Deniz TÜRSEN - dtursen@hurriyet.com.tr
Oluşturulma Tarihi: Nisan 18, 2017 15:53
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın düzenlediği bir etkinlik için İstanbul’a gelen Prof. Dr. Sascha Stowasser, dijitalleşmenin önüne geçilemeyeceğini ancak bunun bir gecede olmayacağını, sürekli devam eden bir süreç olduğunu belirtiyor. İnsanlar, hemen yarın işlerini robotlara kaptıracakları telaşına kapılmamalılar ancak hiçbir şey yapmadan da oturmamalılar. Bu konuda şirket yöneticilerin sorumluluğu büyük.
Dijitalleşme tüm iş dünyasını hızla etkisi altına alıyor. İlk kez altı yıl önce yapılan Uluslararası Hannover Sanayi Fuarı’nda dördüncü sanayi devrimini belirtmek için kullanılan Endüstri 4.0, artık her yerde karşımıza çıkıyor.
İş dünyası da yeni ekonomiyi anlatan bu terimleri şirket temsilcilerine anlatmak için çeşitli etkinlikler düzenliyorlar. Bunun son örneklerinden biri Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın (MESS) düzenlediği Üretimin Geleceği Zirvesi oldu. Etkinlik, iş dünyasını akademisyenler ve şirket temsilcileriyle buluştururken dördüncü sanayi devrimi tüm yönleriyle ele alındı. Açılışını MESS Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen’in yaptığı zirvede, Dijital Fabrika: Endüstri 4.0 başlıklı bir sunum yapan Düsseldorf Uygulamalı İşbilim Enstitüsü CEO’su Prof. Dr. Sascha Stowasser Hürriyet İK’nın sorularını yanıtladı.
Stowasser’e göre dijitalleşme eninde sonunda olacak, dünyamız ve üretim süreçleri değişecek. Ancak, bu hemen yarın olup bitecek bir şey değil. Sürekli devam eden bir
değişim olacak. Yani, bazı iş yerleri hemen yarın yok olup insanlar işsiz kalmayacak. Ancak, bu insanların rahat olması gerektiği anlamına gelmiyor. Şimdiden alınması gereken önlemler var ve şu an içinde bulunduğumuz dönemi hiçbir şey yapmadan geçirmemek gerekiyor. Çünkü, bazı meslekler tamamen yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bunun yanında, dijitalleşme her şirkette aynı ölçüde olmayacak. Çünkü, bazı yerlerde dijitalleşmenin maliyeti çok yüksek olabilir, teknik açıdan engeller çıkabilir, geleneksel imalata devam etmek zorunda kalınabilir.
YÖNETİCİLER SORUMLUStowasser, dijitalleşme sürecinin başarıya ulaşabilmesi için her şeyden önce bu zemini hazırlayan bir anlayışın ve kültürün hâkim olması gerektiğini düşünüyor. Dijitalleşmeye olumlu bir şekilde yaklaşan bir zihniyet, çalışanların bu konudaki korkularını anlayan bir yönetim şart. Yöneticilerin, “Dijitalleşme geliyor, iyi çalışmazsan işini kaybedebilirsin” gibi tehditler savurmak yerine, insanların içindeki bu korkuyu yenmelerine yardımcı olmaları gerekiyor. Bunun yanında, ileri yaştaki çalışanlara bu konuda daha çok destek çıkılmalı. Çünkü, gençler teknolojideki değişimlere çok daha rahat adapte olabiliyorlar ancak ileri yaştakiler daha endişeli oluyorlar. Ayrıca, dijitalleşmenin insanların işlerini elinden alan bir canavar olarak değil, insanlara yardımcı olan ve insanların hizmetinde olan bir gelişim olarak anlatılması çalışanların bu konudaki endişelerini gidermede yardımcı olacaktır. Stowasser, bugün insanların işlerini robotlara kaptıracaklarına dair yaşadıkları endişeyi, geçmişte bilgisayarlar yayılmaya başladığında da yaşadıklarını hatırlatıyor. Ancak, yapılan araştırmalara göre şirketlerde çalışanların sayısı 40 yıl öncesine göre azalmış değil.
GENÇLER AKREPLE YELKOVANI BİLMİYORGenel olarak dijitalleşmenin insanların yararına olduğu, işleri kolaylaştırdığı ve verimliliği arttırdığı kabul ediliyor. Ancak, dijitalleşme sebebiyle insanların bazı yetkinliklerini kaybedebileceklerini düşünenler de var. Örneğin, Almanya’da yapılan bir araştırmada bazı gençlerin normal bir saat üzerindeki
akrep ve yelkovana bakarak saatin kaç olduğunu anlayamadıkları ortaya çıkmış. Çünkü, bu gençler artık sadece dijital saat kullanıyorlar. Bir başka örnek de harita okuma ile ilgili. Eskiden insanlar haritalara bakarak yönlerini anlamaya çalışıyorlardı. Bugün, navigasyon cihazları gidilecek noktayı insanlara tarif ediyor. İşte bu gibi gelişmelerden yola çıkan bazı uzmanlar, insanların beyinlerinin bazı kısımlarını artık eskisi kadar sık kullanmadıklarını, bu nedenle gelecekte insanların beyinlerinin bu bölümlerinin küçülebileceğini iddia ediyor.
YETKİNLİKLER GİDEBİLİRStowasser, insanların geçmişten beri hep genetik olarak enerji tasarrufuna yöneldiğini belirtiyor. Örneğin, ulaşımı kolaylaştırabilmek için otomobillerin icat edilmesi, merdiven yerine asansörlerin yapılması, insanların bedensel enerji tasarrufu yapmasını sağlıyor. Ancak, bu araçları kullandıkları için yeterince hareket etmeyen insanlar bel ağrısı, kilo problemi gibi sorunlarla uğraşıyor. Akıllı telefonlar gibi araçlar nedeniyle insanların beynini eskisi kadar çok kullanmayıp, enerji harcamaması da bazı yetilerini kaybetmelerine neden olabilir. Stowasser’e göre bu dijitalleşmenin getirdiği en önemli risklerden biri. Öte yandan, unutmamak gerekir ki akıllı telefonlar insanların beyinlerinin farklı bölgelerini de daha çok kullanmalarına yol açabilir. Örneğin, görselliğe dayalı uygulamalar yaratıcılığın gelişmesini sağlayabilir.
İnsanların hayatları boyunca öğrenmeye devam edeceklerini düşünen Stowasser, Almanya’da üzerinde durulan konuların başında ileri eğitim ve mesleki eğitimin geldiğini söylüyor. Meslek içinde de sürekli olarak yetkinliğin arttırılmasına odaklanmak önemli. Gençlere ise STEM (Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) üzerine yoğunlaşmaları tavsiye ediliyor. Bilişim yetkinliklerinin ise ilkokuldan itibaren üzerinde durulmasına yönelik çalışmalar yapılıyor.
EN DOĞRU ZAMAN ‘HEMEN’
Prof. Dr. Sascha Stowasser, zirvede yaptığı konuşmada küresel üretim ve imalat sanayinde işletme modellerin baştan inşa edildiğini ve buna bağlı olarak çalışma hayatı çerçevesinin yeniden çizildiği bir dönüşüm çağına girildiğini söyledi. Stowasser, “Şirketlerde dijitalleşmenin başarılı olmasının birinci koşulu üretim süreçlerinin çok iyi bilinmesidir. Verimsiz bir süreçle otomasyon yapılırsa karmaşıklık ve kaosun ortaya çıkması kaçınılmazdır” dedi. Şirketler için dijitalleşmeye geçmenin en doğru zamanının “hemen” olduğunu vurgulayan Stowasser, “Endüstri 4.0 işletmeler için yeni ufuklar açarken, istihdam tarafında yeni meslekler yaratacak. İnsanların robotlarla birlikte ve ortaklaşa çalışacağı bir geleceğe doğru ilerliyoruz” diye konuştu.