‘Kaleler kolay fethedilmiyor’

MERMİLER daha zarftan çıkmadan, onlar TV’lere çıkıyor.

Haberin Devamı

Akıllara durgunluk veren mantıkla döktürme onlarda, haliyle söktürme ve çöktürmeyle muhteşem analizler birbirini izliyor. İktidara sırtını dayamış olmanın rahatlığı içinde hazretlerde atış serbest.

Bununla birlikte, aşırı güven ve “biz her şeye hakimiz” duygusu kolay açık veriyor, üç-beş dakikalık büyük laflardan sonra, kendilerini ele vermekte gecikmiyorlar.

Seferberlik Tetkik Kurulu’nda arama yapan yargıç ve savcıya zarf içinde sekiz mermi gönderildiği haberi önceki günün son dakika manşetlerini kaplıyor. Normal olarak, günün en heyecanlı haberi.

KAYNAĞI BELLİ

Önceki gün patlayan bu haber akşamı zor ediyor.

Aynı akşam ne konuşulur TV’lerde? Elbette mermiler. Herkes konuşur da, apar topar kim konuşur? Din kardeşlerimiz ya da liberal hemşehrilerimiz.

Haberin Devamı

Türü ne olursa olsun, bir son dakika haberinin patlaması böyle bir Türkiye’de artık sürpriz değil. O haberlerin sanki aynı yerden verilmiş emir gibi benzer yorumlardan geçmesi yine sürpriz değil.

Zarftan çıkan sekiz mermi Kaleşnikof mermisi. Hah,işte lafı şimdi tam gediğe oturma zamanı. TV’deki hazret tespitinde tam isabet kaydediyor:

“Kaleşnikofu kim kullanıyor? Dağdaki PKK ile şehirdeki korucular ve jandarma.”

Bunu duyunca, tamam, mermileri gönderenlerin adresini bu adam biliyor, diye düşünüyorum, aynı heyecanla izlemeyi sürdürüyorum:

“Kaleşnikof her şartta ateş eder. Ateş ettiğinde de mutlaka vurur, ama öldürmez, hareket kabiliyetini sınırlar.”

Evet yanılmıyorum, adam uzman, izlemekte yarar var:

“Dağdaki PKK’nın Seferberlik Tetkik Kurulu ile ilgisi olmayacağına göre,Kaleşnikof mermileri, tekrar ediyorum, korucu ya da jandarmadan gelir.

Korucu ile ilgisi olamaz. Geçen hafta JİTEM tartışmasını da hatırlarsak, bu mermiler nereden geliyor, diyor ve ünlem koyuyorum, orada bırakıyorum.”

Tamam, hazret mermileri kimin gönderdiğini biliyor ve hepimizi meraktan kurtarıyor.

AZGIN OYUN

Artık ne demek gerek, bilmiyorum.

Zarflar ve mermiler henüz kriminal ve balistik incelemede. Ama, hazret ve yanındakiler mermileri kimin gönderdiğini çoktan biliyor.

Haberin Devamı

Üstelik bunun teorisi de hazır:

“Türkiye’nin güvenlik konsepti değişiyor, bu değişimi algılamayanlar var, bugün değişimi isteyenlerle buna direnenler arasında çatışma yaşanıyor”.

Değiştiren AKP, karşı çıkan ordu ve medyanın bir bölümü. Derken bakla ağızdan çıkıyor:

“Bu sancılı süreç iki yıldır işliyor, kaleler kolay fethedilmiyor.”

Oh be, nihayet.

Asıl amaç kaleleri ele geçirmek. Orduyu pasifize etmek, medyayı susturmak, iş çevrelerini sindirmek, sendikaları ve sivil toplum örgütlerini işlevsiz kılmak, işçileri bıktırıncaya kadar soğuk altında bekletmek.

Demek ki, kalelerin tamamının ele geçmesine kadar daha pek çok suikast ihbarı, şarbon zarfı, zarflı şarbon, mermili zarf, zarflı mermi, üçlü takip, beşli takip ve daha kim bilir nelere hazır olmak gerek.

Haberin Devamı

Şimdi ciddi. Belki bütün bu yaşananların bir bölümü ve hatta tamamında şu ya da bu biçimde gerçek bir yan bulunabilir. Ama, ortada hiç bilgi yokken, şahane yorumlar döktürerek, pervasızca insanların bir kısmını suçlamak, bir kısmını sindirmeye çalışmak, son zamanların en azgın oyunu.

Nasıl olsa, demokrasi şarkısı da var, siyaset bir yana, bu konularda bilimsel kuşku duyanların bile, vay haline.

Bu gidiş tatsız gidiş.

 

Yazarın Tüm Yazıları