Irak’ta seçim

AMERİKAN güvenlik ve istihbarat örgütlerinin en üst düzey yöneticileri ve yardımcılarının son günlerde Türkiye’ye gösterdikleri ilginin ardındaki tek neden Irak seçimleri.

Tartışma gündemindeki diğer tüm konular ona bağlı.

Çünkü bu Perşembe günü yapılacak olan seçimin sonucu ve etkileri sadece Irak’ın değil, yaşadığımız bölgenin kaderini etkileyecek.

ABD Savunma Bakanı Rumsfeld, seçimlerden hemen sonra Irak’tan 20 bin askeri geri çekeceklerini açıkladı.

ABD’nin Irak için kendisine koyduğu takvim 10 yıl civarında olsa da, ülke içinde halk desteğinin giderek erimesi, Irak’ta başarı mesajını kamuoyuna iletecek bazı hareketleri zorunlu kılıyor.

Irak’taki Amerikan askerlerinden belli bir miktarının eve dönmesi, Amerikan kamuoyu kadar Irak halkı için de bir jest niteliği taşıyacak.

Saddam sonrası siyasi sürecin ilk provasını verecek olan yeni hükümetin, sorunların üstesinden gelebilecek meşruiyete sahip olması için bu şart. Sünnilerin, seçime katılmaları için harcanan çabaların nedeni de bu.

Irak’ta savaş sonrası dönem bitiyor. Şimdi çok daha kritik bir döneme giriyoruz. Seçimlerle başlayacak süreç, toprak bütünlüğüne sahip Irak’ın devam edip etmeyeceğini gösterecek.

***

SÜNNİLERİN
bu seçime katılacak olmaları, sorunların aşıldığı ya da aşılacağı anlamına gelmiyor. Şiiler, Sünniler ve Kürtler arasındaki güç dağılımını dengelemek çok önemli.

Gerçi, Anbar’da Baasçı grupların seçim sandıklarını El Kaide’ye karşı koruma kararı aldıklarını duyuyoruz, ama Sünni liderlerin parlamento ve hükümette etkili olacaklarına inandırılmaları gerekecek. İnana kadar Irak’ta olayların yatışması ve istenen istikrarın sağlanması beklenmemeli.

Seçim sonrasının en zor konusu hükümetin oluşumu değil. O da hiç kolay olmayacak ama pazarlıkların odak noktasında, petrol bölgelerinin denetim ve gelirlerinin dağılımında eşitlik olacak. Sünniler, şu anda petrol denetimini Şii ve Kürtlere bırakan Anayasa’da değişiklik yapılmasında ısrarcı olacaklar. Kürt ve Şii bölgelerinde bölünme dinamiğinin gittikçe güçlendiği bir dönemde, Sünnilerin bu isteğini karşılamak kolay değil.

Şii ve Kürtleri bu paylaşıma ikna etmek, Sünnilerde hayal kırıklığı yaratmamak seçim sonrasının en kritik sorunu.

Ya olmazsa?

***

15
Aralık’ta yapılacak olan seçimlerden sonra, Sünni, Şii ve Kürtler arasında güç dengesi sağlanamazsa Irak’ın bölünme sürecinin hızlanacağını söylemek kehanet değil. Bunun anlamı iç savaş demektir.

Terör ve istikrarsızlığın kara deliği haline gelecek olan Irak’ın bölgeyi nerelere sürükleyeceğini tahmin etmek zor değil.

Bu kritik seçimler öncesi, Ankara-Washington-Bağdat trafiği hızlandı.

Askerlerinden bir kısmını geri çekmeye hazırlanan ABD’nin, çatışmaya en yakın güvenli bölgeler arayışının bu ziyaretlerde hiç mi etkisi yok?
Yazarın Tüm Yazıları