Girişimciliğin yaşı yok

Güncelleme Tarihi:

Girişimciliğin yaşı yok
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2014 12:36

Harlan Sanders ilk Kentucky Fried Chicken’i açtığında 62 yaşındaydı. Arianna Huffington, Huffington Post’u kurduğunda 54 yaşındaydı. McDonalds’ın kurucusu Ray Kroc, 52 yaşına kadar sokak satıcısıydı. Örneklerle görüldüğü gibi girişimci olmanın yaşı yok. Her yaşta iş kurmak mümkün. Üstelik genç girişimcilere göre avantajları da var. Daha tecrübeliler, çevreleri daha geniş, birikimleri de var. Önemli olan günümüz şartlarına, teknolojisine uyum sağlayarak tecrübelerini kullanabilmek.

Haberin Devamı

Girişimcilik sadece gençlere özgü değil. Yeterli istek ve hırs olduktan sonra her yaşta girişimci olunabilir. Bunun genç yaşta olmasının elbette bazı avantajları var. Genelde genç yaşlarda maddi anlamda bir birikim olmuyor, bu nedenle de kaybedecek çok da fazla şey yok, zaten beş parasızsınız. Enerjiniz yüksek, isteklisiniz. Bunlar avantaj. Ama ileri yaşta girişimci olmanın da birçok avantajı var. En önemlisi de deneyim sahibi olmak. Yıllarca iş hayatında olan bu insanlar kendi işlerini yapmak istediklerinde belli bir birikimleri, o zamana kadar edindikleri bir çevreleri ve şanslılarsa bir birikimleri oluyor. Bu da onları 20’li yaşlardaki girişimcilerin önüne geçiriyor.

Dezavantajlar, zorluklar da var tabii. İlki teknolojiye ve gençlere ayak uydurabilmek. Eğer teknoloji konusunda kendinizi zayıf hissediyorsanız eğitimle bu açığı kapatmanız gerekiyor. Hele de gençlere hitap eden bir girişim düşünüyorsanız...

Dikkat edilmesi gereken diğer konu aile. Genç girişimcilerin sorumlu oldukları insan pek olmuyor. Fakat yaşı ilerlemiş girişimciler genelde aile kurdukları, çocukları olduğu için işe girişirken iki kez düşünmesi gerekiyor. Yeni kariyerinde ilerlerken ailesini zor durumda bırakmaması gerekiyor. Eğer plan program iyi yapılmışsa, riskler hesaplanmış ve önlemler alınmışsa bu da sorun olmuyor.

Beyin daha iyi çalışıyor
entrepreneur.com’da yer alan bir makalede, University of California Los Angeles Center on Aging direktörü Gary Small, beynin 40’lı 50’li yaşlarda 20’li 30’lu yaşlara oranla daha iyi çalıştığını söylüyor. Daha iyi düşünebiliyor ve daha inovatif olabiliyor. Small ayrıca yaşlı beyinlerin çok daha geniş bir bakış açısı olduğunu bununla birlikte kendi tecrübelerini yeni bilgilerle sentezleyebildiklerini ifade ediyor. Bu da problem çözmede ve zorluklarla karşılaşıldığında çok yardımcı oluyor. İleri yaşta girişimciliğin en önemli kısmı da bu. Bilgi ve tecrübe belirli bir yaşa gelmiş birçok kişide bulunuyor. Fakat bu bilgiler günümüz koşulları, teknolojileriyle entegre edilmezse, uyum sağlanmazsa, o zaman bir faydası olmuyor. Yani 40’lı yaşlarda girişimci olmak isteyenlerin bir anlamda kendilerini güncellemeleri gerekiyor.

89 yaşındaki girişimci nine
Pearl Malkin, 89 yaşında girişimci bir nine. Bu yaşta cesaret edip girişimci olmasının nedeni katarakt ameliyatından sonra kendisine verilen değnek. Malkin bu siyah değneği çok çirkin bulmuş ve kullanmak istememiş. Kendi karakterine uygun değnekler yapmaya karar veren Malkin, değneği pembe ve mor renkteki yapay çiçeklerle süslemiş ve torunu Adam London’ın yardımıyla süslediği bastonları Mutlu Değnekler adında küçük bir işe dönüştürmüş. Malkin, tanesini 60 dolardan sattığı bastonlar için şımları söylüyor: “Şehir merkezinde dolaştığımda dikkat ettim ki herkesin yüzü asık. Ama bastonumu gördüklerinde gülümsüyorlar. Sohbet açmak için de güzel bir neden oluyor.”

Genç kuşaklardan kopmamak önemli
Tolga Akçura (44) ve Ayşe Akçura (42) yaklaşık 1,5 yıl önce eBrandvalue adındaki girişimlerini kurdular. Yaptıkları iş sosyal medya ve internet kullanarak, sohbet ve konuşmalardan yola çıkarak bir algoritma yardımıyla parasal olarak bir marka değeri oluşturan, bu değeri etkileyen kritik istihbaratları bulup raporlamak. Girişimleriyle ilgili çalışırken ikisinin de çalıştıkları bir işleri varmış. Ayşe Akçura danışman, Tolga Akçura da akademisyenmiş. Bilgi birikimi ve olgunluğun müşteri açısından çok önemli bir değeri olduğunu belirten girişimciler, maceradan uzak, ayağı yere basan bir görüşe sahip olmanın ilerisi için bir strateji belirlerken avantaj olduğunu söylüyor: “İnsan ilişkilerini, organizasyon kurup yönetmeyi daha başarılı yapmak için geçmiş iş tecrübelerinin ve dünya görgüsünün olması, özellikle dünya çapında rekabet eden bir firma kurup yönetmek için çok önemli olduğunu görüyoruz. Teknolojiyi son noktasında takip etmek ve küresel bağlamda genç kuşaklardan kopmamak çok önemli. Bunu yapmak için dinamik kişiliği ve kendini geliştirmeyi ön planda tutan bir yapı gerekli. Bunu yapamayan, sadece yerel kalan girişimciler için yaşın ilerlemesi çok büyük bir dezavantaj. Müşterilerimizde çok genç kadrolar var, onlarla çalışmak büyük bir zevk. Arada, mutlaka kuşak farkından doğan ve profesyonel hayata da yansıyan durumlar oluyor. Bunlara kesinlikle dezavantaj değil, çalışma deneyiminin bir parçası olarak bakıyoruz.”

Daha sakin bir bakış açısına sahip oldum
Ayşem Öztaş (42), 10 sene boyunca bir bilgisayar şirketinde satış pazarlama alanında çalışmış. 10 yılın ardından kariyerine ara veren Öztaş, pastacılık ve süsleme üzerine eğitim almış, evde denemeler yapmış. Home office tarzında yaptığı butik pastacılık tasarımı işini 1,5 sene önce Hansel ve Gretel adındaki atölye bünyesine taşımış. “40 yaşında yeniden iş ortamına dönüş yaptım” diyen Öztaş, içinde bulunduğu ekibin çok genç ve dinamik olduğunu söylüyor: “Yaşın dezavantaj olmasına izin vermedim. Yaşın getirdiği tecrübeyi bu dinamize aktarmak zor olmadı. Daha sakin bir bakış açısı, yapıcı bir motivasyon, farklı bir bakış açısı, ekibin heyecanı ve coşkusu ile birleşince tam bir uyum yakalanmış oldu. Çevremdeki sadece birkaç kişiden ‘Neden?’ sorusu geldi. ‘Evden çalışmak rahatken, neden tekrar iş hayatına, bir atölyeye girdin?’ diye sordular. Cevap: Kendimi daha da geliştirmek... İleri yaşın getirdiği en büyük tecrübe olaylara bakış açısının farklılığı ve dinginlik... Stres yoğun ortamlarda özellikle bu durum olayları bir anda işyeri ve çalışanların lehine çeviren bir özellik oluyor.”

İleri yaşta girişimciliğin avantajları
Tecrübelisiniz: Yıllarca bir şirkette çalıştınız. Belki de farklı departmanlarda görev aldınız. Bir işin nasıl yürümesi gerektiğiyle ilgili bilginiz var. Bu da size kendi işinizi kurarken çok yardımcı olacak.

Finansman: Çalışırken bir kenara para ayırdıysanız, kendi işinizi kurmaya başladığınızda bu para sizi rahatlatacak.

Krizler: Yetişkin biri, birçok finansal krizi atlatmıştır. Sadece şirket olarak değil, özel hayatında da. Bu yaştakiler genelde evli ve çocuklu oluyor. Yani hem ev kurarken hem de çocuk için bütçesini ayarlarken gelir giderleri ayarlama konusunda tecrübe sahibi oluyor, nereden, ne zaman, ne kadar kesinti yapacağını öğreniyor.

Çevre: Yetişkin birinin arkadaşları, çevresindekiler de genelde iş güç sahibi oluyor. Bu da girişimin ilk zamanlarında faydalı oluyor. Mesela avukat bir arkadaş şirketin kuruluş aşamasında dikkat edilmesi gereken konularda tavsiyeler verebiliyor. Veya bir muhasebeci, hesap defterlerinin nasıl tutulacağını anlatabiliyor. Yani, eğer birkaç sene sonra girişimde bulunmayı düşünüyorsanız şimdiden arkadaş çevrenizi, ilişkilerinizi kuvvetlendirmeye bakın.

Son şans: Bu avantaj da olabilir dezavantaj da. Genç girişimciler ‘bu olmadı başka sefere’ diyerek biraz daha rahat olabiliyor. Fakat ileri yaştaki girişimci için başka bir şans olmayabilir. Bu nedenle çok daha iyi düşünüp karar vermesi, planını programını daha iyi yapması gerekiyor.

Dezavantajları
Sorumluluk: Genç girişimciler gibi tek başınıza değilsiniz. Aileniz, belki de çocuklarınız var. Geçimi sağlamak için adımları dikkatli atmak gerekiyor.

Enerji: Yine gençlerden farklı olarak yılların getirdiği bir yorgunluk olabilir. Gençler oradan oraya yorulmadan koşuştururken siz bu tempoya ayak uyduramayabilirsiniz.

Teknoloji: Eğer teknolojiye ilginiz yoksa kendinizi bu konuda geliştirmeniz gerekecek. Çünkü artık birçok iş teknolojik ürünlerle yapılıyor. Müşteriniz gençlerden oluşacaksa onların dilini konuşmaya, kullandıkları cihazları öğrenmeye bakın.

Kaynak: entrepreneur.com, inc.com

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!