Deniz TÜRSEN - dtursen@hurriyet.com.tr
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 08, 2017 13:51
Şirketler arasındaki ticari uyuşmazlıkları çözen İstanbul Tahkim Merkezi’nin önceliklerinden biri geleceğin tahkim avukatlarını yetiştirmek. Çünkü, ileride bu alanda uzmanlaşacak pek çok avukata iş fırsatı doğacağı düşünülüyor. Geçen hafta, bu kapsamda yapılan ilk yarışma olan Geleceğin Tahkim Avukatı yarışması Bilgi Üniversitesi’nde düzenlendi.
Kurumlar arasındaki ticari uyuşmazlıkların mahkeme yerine hakemler tarafından çözümlenmesi amacıyla, 6570 sayılı kanunun yürürlüğe girmesinin ardından kurulan İstanbul
Tahkim Merkezi (İSTAC), hukuk öğrencilerini Geleceğin Tahkim Avukatı yarışmasında buluşturdu. Yarışmaya katılan 42 takım ve 230 öğrenciye gerçek hayattan bir uyuşmazlık örneğinin bilgileri verildi ve bu konuda hazırlık yapmaları istendi. Zorlu Holding’in destekleriyle düzenlenen yarışmanın finali Bilgi Üniversitesi Santral İstanbul kampüsünde yapıldı. Final duruşmasının hakemliğini Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Av. Kürşat Karacabey, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seldağ Güneş Peschke ve İSTAC Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı yaptı. Yarışmayı kazanan takım, finalde Bilkent Üniversitesi ile karşılaşan
Galatasaray Üniversitesi oldu. Geleceğin Tahkim Avukatı ödülü Bilkent Üniversitesi’nden Hande Pat’a verildi. Genç ISTAC Özel Ödülü’nü ise Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ekibi aldı.
Yarışma finalinden önce Hürriyet İK’nın soruların yanıtlayan İSTAC Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı, tahkimin hem hukuk okuyanlar hem de iş dünyası tarafından keşfedilmesi gerektiğini belirtiyor. Çünkü, İSTAC’a gelen uyuşmazlıklar mahkemelere göre çok daha hızlı bir şekilde çözülebiliyor. Mahkemelerde kesin kararın alınması yıllar sürerken tahkime gidilen uyuşmazlıklarda, çok karışık durumların olmadığı hallerde üç ayda karara varılıyor. Kamu İhale Kurumu da artık 3. havalimanı gibi büyük projelerde İSTAC’ı dip sözleşmelerine koyuyor. Tahkim davalarının arabuluculukla arasındaki en büyük fark ise ortada konusunda uzman hakemlerin bulunması ve bu hakemlerin verdiği kararın tıpkı mahkemelerdeki gibi kesin ve bağlayıcı olması. Arabuluculukta ise taraflar arabulucuların gayretine rağmen anlaşamadıkları taktirde mecburen mahkemeye gitmek zorunda kalıyorlar.
Akıncı, İSTAC’ın özellikle genç avukatların tahkim alanında eğitimin almalarına çok önem verdiğini belirtirken aynı zamanda üye sayısı 1800’ü geçen Genç İSTAC gurubunun da çok aktif çalıştığını aktarıyor. Genç İSTAC, Türkiye’de ve yurtdışında tahkim ve arabuluculuk alanlarında çalışan veya çalışmak isteyen 40 yaş altı gençlerin oluşturduğu bir işbirliği ve iletişim platformu. Geleceğin Tahkim Avukatı yarışması da Genç İSTAC tarafından düzenliyor. Yarışmaya katılan öğrenciler, müracaat ettikleri taktirde yarışmada hakemlik yapan avukatlık bürolarında staj yapabiliyorlar. Genç ISTAC Yürütme Kurulu Başkanı Av. Ayça Aydın, öğrencilerin gerek dilekçeler aşamasında gerekse duruşmalarda gösterdiği profesyonel tutumun, tahkimin artık Türkiye’de de istisnai bir çalışma alanı olmaktan çıktığını gösterdiğini belirtiyor. Aydın, yarışma ilgili olarak da, “Her şeyden önce tahkimin görünürlüğünü ve İSTAC kurallarına aşinalığın artırılmasını hedefledik. Bunu yaparken yarışmacıların, gerçek bir tahkim yargılamasının safhalarını deneyimleyebileceği bir ekip çalışması ortaya koyduk” diyor.
ÖNEMLİ BİR TECRÜBE OLUYORGalatasaray Üniversitesi koçu Dr. Berk Demirkol, yarışmaya katılan öğrencilerin hiçbir detayı atlamadan, verilen her bilgiyi nasıl kullanabileceklerini düşünmeleri gerektiğini belirtiyor. Öğrenciler, Sadece somut olayın verilerine değil, bu verilerle ilgili ileri sürülebilecek hukuki argümanlara da hazırlanıyorlar. Demirkol, “Derslerde bir konu hakkında daha klasik görüşleri öğrenen öğrenciler böyle bir yarışmada ters görüşleri de savunmak durumunda kalıyorlar. İlk bakışta genel olarak kabul görmeyecek bu görüşlerin taraf lehine ikna edici şekilde ileri sürülmesi aslında bir anlamda avukatlık mesleğinin temelini oluşturuyor” diyor.
İHTİYAÇ ARTACAKDemirkol, İSTAC’ın kurulması ile birlikte şirketlerin artık birçok uyuşmazlık için daha ucuz, daha hızlı ve konusunda daha uzman olan kişiler tarafından çözülmesini sağlayan tahkim mekanizmasını kullanmayı tercih edebileceğini düşünüyor. Dolayısıyla, tahkim yoluyla çözümünün yaygınlaşmasıyla gelecekte tahkim avukatlarına da gittikçe daha çok ihtiyaç duyulacak. Demirkol’a göre hukuk fakültesi öğrencileri de bu gelişmeleri dikkatle takip ediyor ve bu alana yoğun bir ilgi gösteriyorlar. Öğrenciler özellikle yurtdışında tahkim konusuna özgülenmiş yüksek lisans programlarına katılmayı tercih ediyorlar.
ÖĞRENCİLER ÇOK İLGİLİBilkent Üniversitesi’nin takımında bulunan ve Geleceğin Tahkim Avukatı ödülünü kazanan Hande Pat, mezun olduktan sonra tahkim alanında çalışmayı ve özellikle uluslararası ticaret, rekabet ve enerji alanlarındaki uyuşmazlıklarda tahkim avukatlığı yapmak istediğini belirtiyor. Hande Pat, tahkim yargılamasının öneminin giderek artacağını düşündüğünü, kendi dönemindeki öğrenciler arasında da bu alandaki farkındalığın arttığını söylüyor. Bunun yanı sıra, bu alanda yürütülen etkinliklerin yaygınlaşması nedeniyle tahkim her geçen gün daha iyi bilinen ve tercih edilen bir alternatif uyuşmazlık çözüm yolu haline geliyor.
Tahkim avukatlarının ne gibi özelliklere sahip olması gerektiği konusundaki görüşlerini aktaran Hande Pat, tahkim yargılaması sırasında hakemlerden gelen soruları anlık olarak cevaplayabilmek için tahkim avukatının çok hızlı düşünmesi gerektiğini belirtiyor. Bunun yanı sıra, hakemlerin uzmanlığı söz konusu olabildiği için avukatın bu uzmanlık alanlarını da dikkate alarak konu hakkında kapsamlı araştırma yaparak bilgi sahibi olması gerekiyor. Hitabet yeteneğinin önemi de tahkim avukatı için daha ön planda.
AVUKAT OLMAYA GEREK YOK
Tahkim duruşmalarında üç hakem bulunuyor. Taraflar birer hakem seçtikten sonra üçüncü hakem İSTAC’ın milli veya milletlerarası divanlarındaki hakemleri arasından seçiliyor. Hakemler, uyuşmazlığın konusuna bağlı olarak ilgili uzmanlardan oluşuyor. Örneğin, uyuşmazlık bir inşaat hakkındaysa inşaat hukukunu bilen bir avukat hakem olarak tercih ediliyor. Hakemlerin avukat olması gibi bir şart aranmıyor. Eğer, söz konusu uyuşmazlık çok teknik bir konuya ilişkinse bu konunun uzmanı olan ancak avukat olmayan bir kişi hakem olarak tercih edilebiliyor. Ancak, bir yargılama söz konusu olduğu için, yoğun bir şekilde avukatlara danışılıyor. Hakemlerin konuyu çok iyi bilen kişilerden oluşması, uyuşmazlıkların hızlı bir şekilde çözülebilmesini sağlıyor.