İhale varken ’olay yeri’ geride kalır

POLİSİYE dizinin adı "Olay Yeri". Alman TV kanalında yayınlanan dizi, genellikle Türkleri hedef alıyor.

Filmin adı, "Kızgınlık". Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde gösterilen film, genellikle Türklere karşı sahnelerle dolu.

Avrupa’da şiddet denildiğinde, bunu işleyen dizi, film ve benzeri gösterilerin vazgeçilmez aktörleri hep Türkler.

AB’de Türk karşıtlığı gözle görülür biçimde yükseliyor. Günlük yaşamda ve sosyal ilişkilerde. Seçim dahil, bir siyasal etkinlik varsa, o zaman Türklere mutlaka bir sataşma var. Hangi ülkede olursa olsun.

Depreşen ırkçılıkta tek istisna İspanya. Diğerleri aynı yolun yolcusu. Geçenlerde Türkiye Araştırmalar Merkezi Vakfı Prof. Dr. Faruk Şen bu durumu özetleyen güzel bir yazı yayınlıyor.

AÇIL SUSAM AÇIL

Avrupa bizi dışlamak üzere, artık polis karakolları, işkence, miras hukukunun şu maddesi, vakıfların bu kuralı diye sıkıştırmaktan bıkıyor. Hıncını polisiye diziler, filmler ve afişlerle alıyor.

Ya da Brüksel’de uzayıp giden tren yolları gibi, bitmek bilmeyen görüşmeler. Şu chapter (bölüm) açılıyor, o chapter bir türlü kapanmıyor. Açıl susam açıl, ne açılan var, kapan susam kapan, ne de kapanan.

AB ile tam üyelik görüşmelerinde, iki yılda bir arpa boyu ilerleme. Çözüme kavuşan tek bölüm, bilim. O da, zaten teoriden ibaret.

YOLSUZLUK KAYNAĞI

Bütün bunlara rağmen, AB’nin peşini hala bırakmadığı, Türkiye’nin gözüne soktuğu bir konu var:

Kamu ihaleleri.

AB’nin iddiasına göre, Türkiye’de:

-Kamu ihaleleri şeffaf değil.

-Kamu ihalelerinde rekabet eksik.

-Kamu ihalelerinde siyasal iktidar etkin.

Bu durumda yolsuzluk kapıları sonuna kadar açık. Türkçesi, elin oğlu AKP’ye şunu söylüyor:

"Kamu ihalelerini, sen istediğine, istediğin gibi veriyorsun, burada yolsuzluklar olabilir, o da bize ters düşer".

Kamu ihale yasasının AB ölçülerine göre, yeniden düzenlenmesi gerek.

Türkiye tam üyelik diye ağzını açtığında, önüne konulan her reçetede artık, "kamu ihalelerini adam gibi yapın" uyarısı var.

AKP YAN ÇİZİYOR

Uyarı bir yana, bastırıyor.

AKP ne yapıyor? Şaşırmayacaksınız, yan çiziyor, kamu ihale düzenini değiştirmeyi askıya alıyor.

Neden? Çok basit. Büyük ve önemli ihaleleri istediği kişi ve kurumlara vermek için.

O zaman, AB’li olunmuyor. Adamlar senin çevreni, tarımını, sanayiini zaten biliyor, şimdi ihale düzenine şöyle bir bakıyor, "yok olmaz" diyor.

Tayyip Erdoğan hevesle Avrupa’ya koşuyor, Merkel ve Sarkozy ile buluşmak için. Adamlar, "yok olmaz, bu sefer buluşmayalım" diyerek, görüşmeyi bahara atıyor.

Çünkü, genel lafların, nutukların ötesinde, Türkiye aylardır ev ödevini yapmıyor.

"Olay Yeri" solda sıfır kalıyor. İhaleler polisiye dizilere taş çıkartıyor.
Yazarın Tüm Yazıları