Robotlar şehri

TEKNOLOJİNİN tüm dünyadaki başkenti tartışmasız ABD’nin San Francisco şehri. Geçtiğimiz hafta katıldığımız Google’ın ‘I/O’ etkinliğinde bunu bir kez daha gördük. Daha önce test aşamasında kalan ve kullanıcılarla hiç buluşmayan robotlar, artık San Francisco’daki günlük hayata resmen dokunmaya başlamış. Yolda yürürken karşınıza aniden bir teslimat robotu çıkabiliyor. Kahve içmek için gittiğiniz bir kafede içeceğinizi bir robot hazırlıyor. Veya garsonsuz, şefsiz restoranlarda siparişiniz anından hazırlanıyor. Aslında birçok örnek daha sayabilmek mümkün. En önemli nokta ise bu işletmelerde hiçbir çalışan kullanılmıyor. Başka bir deyişle, artık sipariş almak veya bir paketi teslim etmek için insanlar kullanılmıyor. Ve bu çok uzak bir gelecekte değil, çok yakınımızda. Hatta San Francisco’da gerçekleştirilmeye başlandı. Biz de bu robotların kullanıldığı işletmeleri inceledik, nasıl hizmet verdiklerine göz attık.

Kahveci robot
San Francisco’da ‘Cafe X’ mağazasının geliştirdiği robot, isteğe göre kahve hazırlıyor. 3 yönlü tek bir koldan oluşan robot, 9 farklı kahve hazırlayabiliyor. Siparişler için robotun önünde bulunan tablet ekranları kullanılıyor. İstenilen şurup ve kahve çeşidinin seçimi yapıldıktan sonra ödeme kredi kartıyla yapılıyor. Ödeme onayından sonra robot harekete geçiyor. Önce kahve makinesinin önüne boş bir bardak koyuyor, daha sonra bir şurup tercihi varsa o şurupları kahveye ekliyor. Kahve fiyatları 2 dolar ile 5 dolar arasında değişiyor.

Teslimatta yeni dönem

San Francisco Mountain View’de yürürken kaldırımda bir teslimat robotu görebilmek mümkün. ‘Starship’ adındaki robot, şehrin birçok farklı mağazasındaki veya restoranındaki teslimatları gerçekleştiriyor. Örneğin, bir restoran sahibisiniz. Siparişlerinizi Starship ile müşterilerinize ulaştırabilirsiniz. Starship, o adrese vardığında kullanıcıların akıllı telefonlarına bildirim gönderiliyor. Pizza kutusundan, basket topuna kadar farklı büyüklükteki yükleri taşıyabiliyor.

Sürücüsüz taksi
Eski köye yeni adet getiren iş modellerinin ilk akla gelen örneklerinin başında ‘Uber’ geliyor. Kullanıcıların akıllı telefonları üzerinden hızlı bir şekilde ulaşım aracı çağırmasını sağlayan Uber, aynı zamanda taksi olmayan araçları da taksiye dönüştürüyor. Ancak Uber, geçtiğimiz aylarda farklı bir uygulamaya imza atarak, San Francisco’da sürücüsüz taksileri kullanıma test amaçlı sundu. Ancak sürücüsüz aracın kırmızı ışıkta geçmesi üzerine Uber, San Francisco’daki bu servisi durdurdu.

Çalışanı olmayan restoran
Robot kullanımında dikkat çeken bir uygulama ise çalışanı olmayan restoran. Eatsa adındaki restoranda ne bir sipariş alan ne de siparişi getiren bir çalışan var. Müşteriler, iki farklı yollar sipariş verebiliyor. Bunlardan biri restorana gelerek tablet ekranlarından sipariş vermek ve yemek olana kadar beklemek. Diğeri ise Eatsa’nın kendi uygulamasından daha önce sipariş vererek yemeği beklemeden teslim almak. Hazırlanan yemekler, restoranda dokunmatik ekranlı dolaplara yerleştiriliyor. Müşterilere ise farklı numaralara veriliyor. Yemek hazır olduğunda ekrana müşteri ismi ve numarası yazılıyor. Müşteriler o dolaba giderek yemeklerini teslim alıyor. Yaklaşık 10 farklı yiyecek çeşidinin yer aldığı Eatsa’nın mutfağında da robotlar çalışıyor. Daha önce hazırlanan malzemeler uygun koşullarda muhafaza edilerek, sipariş verildiğinde yemeklerin içine konuluyor.

Pizzayı robot hazırlıyor

Önemli bir tecrübe ve ustalık gerektiren pizza, artık robotların elinde. San Francisco Mountain View’de ziyaret ettiğimiz ‘Zume Pizza’ adındaki pizzacıda artık pizza hazırlamak için ustalar çalışmıyor. Müşteriler tablet üzerinden siparişlerini verdikten sonra önce hamur pizzaya uygun bir şekilde açılıyor. Daha sonra verilen siparişe göre hamurun üzerine gelecek malzemeler konuluyor. Hazırlandıktan sonra ise 800 derecelik fırınlarda pizza pişiriliyor. Anlattığımız bu süreçte hiçbir kişi çalışmıyor. Paylaşılan bilgilere göre Zume Pizza’daki robotlar şu anda günde yaklaşık 360 adet pizza hazırlayabiliyor.