Her yer ofis her yer iş

Güncelleme Tarihi:

Her yer ofis her yer iş
Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2014 11:31

Çalışma hayatı ve insan kaynakları sektörü son 19 yılda büyük bir değişim geçirdi. Peki 19 yıl sonra ofisler ve iş yapış şekillerimiz nasıl bir değişim geçirecek. M-GEN Gelecek Planlama Merkezi’nin kurucu ortağı ve başkanı fütürist Ufuk Tarhan, mekana ve ofise bağlı çalışmanın ortadan kalkacağını, her yerin ofis her yerin iş olacağını söylüyor.

Haberin Devamı

Sizce bundan 20 yıl sonra bizi nasıl bir çalışma hayatı bekliyor, ofislerimiz, iş yapış şekillerimiz nasıl değişecek?
Mekâna, ofise, masaya vb. bağlı, bir yerde olmayı zorunlu kılan işler giderek azalacak. İşe hâkim, uzman, yetenekli elemanlar hizmetlerini gelişmiş mobil, giyilebilir vb. teknolojilerle her yerden, her zaman, her yere, her şekilde verebilecekler. Ofisler ve yaşamsal ortamlarda kağıt, kalem tamamen ortadan kalkacak. Tüm ortamlar, sensörlerle donanmış masa, duvar, pencere, yüzey, giysi vb. ile dolacak.

Her an online, mobil ve hem insanlar hem de robot, hologram ve sanal kişilerle bir arada olacağız. Hayatı ve işi birbirimizle ve şeylerle paylaşacağız.
Yeni dünyaya göre donanmış yetenekli insan en kıt ve maliyeti en yüksek kaynak olacağı için işverenler ihtiyacı, yüksek maliyetler nedeniyle ille de şurada olsun vb. gibi koşullar dayatamayacaklar. Yetenekli insanı nerede bulurlarsa oradan çalışacaklar. Dayatırlarsa da bedelini ödeyecekler. Yetenekli insan ücretleri müthiş artacak. Kontrat bazlı son derece esnek koşullarda çalışanlar giderek artacak. Bir kişi aynı anda birkaç şirkette çalışabilecek. Zaman, projeye vb. göre farklı ücretlendirme yapılarına geçilecek. Proje bazlı kurulan karma takımlar esas olacak.

Akıllı ve yeni çağa uygun donanımdaki sahici insan beyinlerinin, yapay zekanın, 3D görsellikte hologram çalışanların, insansı robotların vb. hep bir arada, bir karma takım gibi çalıştığı çok farklı ortamlar olacak. Belki geleceğin ortamlarındaki tek alet, yapı her yere çığ gibi yayılacak 3D baskı sistemleri olacak. Tasarlanan her şeyin hemen bir 3D prototipi yapılıverecek. Tasarım, modelleme, üretim vb. kısacası imalata dayalı sektörlerde de devrimsel değişimler yaşanacak. İnsanların ve akıllı şeylerin birlikte, paylaşarak ve tabii ki rekabet de ederek çabaladığı çok ama çok farklı, hibrid iş, yaşam modelleri, ortamları yepyeni iş tanımları, meslekler, uzmanlıklar bizi bekliyor.

Emeklilik önemsizleşecek
İK açısından ele alırsak, örneğin işe alımlar, performans değerlendirmeler, kariyer planlama vs nasıl değişecek?
Yeniçağın istediği insanların yetenekleri farklı ve çok daha üst düzeyde bilgi, donanım, kişisel özellikler gerektiriyor olacak. Diplomalar, kıdem vb. değil; genetik yatkınlıklar, çok gelişmiş yetkinlik taramaları, derin uzmanlıklar, yeni teknolojilere, dijital çağa göre yükseltilmiş, uyarlanmış bilgi ve deneyim önem kazanacak.

İşler bölüm, birim değil de proje temelli yönetileceğinden proje yöneticileri olacak. İş başarıları projedeki başarıya göre metriklerle belirlenecek. Performans değerlendirilmesi subjektif müdür, yönetici değerlendirmesi olmayacak. Projelerin tanımlanmış kriterlerine göre sistem tarafından çıkarılacak.

Kariyer planlaması için yardımcı, sanal, simülasyon programları kullanılacak.

İş/özel hayat dengesi arayışı anlamsızlaşacak. Efektif ve aktif çalışan insanların iki yaşamı iç içe geçecek. Emeklilik kavramı giderek önemsizleşecek. İnsanlar hem daha erken çalışmaya başlayacak hem de çok daha ileri yaşlara kadar çalışmaya devam edebilecekler. Üst düzeyde, kritik fonksiyonlarda çalışanların evleri de iş yerleri ile aynı kompleksler içinde olacak. İş ve yaşam kümeleri, siteleri oluşacak.

Güvenlik kontrolleri biyolojik şifreleme ile yapılacak. Retina, parmak, cilt vb. kontrolleri sıradanlaşacak. Ofisler yenilenebilir enerji ve geri dönüşüm sistemler ile donanacak.

Bugün konuşulan bir takım trendler var mesela “esnek çalışma”, mesela “çalışan bağlılığı”, mesela “yetenek yönetimi” vs? 20 yıl sonra neler konuşacağız?
Gelecekteki iş hayatı için kafalarımıza kazınması gereken en önemli şey, ‘yetenek’. İş hayatının bundan sonraki en önemli problemi “yetenekli ve yetkinlikleri yüksek insanların” kıtlığı ve elde tutulmaları olacak. Çünkü teknolojik gelişmelerin, sosyolojik, psikolojik, ekonomik ve ekolojik değişimlerin nereye kadar gidebileceği, sınırsızlığı artık sıradan bir insanın bile algılayabileceği, üzerinde hayaller kurabileceği kadar çok paylaşıldı. Bu minvaldeki olasılıkları sonsuza kadar uzatıp, genişletebiliriz. Asıl mesele insanların bu gerekliliklere göre kendilerini hazırlayabilmesi ve sürekli gelişmeye devam edebilmesi. Bunca olanağı, teknolojiyi anlamlı hale getirebilmesi. Yani her şeyi anlamlı ya da anlamsız kılabilecek en önemli faktör hâlâ insan olacak.

İş yerlerinde “esneklik” her ama her alanda en temel faktör olacak. Saatler, konular, yer, pozisyon, takımlar, projeler vb. her ölçekte ve durumda esnek çalışmak gerekecek. Hem iş yerlerinin bu esneklikleri sağlaması, hem insanların esnek ortamlara, koşullara uyumlanabilmesi başarı için kritik faktör olacak.

Şimdi nasıl müşteri kralsa gelecekte çalışan da kral olacak. Sıradan, rutin, standart işleri zaten ya robotlar, akıllı sistemler ya da robot gibi insanlar yapacağı için kritik insanların sayısı o kadar az ve önemleri o kadar yüksek olacak ki onları cezbetmek, elde tutmak vb. en az müşteriler için yapılan kadar çaba, yatırım gerektirecek.

CV’ler tarih olacak
İş başvurularında kullanılan CV’ler tarih olacak. Bir takım linkler, videolar, projeler, dijital robotlar aracılığı ile görüşmeler, seçimler, değerlendirmeler yapılacak. Kişisel pazarlama, marka çalışmaları da en az firma, ürün marka çalışmaları kadar önem kazanacak. İş dünyasının da ünlü çalışanları olacak. İnsanların tanınmış marka ile çalışmaktan övünmesi kadar firmaların da meşhur çalışanları istihdam edebilmesi PR değeri taşıyacak, itibar arttıracak.

Geleceğin sektörleri ve meslekleri hangileri olacak, neden?
Parlayacak sektörler, nano, genetik, yenilenebilir enerji, giyilebilir teknolojiler, hologram, arttırılmış gerçeklik, 3D üretim, ileri seviye kodlama, gömülü sistem yazılımları, uzay bilimleri, su bilimler, iklim uzmanlığı, bilişsel sistemler. Bazı olası unvanlar ise şöyle: Gen uzmanı, lazer ışını operatörü, hologram tasarımcı, mutasyon uzmanı, yapay zeka bilim adamı, genetik mühendisliği satış elemanı, spor mühendisi, iş avatarlığı ve dijital deneyim tasarımcısı.

Siz gençlere, yeni mezunlara ne tavsiye edersiniz, kendilerini geleceğe nasıl hazırlasınlar?
Gençlere gelecekçi olmalarını tavsiye ederim. Şu anda onlara öneri verenler genellikle eski ve gelecekte işe yaramayacak deneyim ve bilgilere dayanarak bunu yapıyorlar. O yüzden gençlerin her şeyden önce geleceğin isterlerine dair müthiş sağlam bir farkındalık geliştirmeleri çok hayati. Daha iyi bir gelecek için ilk şart, ön koşul bu!

Ondan sonra da çok odaklı, disiplinli, sürekli otodidakt yöntemle öğrenen ve çok ama çok çalışkan olmalarını öneririm.

Çok ve disiplinli çalışabilme yeteneği gelecekte başarılı ya da başarısız olmak için belirleyici faktör haline gelecek. Hep öyle değil miydi demeyin. Daha kimse gerçekten, akıllı, odaklı ve verimli çalışmak ne demek pek anlamış sayılmaz. Her şey kolaylaştıkça, basitleşiyormuş gibi göründükçe aslında onları öyle yapmak o kadar zorlaşacak ki bugün çalışıyorum, yoruluyorum denilen her şey gelecekte çocuk oyuncağı gibi olacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!