Güncelleme Tarihi:
İdari kadroları bir kenara bırakırsak işin kendi çekirdek faaliyeti 3 ana birimden oluşuyor. Birincisi müşteri hizmetleri dediğimiz araştırma yöneticileri ve proje yöneticilerinin yer aldığı bölüm. Üretim bölümü denilen ikinci bölüm temelde istatistik uzmanlarından, matematikçilerden oluşuyor. Üçüncü bir bölüm ise saha birimi, projelerin saha çalışmaları, anketleri gerçekleştiriliyor.
Sizin şirketinizde unvanlar da biraz alışılmış unvanlardan farklı...
Biz hiyerarşiye işaret eden isimler vermiyoruz unvanlara. İşin kendisiyle ilişkili isimler veriyoruz, işin hangi aşamasında ne rol aldığı ile alakalı isimler veriyoruz. Junior dediğimiz arkadaşların, araştırma uzmanlarındaki unvanları project partner olarak geçiyor, proje partnerliği yapıyorlar. Bir üst seviyedeki arkadaşlar insight partner, iç görü ortağı. Onların bir üstünde de impact partner’lar, ekti ortakları oluyor. Üretim tarafında data engineer’lar var mesela, en üst seviyedekilere de data scientist diyoruz.
Bulmakta zorlandığınız pozisyonlar var mı?
İstatistik, matematik mezunlarını bulmakta zorlanmıyoruz ama zaman zaman araştırma uzmanı bulmak zor oluyor. Çünkü çok büyük bir pazardan bahsetmiyoruz, bizde çalışmayıp da belli bir uzmanlık biriktirmiş insan çok kısıtlı. O yüzden biz de birkaç yıldır bir MT programı uyguluyoruz, sıfır kilometre diyebileceğimiz, gelecek vaat eden, potansiyeli yüksek insanları yetiştirmek yoluna gidiyoruz.
Bölüm tercihiniz oluyor mu?
Yok ama ağırlıklı sosyal bilimlerde okuyanlar sosyoloji, psikoloji mezunları çok yoğun, onun yanı sıra ekonomi işletme mezunları da var. Bizim işimizin sosyal boyutu olmakla beraber matematiksel boyutu da olan bir iş. Bir matematik uzmanı olmak zorunda değil ama rakamlarla arasının iyi olması lazım. İşe alım süreçlerinde matematik testi yapıyoruz.
Yılda kaç araştırma yapıyorsunuz?
2015’te 3 milyon 900 bin anket gerçekleştirmişiz. Bunun önemli bir kısmı telefonla yapılan anketler. Bizim hane tüketim panelimiz var Türkiye’de. Yaklaşık 40 şehirde 14 bin hane ile temas halindeyiz. Onların başta hızlı tüketim malları olmak üzere tüketimlerini kayıt altına alıyoruz. O görüşmeler de buna dahil. 1 milyon civarında da yüz yüze anket yapıyoruz. En çok hangi sektörlerle çalışıyorsunuz?Araştırma sektörünü var eden sektör hızlı tüketim sektörüdür. Son yıllarda telekomünikasyon, bankacılık gibi sektörler de çok ciddi bu anlamda yatırım yapmaya başladılar.
SADAKAT İÇİN İŞ-ÖZEL YAŞAM DENGESİ
Turnover oranınız ne?
Geçen yıl yüzde 12 idi. Bu yılki tahminimiz yüzde 10 olacak. Daha sadık bir sene geçiriyoruz.
Neler yaptınız sadakat için?
İnsan kaynağı hep önemli derler ama bizim şirket için insan, varlık nedeni. Her tarafında insanla dolu bir iş yapıyoruz. Çok yoğun, bazen zaman mefhumu olmaksızın çalışan bir sektörüz. Biz de iş özel yaşam dengesini gözetmek üzere bir takım şeyler yaptık. Özgür Cuma diye bir uygulamamız var, her mevsim bir cumayı tatil yapıyoruz. Onun haricinde her Cuma 1 saat erken çıkıyoruz. Geçen yıl bir uygulamaya başladık, junior pozisyon haricindeki çalışanlar hafta 1 gün evden çalışabiliyorlar.
Sabbatical izni verecek misiniz?
Duyurusunu haziran ayında yaptık. 5 yılını dolduranlara veriyoruz ve her 5 yılda bir tekrar hak ediyor. 1 ay sürüyor ve kısmı ücretli. Burada ağırlıklı gençler çalışıyor, yaş ortalamamız 30. 5 yıl dolunca bir nefes alma, vizyon tazeleme ihtiyacı oluyor.
Araştırmada yeni metodlar
Teknolojinin gelişimiyle araştırma sektöründe de yeni yeni yöntemler ortaya çıkıyor. Sidar Gedik’in başındaki cihaz, (üstte fotoğrafta) beyinden gelen sinyalleri anlamlandıran kişilerin anlık bilinçdışı tepkilerini ölçümleyen EEG cihazı. EEG yöntemiyle, reklam testleri başta olmak üzere, sabit basılı reklamlar, konseptler, paket-ambalaj testleri, müzik-jingle testleri, alışveriş deneyimi ölçümlenmesi vb alanlarda tüketicilerin örtük tepkilerini gözlemleniyor.
Aynı zamanda göz bebeği hareketlerini algılayıp insanın, nereye, ne kadar süre odaklandığını gösteren eye-tracking (göz izleme) cihazıyla da ekranda ya da gösterilen şey üzerindeki hangi öğeye ne kadar bakılıp bakılmadığı raporlanıyor. EEG ile birlikte kullanıldığı zaman da katılımcının nereye bakarken zihninden neler geçtiği görülebiliyor.
2015’te 4 milyon anket yaptılar
2015’te 3 milyon 900 bin anket gerçekleştirdiklerini söyleyen Ipsos Türkiye CEO’su Sidar Gedik, araştırma sektörünün Türkiye’deki büyüklüğünün yaklaşık 450-500 milyon TL civarında olduğunu söylüyor. Sektör küçük olduğu için Türkiye ekonomisinin çok üzerinde büyüdüğünü söyleyen Gedik, “Türkiye ekonomisi için yüzde 3.5’luk büyüme hedefi var, demek ki bizim sektör yüzde 10 büyüyecek. Bu işin bir tarafı. Madalyonun karanlık yüzü de Türkiye’de birim araştırma bedelleri yıldan yıla artmıyor, daha da ucuzluyor. Özellikle araştırma veren şirketler araştırma bütçelerini kısıyor. Ama önümüzdeki yıllarda teknoloji kullanımının öne çıktığı daha katma değerli araştırmalar söz konusu olacak” diyor.
87 ülkede 16 bin çalışanları var
Ipsos İK Müdürü Yaprak Aykan, TÜİK’ten sonra en fazla araştırmacıya sahip şirket olduklarını söylüyor: “Ipsos dünyada 87 ülkede 16 bin çalışanla faaliyet gösteriyor. Türkiye’de ise TÜİK’den sonra en fazla araştırmacıya sahip kuruluş olarak, toplam 435 kadrolu çalışanımız bulunuyor. Buna ek olarak özlük haklarını bizzat takip ettiğimiz ama taşeron olarak istihdam sağladığımız ve proje bazlı değişken olarak ilerleyen yaklaşık 250 kişiyi aşan bir ek kadro yapımız var. Dolayısıyla her ay 700 kişiyi bulan bir kadroyla çalışıyoruz. Çalışanlarımızın yüzde 70’i kadın…
Kadromuzun yarıdan fazlasını üniversite lisans ve ön lisans mezunları oluşturuyor, yüksek lisans ve doktora eğitim almış olanlarımızın oranı ise yüzde 16.”