Bakın burada sonbahar var!

İyileştim, yaşasın! Biraz sancılı ve uzun süren hastalığımı nihayet yenebildim. Açık konuşmam gerekirse gerçekten çok güçlü virüslerle büyük bir savaş halindeydim ama kazanan taraf ben oldum. Tabii iyileşir iyileşmez de “bir sonbahar tatili mi yapsam” diye düşünmeye başladım. Yine tüm araştırmacı kişiliğim ile internete daldım ve hepimiz için müthiş yerler buldum.

Bu bungalov tarzı butik otellerde doğa ile baş başa olabileceğim harikulade yerler keşfettim. Sizinle de paylaşmak isterim. Daha önce sizinle paylaştığım, İngiltere’de bulunan ve hayallerimi süsleyen Bibury köyüne gitmek kadar pahalı yerler değil. Kumbaramıza azıcık yatırım yapsak yeter. ☺

1)  ADA BUNGALOV - ÇAMLIHEMŞİN / RİZE

Evet güzel insanlar ilk karşıma çıkan yer burası oldu. Rize çoğumuza azıcık uzak gelebilir ama zaten amacımız hayatlarımızın koşuşturmacasından kaçmak değil mi? “Ne kadar uzak, o kadar iyi” mantığı ile gidebilecek mükemmel bir yer burası. Doğu Karadeniz bölgesinde yer alan bu yerde birbirinden tatlı bungalovlarda konaklayabiliyorsunuz. Bungalovların orada büyük bir  kümes ve kendi ürünlerini yetiştirdikleri bostanları da yer alıyor. İsterseniz buradan günlük taze yumurta toplayabiliyorsunuz. Etrafta bulunan birçok vadi, yayla ve köy için de çeşitli turlara katılmanız mümkün. Ücretlerde öyle atla deve değil. Öğrenci bütçesine uygun diyebiliriz yani rahat rahat.

2) İZNİK ASKANİA – İZNİK / BURSA

İsmini Yunan Mitolojisi'nde İznik Gölü anlamına gelen Askania kelimesinden alan bu yer, İznik Gölü’nün etrafında yer alıyor. Bungalov, tomruk ev, veranda ve karavan isimli konaklama evleri ile hizmet veriyorlar. Benim en ilgimi çeken kısmı karavan oldu diyebilirim. Hep bir karavan ile özgür kız rolündeymişim gibi gezme hayalim var, sanırım bu yüzden. Burada kendi balığınızı kendiniz tutup hazırlatma gibi bir imkan da sunuluyor. Çiftliklerinde bulunan çeşitli kümes hayvanları ile vakit geçirip, sabahları taze yumurta ile kahvaltı yapabiliyorsunuz. Ayrıca bizler için her bungalovun yanında domates, biber, salatalık gibi sebzeler yetiştiriyorlarmış. Ücretlendirmeleri ise her konaklama çeşidi için ayrı ayrı. İlginizi çekerse web sitelerinde tüm odaların fiyatlandırması mevcut.

3) ABANT YEŞİL EV – ABANT / BOLU

Bence bu aralar Abant’ın tam zamanı. Yapraklar yerleri, huzurlu bir sessizlik her yeri kaplamıştır diye tahmin ediyorum. Bu nedenle tam da burada geçirilecek bir hafta sonu tatilinin çok güzel olacağını düşünüyorum. Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler masalından esinlenerek yapılmış Abant Yeşil Ev bu tatilimin ortağı olabilir. Bilgin ev, utangaç ev, uykucunun evi gibi konseptlerle bizlere sunulan 11 çeşit oda seçenekleri bulunuyor. Sitelerinden tüm odalarını inceledim ve hepsi birbirinden güzel bir şekilde dekore edilmiş. İnsan kendini gerçekten bir masaldaymış gibi hissedebilir. Dört bir yanın yeşil rengine boyandığı bu yerde iki gün tatil yapmak, tam tabiriyle tüm yorgunluğuma “sil baştan” dememe yeter. Sabah kuş sesleri ile uyanmışım, üstüne taze taze köy kahvaltısı yapmışım. Daha ne isterim? Ücretlendirme kısmına gelince, konsept olarak ayrılan tüm evlerin fiyatlandırması sitelerinde mevcut. Rezervasyon kısmında hepsini inceleyebilirsiniz.

İşte benim sonbahar kaçamağı için top 3’üm bu şekilde. Valla hepsine içim gidiyor diyebilirim ama hepsine ayrı ayrı gitmeye yetecek bir bütçem yok. Olsun! ☺ Bir tanesi yeter de artar bile, bizim fazlasında gözümüz yok, değil mi güzel insanlar?

Bu arada bu yerler dışında Ağva’da da çok çok güzel oteller, butik mekanlar buldum. İsterseniz oraya da bir göz atın.

O zaman şarkımızı hep bir ağızdan söylüyoruz;

Acilen toparlanmalıyız
Üstümüzden koca bir virüs geçti
Birkaç gün tatile çıkmalıyız 
Aklımıza gelirseniz size yazarız! <3

Yazan: Begüm Onarıcı