendini zihinsel ve uzun süreli olarak adaması gerekiyor. Yani bu iş bir yıllık bir süreç değil, kişinin zaten ilgi alanı olan bir işte 7/24 kendini adaması gerekli bir durum.
Genel olarak ‘sınav’ kavramı hakkında ne düşünüyorsunuz? Sürekli sınandığımız, yarıştığımız bir eğitim sisteminde yaratıcı bir faaliyet içinde olmak zor değil mi? Sınavın bir alternatifi ya da idealize edilmiş şekli var mı sizce?
Sınav kavramının bu hali konusunda olumlu düşünmek çok zor. Sınav veya daha genel haliyle herhangi bir ölçme-değerlendirme sisteminin hedefi belirli konulardaki yetenekleri kimseyi cezalandırmadan bulmak olmalı. Bunun en basit örneğini üniversite sınavlarında görüyoruz. 2 milyon insan 400 bin kontenjana sığmak zorunda kalıyor. Hepsinin tam puan aldığı bir durumda bile birileri elenmek zorunda. İstatistiklerden yola çıkacak olursak Türkiye’de bir öğrencinin istediği bölüme girip yine okuduğu bölümle ilgili bir iş yapma olasılığı %0,3, yani binde üç!
Röportaj: Erkmen Özbıçakçı