Sürdürülebilir başarının anahtarı: Koçluk

Grup koçluğunun kurum ve kuruluşların bütününe yapıldığını söyleyen Fatih Elibol, performans yapısında gelişim için ELB yaklaşımını nasıl kullandığını şöyle açıklıyor: “Bir kurum veya kuruluşla yol almaya başladığımızda önce kurumun yönetim kurulu ile bir araya geliyoruz. Burada hedefimiz kurumu bir bütün olarak ele almak. Hemen ardından uygun bir zamana kurumun bütün çalışanlarının bir araya geleceği bir buluşma ayarlıyoruz. Sahnede ben oluyorum, çalışanlar online veya fiziksel katılabiliyor. 1.5-2 saatlik bu buluşmada kişilerin kendilerini tanımalarını, kurumdaki varlıklarının ve değerlerinin farkına varmalarını sağlayacak özel bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışma, çalışanların kuruma olan bağlılığını arttırırken, kendilerini bilmelerini ve daha mutlu bir varoluşa kavuşmalarını sağlıyor.”

Elibol, tüm kurumu bir bütün olarak ele alırken kurum içindeki farklı gruplarla da çalıştıklarını belirtiyor. “Sonra yönetimdeki CEO, CFO, direktörler ve departman yetkilileri gibi yöneticilerle görüşüyoruz. Bu bire bir görüşmelerde, Transaksiyonel Analiz (TA) ve Geştalt kuramları yardımıyla yöneticileri tanıyıp anlıyoruz. Kurumdaki varlıklarını, hedeflerini ve hayattaki varoluşlarını görüyoruz” diyor.

KEŞİF, VİZYON STRATEJİ VE AKSİYON

Bir koçluk seansının keşif, vizyon, strateji ve aksiyon adımlarıyla gerçekleştiğini belirten Elibol, yönetici görüşmelerinden sonra departmanları ele aldıklarını ekliyor ve şu bilgileri paylaşıyor: “Departmanlarda fiziki buluşmalarla takım koçluğunu devreye sokuyoruz. Takıma koçluk dediğimiz bu süreçte her bir departmanı bir takım olarak görüyoruz, kişilerin takımla bütünlüğünü ve takım içi liyakati sağlıyoruz. Ortak hedefe birlikte yürümenin gücünü gören takımlarda TA ve Geştalt yardımıyla bireylerin benliklerini ve hayattaki bakış açılarını fark ediyoruz. Böylece kişilere yeni görevler atanabilirken, kişinin daha verimli olabileceği rol değişiklikleri de yapılabiliyor. Bu aynı zamanda bir güçlendirme. Bu analiz yepyeni takımlar kurmaya kadar gidebiliyor.”

BİREBİR SEANS YAPILIYOR

Grup koçluğu çalışmalarını GBB ile yürüttüğünü belirten Elibol, “Tüm menteelerim, yani unvan yolculuğunda 200’ü aşkın, unvanlı 100’ü aşkın koç ile birlikte takımların tüm üyelerine birebir koçluk seansları yapıyoruz” diyor. Süreçte takım üyeleriyle yapılan bire bir koçluklardan sonra tekrar takımla bir araya geliniyor. Elibol, bu kez takım koçluğunu süpervizyon eşliğinde yaptıklarını belirtiyor ve sürecin devamını anlatıyor: “Takımların ardından yeniden yönetim seviyesiyle bir araya geliyoruz. Bu seanslarda nereden nereye gelindiğini görüyor ve sıradaki hedefi netleştiriyoruz. Bu seanslar zaten kişilerin hedeflerini bildiği ve önceden çizilen yolda yürüdükleri seanslar oluyor.”

“Çalışan aidiyeti ve mutluluğu, bir şirketin başarısını sürdürülebilir kılmada hayati bir unsurdur” diyen Elibol, şunları söylüyor: “Takım ve grup koçlukları, bu süreçte önemli bir rol oynayarak bireylerin kendi vizyonlarını şirketin vizyonu ile örtüştürmelerine olanak tanır. Çalışanlar, bu uyum sayesinde en güçlü oldukları alanlarda çalışarak hem kendilerini hem de şirketlerini ileriye taşırlar. Bireysel ve kurumsal hedeflerin netleştirilmesi, bu hedeflerin daha gerçekçi ve ulaşılabilir hale gelmesini sağlar. Bu netlik, çalışanların kendi hedeflerine olan inançlarını artırır, motivasyonlarını yükseltir ve şirkete olan bağlılıklarını güçlendirir. Sonuç olarak, bu koçluk uygulamaları, şirketlerin sadece kısa vadede değil, uzun vadede de sektörde kalıcı bir başarıya ulaşmalarına katkı sağlar.”

AİDİYET DUYGUSUNDA ARTIŞ GÖRÜLÜYOR

En son aşamada grup koçluğu çalışmasının yeniden yapıldığını belirten Fatih Elibol, burada kurumun nereden nereye geldiğinin görüldüğünü ve performans artışının izlendiğini anlatıyor: “Koçluk bakış açısı bir kuruma girdiğinde, daha ilk aydan değerlerde, liyakatte ve aidiyet duygusunda artış görüyoruz. Herkes değer gördüğünü hissediyor, hayatlarını iş yerlerinde geçirdiklerini fark edip mutluluk için neler yapmaları gerektiğini anlıyor. Satış, yönetim, kurum içi ve sektörel büyüme, kurum değerlerinin yükselmesi, çalışan memnuniyetinin artışı ve dünya sıralamasına kadar pek çok alanda performans artışları sağlıyoruz.”

Bugüne kadar yüzlerce kurum, kuruluş, ülke yönetimi ve bakanlıkla çalıştıklarını belirten Elibol, uyguladığı ELB metodunun kurum ve kuruluşların performans yapısını olumlu yönde değiştirdiğini, yeni bir dünya yarattığını, negatiften uzaklaşmış, probleme değil, çözüme odaklı bir yapı oluşturduklarını ekliyor.