Deniz TÜRSEN - dtursen@hurriyet.com.tr
Oluşturulma Tarihi: Ekim 02, 2017 17:21
Dünya Ekonomik Forumu, 2017 Global Beşeri Sermaye Raporu’nu yayınladı. Ülkelerin nitelikli işgücünü geliştirme oranlarını ölçümleyen raporda global ortalama yüzde 62 olarak belirlenmiş. Türkiye, yüzde 60 beşeri sermaye oranı ile 130 ülke arasında 75. sırada. Bu sonuca göre Türkiye dünya ortalamasının altında ancak kendi bölgesinde ortalamanın üstünde yer alıyor.
İnsanların ekonomilerde değer yaratabilmelerini sağlayan bilgi ve yetkinliklerine
beşeri sermaye deniliyor. Ülkelerin sahip oldukları beşeri sermaye yani nitelikli işgücü, uzun vadede başarıyı etkileyen en önemli faktör olarak görülüyor. Bir ülkenin ekonomisinin büyümesi, gelişmesi ve rekabet yeteneği beşeri sermayeden doğrudan etkileniyor. Tabii, iş sadece beşeri sermaye yaratmakla bitmiyor. İşgücünden faydalanabilmek, eldeki bu insan sermayesini kullanabilmek de gerekiyor.
Dünya Ekonomik Forumu, geçtiğimiz günlerde 2017 Global Beşeri Sermaye Raporu’nu (Global Human Capital Report 2017) yayınladı. Raporda, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 130 ülke, 0- 14, 15-24, 25-54, 55-64 ile 65 ve üstü olmak üzere 5 farklı yaş aralığında inceleniyor. Ülkelerin değerlendirildiği dört farklı kategori ise şu şekilde:
Kapasite: Bir ülkedeki yeni ve daha önceki kuşakların eğitim düzeyleri.
Gelişim: Gelecekteki işgücünün alacağı eğitim ve şu andaki işgücün yetkinliklerinin arttırılması, bilgilerinin teknolojiye uygun bir şekilde güncellenmesi konusundaki çalışmalar.
Dağılım: Yetkinliklerin işgücüne yansıması.
Uzmanlık: İşte kullanılan yetkinliklerin genişliği ve derinliği.
TÜRKİYE 75. SIRADARaporda yer alan sonuçlara göre ülkelerin sahip oldukları beşeri sermayenin global ortalaması yüzde 62. Başka bir deyişle, ülkeler sahip oldukları potansiyel işgücünün yüzde 62’sini kullanıp, yüzde 38’ini ihmal ediyor. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 15 ülkeden oluşan Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde beşeri sermaye ortalaması yüzde 56. Türkiye’nin beşeri sermayesi ise yüzde 60. Bu oranla 130 ülke arasında 75. sırada. Bu sonuç şu anlama geliyor: Türkiye kendi bölgesinde ortalamanın üstünde ancak yüzde 62 olan global ortalamanın altında. Kategori detaylarına bakıldığında ise Türkiye kapasite bakımından yüzde 63 ile 83. sırada, dağılım bakımından yüzde 56 ile 108. sırada, gelişim bakımından yüzde 68 ile 46. sırada ve uzmanlık bakımından yüzde 52 ile 59 sırada yer alıyor. Rapora göre, yüksek ve mesleki eğitime sahip genç bir nüfusa sahip olmak Türkiye’nin oranını yükseltiyor. Ancak, bölgedeki diğer ülkelerde olduğu gibi, özellikle kadınların iş hayatında daha az fırsat bulması, Türkiye’nin beşeri sermaye oranını geri çekiyor.
EN YÜKSEK KUZEY AMERİKA130 ülke arasından sadece 25 ülkenin beşeri sermayesi yüzde 70 ve üstünde bir orana sahip. Araştırmaya göre insan sermayesini en yüksek oranda kullanabilen bölge yüzde 74 ile Kuzey Amerika olurken en düşük oran yüzde 53 ile Güney Asya ve Sahraaltı Afrika bölgesi. İşgücünün yüzde 77’sinden yararlanan Norveç tablonun 1. sırasında yer alıyor. Yemen ise yüzde 35 ile sonuncu sırada. Genel olarak bakıldığında tablonun üst sıralarında yer alan ülkeler, vatandaşlarının eğitimine uzun vadeli yatırımlar yapan, gelecek beşeri sermayesini yapılandırmaya yüksek derecede önem veren ve işgücünün büyük bölümü farklı sektörlerde uzmanlık gerektiren mesleklerde çalışan ülkelerden oluşuyor.
TÜRKİYE POTANSİYELİNİ KULLANAMIYOR
Raporu Hürriyet İK için yorumlayan işgücü çözümleri şirketi Manpower Türkiye’nin Genel Müdürü Reha Hatipoğlu, Türkiye’nin insan kaynağını geliştirmekte ve kullanmakta zorlandığını aktarıyor. “Raporda dünya ortalamasına yakın olsak da detayları incelediğimizde Türkiye’deki sorunun özellikle genç işsizliğinde olduğunu görüyoruz. Eğitim sistemimizin yap boz tahtasına döndüğü ve eğitim kalitemizin her yıl düştüğü bir dönemde her dört gencimizden biri boş geziyorsa, o çok övündüğümüz genç nüfusumuzun potansiyelini kullanamadığımızı söyleyebiliriz” diyen Hatipoğlu, Türkiye’nin en fazla 5-10 yıl içinde daha ciddi istihdam problemleriyle karşı karşıya kalabileceğini aktarıyor. Hatipoğlu, bu nedenle eğitim sistemi ve genç istihdamında acilen yapısal önlemlerin alınması gerektiğini düşünüyor.
GENÇLER TEKNOLOJİDE UZMANLAŞIYOR
Dünya Ekonomik Forumu’nun raporunda iş dünyasının sosyal paylaşım platformu LinkedIn ile yapılan işbirliği ile elde edilen bazı verilere de yer verilmiş. Raporun bu bölümünde paylaşılan bilgilerde çalışanların yaş gruplarına göre uzmanlaştığı alanlar karşılaştırılıyor. Çıkan sonuçlara göre işletme tüm yaş gruplarındaki çalışanların en çok uzmanlaşmayı tercih ettiği alan olarak görülüyor. Tercih edilen ikinci en yüksek alan olan bilgisayar bilimleri özellikle genç nesiller arasında giderek popülerleşirken, üçüncü olan ekonomi ise 55 yaş üstünde yaygın olsa da gençlerin bu alana ilgisi zayıf. Dördüncü olan psikolojideki durum ise daha ilginç. Sonuçlara göre 55 yaş üstü nesil arasında popüler olan psikolojiye ara yaşlar ilgisini kaybetmiş olsa da, 25-34 yaş arasındaki en genç kategorinin bu alana ilgisi tekrar artmış.