Öğretmenler Odası

Güncelleme Tarihi:

Öğretmenler Odası
Oluşturulma Tarihi: Şubat 13, 2012 11:05

Hürriyet’teki tüm eğitim haberlerini ve kurumlarını biraraya topladığımız hurriyetegitim.com’da geçen hafta gazetede duyurduğumuz üzere önemli bir proje hazırladık. 1.5 yıl önce açtığımız portalın içinde bir "Öğretmenler Odası" açtık. Öğretmenler isterlerse burada blog açıp, mesleği ya da günlük hayatla ilgili bilgileri meslektaşları ile paylaşıyor, eğitim ile ilgili videoları izleyip, kendilerine özel etkinlikleri takip edebiliyorlar. Önümüzdeki hafta Hürriyet Gazetesi’nde salı ve perşembe yayınlanacak olan Eğitim Sayfası’nda da öğretmenleri unutmadık. Bir sütunumuzu onların sorularına ayırdık. İsteyen öğretmenler mesleklerinde karşılaştıkları sorunlar ya da kariyer planları ile ilgili merak ettiklerini bize yazabilecek. Bu soruların yanıtlarını Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü’nde bir uzman verecek. En kısa zamanda öğretmenleri hurriyetegitim.com’da "Öğretmenler Odası"nda ağırlamayı bekliyoruz.

Teknolojinin riskleri
Eğitimde çığır açan devrimin ilk adımını geçtiğimiz hafta pazartesi günü tabletle başlattık. Bu konudaki tartışmaları önümüzdeki günlere bırakarak, teknolojinin çocuklar üzerindeki etkilerinden küçük bir noktaya değinmeden edemeyeceğim.
Yaşları tutmadığı halde sosyal paylaşım sitelerine girerek sanal ortamda tehlikeye açık şekilde bekleyen çocuklar ve bunları arkadaş olarak ekleyen öğretmenler. Bazı okullarda öğretmenlerin öğrencilerle sanal ortamda arkadaş olmasına pek de sıcak bakılmamakla birlikte, öğretmenler en mahrem görüntülerini bu sanal ortamda sergilerken öğrencileriyle de paylaşıyorlar aslında.
Bakın bu konuda bir veli yaşadıklarını ne güzel anlatıyor: "Aktif, ama kontrollü olarak Facebook kullanan bir anneyim. İzini kaybettiğim arkadaşlarımı bulmama, yurtdışında yaşayan arkadaşlarımın hiç değilse resimlerini görmeme, yaşantılarını takip etmeme vesile olduğu için seviyorum da bu siteleri. Kendim de, elbette sınırlılık ve gizlilik içerisinde, bazı paylaşımlarda bulunuyorum. Bu anlamda öcü olarak görmüyorum. İlköğretim 4. sınıfta iken oğlum arkadaşlarının etkisiyle bir ara ısrarla bu arkadaşlık sitelerinden birine hesap açmak istedi. Kızıp yasaklamadan, öncelikle sabırla sakıncalarını anlattım, biraz daha büyümesi gerektiğini nedenleriyle açıkladım. Tabii cevap hazır: "Ama herkesin var"... Sonra bir akşam yine ısrarları üzerine "Hadi gel, deneyelim" dedim. Oturduk, tabii gerçek yaşını girince devam etmeye sistem müsaade etmedi. O noktada "yaşımı büyük yazabiliriz" dediğinde, ona sabırla, bu yaş sınırının bir nedeni olduğunu, sanal ortamın çocuklar için bir takım riskler içerdiğini, yaşını büyük göstermenin marifet ve çözüm olmadığını, kendimizi kandırmak olduğunu, örnekleriyle anlattım... Anladı ve kabullendi, zamanla da unuttu gitti.

Çocukların okulları ve
oturdukları yer
açık açık yazılıyor
Ancak ne yazık ki gerçekten arkadaşlarının çoğunun hesabı var, hatta bazı arkadaşları bana arkadaşlık teklifi yolluyorlar, kabul etmiyorum ve nedenlerini de annelerine izah ediyorum (en basiti, siyasi veya müstehcen içerikli paylaşımlarda bulunabilirim kendi sayfamda, çocukların bunları görmelerini istemem). Bazı arkadaşlarının sayfaları korumalı bile değil, resimler, adresler, hangi okulda okudukları, hangi sitede oturdukları vs hepsi ortada. Ama bence en fenası, ne yazık ki pek çok öğretmenin de çocuklarla bu hesap üzerinden arkadaş olmaları. Bu, ebeveynin tutarlılığını hayli bozan kritik bir eşik. Ben açıkçası öğretmenlerin bu yaş grubu çocuklara yaşlarının uygun olmaması nedeniyle sanal arkadaş olamayacaklarını izah etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Teknolojiye kesinlikle karşı değilim, hatta yakından takip ediyorum, ama 5. sınıftaki çocukların elinde an be an internet erişimi sağlayan telefonların veya Ipod’ların bulunmasına da karşıyım. Bu son derece pahalı telefonlar, aynı zamanda SAR değerleri de genellikle çok yüksek olduğundan, çocukların sağlığı açısından da ciddi bir tehdit oluşturuyorlar."

Kitap isteyen Volkan’a kampanyalı destek
Geçen hafta Adana’da okumayı keşfeden ve okulunun kütüphanesine kitap isteyen Volkan Korkmazer’e yardım eli ALEV Okulları’ndan geldi. Okul, gönüllü öğrencilerle birlikte her yıl düzenledikleri çalışmaya bu yıl Volkan’ın okulunu da ekledi. Geçen yıl Kars Selim Köyü İlköğretim Okulu’na giden ALEV’li öğrenciler orada kütüphane raflarını doldurdu bu kez de yönünü Adana’ya çevirdi. Öğrenciler de geçen haftaki yazım üzerine bu kez Volkan ve arkadaşları için "El ele yurdun dört bir köşesine" başlığı altında kitap kampanyası başlattılar. Volkan’ın okulunun kütüphanesi akranlarının desteğiyle önümüzdeki aylarda dolacak.

ncakmakci@hurriyet.com.tr

 

 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!