Güncelleme Tarihi:
Sırça köşklerde büyümüş, Türkiye’yi bilmeyen, burada otururken (Beşiktaş) Ayazağa’da güçlük içinde yaşayan kadınları, çocukları bilmeden yaşayanlardan olabilirdim. Varlıklı bir ailede büyüdüm. İyi bir eğitim için her olanağım vardı. Ben de iyi okudum. Üsküdar Amerikan Lisesi’ni ikincilikle bitirdim. Hatta geçenlerde biri, “iyi okumuşlardan iyi girişimci çıkmaz” dedi, biraz bozuldum.
Üniversiteyi yurtdışında okumuş, orada çalışmışsınız…
Evet. Princeton Üniversitesi İnşaat Mühendisliği mezunuyum. Londra’da Shell Trading and Shipping firmasında risk analizi ve araştırma takımlarında çalıştım, Türkiye’ye döndükten sonra Shell Türkiye’de çalıştım. Son olarak da APCO’yu Türkiye’ye getirdim ve APCO’nun uluslararası yönetimine girdim. Babam 25 yıl Meksika Fahri Konsolosu’ydu. Onun sayesinde uluslararası boyutta çok kişiyi tanıtım, daha sonra kendim de bulunduğum işler sayesinde uluslararası boyutta çok kişiye ulaşma imkanı da buldum. Bu işi kurmadan önce de OECD’den uzmanlarla konuştum. Dünyanın farklı ülkelerinde eğitim konusunda yapılan çalışmaları takip ettim.
GİRİŞİMCİ OLMAK İÇİN 2 YIL DERS ÇALIŞTIM
Girişimci olmak nasıl aklınıza geldi?
2 yıl önce Türkiye’ye döndüm. Ben hep sosyal faydası olan bir yatırım yapmak istiyordum. İş deneyimlerim sayesinde dünyanın nereye gittiğini ve eğitimin önemini çok iyi gördüm. Dünya hızla değişiyor. Teknoloji hayatımızın her alanında. Çocuklarımızı geleceğe hazırlamamız için teknolojinin getirdiklerini öğretmemiz şart. Ben bu konuda 2 yıl ders çalıştım.
Neler yaptınız? Siz hangi sistemlerden ülkelerden ilham aldınız?
İngiliz Eğitim Bakanı’yla, oradaki en büyük eğitim yatırımcılarıyla konuştum. İskandinav ülkelerinin çok öne çıkan uygulamaları var. Onları inceledim. Ancak onları tam olarak Türkiye’ye uygulamayı doğru bulmuyorum. Çünkü her ülkenin yapısı, gelenekleri farklı. İskandinav ülkelerinin proje bazlı eğitimi, Amerika’nın uygulamalı eğitimi, Singapur ve İsrail’in teknolojideki ileri eğitimleri hepsini inceledim.
Sizi en çok ne etkiledi?
İsrail örneği şaşırttı diyebilirim. En ileri teknolojiyi üreten okullarda teknolojik alt yapı yok denecek kadar azdı. Çünkü öğrencilerin kendilerinin üretmesi bekleniyor. Bilgisayarlarını arduino kitlerle kendileri yapıyorlar.
Nasıl bir eğitim veriliyor Türkiye’de?
TINK ilk defa Türkiye’de online tabanlı eğitim sistemini, ters yüz eğitimi okulun ana teması haline getirmiş bir sistem. Bireysel eğitim veriyoruz. Teknoloji bu anlamda bizim hayatımızı çok kolaylaştırıyor. Okulumuzda duygusal zekaya çok önem veriyoruz. Stres yönetimi gibi, takım çalışmaları gibi gelişmelerine yardımcı olacak eğitimleri veriyoruz.
HAYAT BAŞARISI İÇİN SINAVLARDAKİ BAŞARI YETMEZ
MEB müfredatı var. Nasıl uyguluyorsunuz müfredatı?
Müfredat var evet o kurallara uymak lazım. Kuralların içinde kendinize alan yarattığınızda yolunuz açılıyor. MEB’in sunduğu müfredatın arkasında büyük emek var elbette ama eksiklikler de var. TEOG ve üniversite sınavı gibi iki gerçeklik var önümüzde. Biz hayat başarısı olan öğrenciler yetiştirmek istiyoruz. Bunun için sınavlardaki başarı da yetmiyor. Duygusal zeka da gerekiyor. Akademik başarı kısmı örgün eğitimin bize verdiği müfredatı doğru öğretmek üzerine kurulu. Bunu yaparken belli bir saat var elinizde. Biz ters yüz eğitim yapıyoruz. Dersin 20 dakikasını öğrenciler evde yapıyor. Öğrencilere bu yaptıklarıyla ilgili sorular geliyor. Yapay zekayı kullandığımız sistemimizde TINK Smart öğrencinin ne kadar öğrendiğini ölçüyor. Biz bireysel eğitim veren ilk liseyiz.
Yazılım size mi ait?
Evet, bizim ekibimiz bu yazılımı yaptı. Biraz önce sordunuz, örneğin İsrail’de derslere ARGE mühendisleri giriyor, şirketleri, dünyayı bilenler ders veriyor.
Öğretmen bulmakta zorlandınız mı?
Zorlanmadık. İdealist hocalar var Türkiye’de, onlar da bu sistem içinde ne yapacaklarını bilmiyorlar. Robotik ve pedagoji okumuş bir öğretmen bana ulaştı. Böyle örnekler var. Meslek aşklarını hayata geçirecekleri okul bulamayan da çok öğretmen var. Ruhu genç öğretmenlerimizi de eğitiyoruz. Hepimiz öğreniyoruz.
YURTDIŞINDA DA OKUL AÇMAYI PLANLIYORLAR
Yeni kurulan böyle bir yapıdaki okula öğrenci bulma konusunda velileri ikna etmek kolay oldu mu?
İlk yılımızda bana inanıp geldiler. Sistemimizi güzel anlattık. Okulumuz Sancaktepe’de. Çok güzel bir okul oldu. Derslikleri yaparken çocukların kaç adım atacağını hesapladık. Bunun gibi çok sayıda ayrıntı var. Tasarım, mimarlık, mühendis, tıp da okusanız, müzisyen de olsanız artık mutlaka teknolojiyi bilmeniz ve kullanmanız gerekiyor.
Ücretiniz yüksek mi?
33 bin lira açıkladığımız ücret. Ama burslar veriyoruz. Ortalama 18 bin civarı alıyoruz öğrencilerden. Bu da İstanbul’daki özel okullar bakınca çok uygun.
Ortaokul da olacak mı?
Bu yıl ortaokul açıyoruz. Hedefimiz ortaokuldan itibaren öğrencileri en iyi şekilde yetiştirmek.
Hedefiniz nedir?
Hedefimiz 20 okula çıkmak. 1000-1500 öğrenci kapasiteli okullar açacağız. Amacımız ileride de yurtdışında da okul açmak. Çünkü bu sistemin eğitimde devrim yaratacağına inanıyoruz.