Halka açıklanamaz gerçekler

HANGİSİNDEN başlasam?

Rus doğal gazını en yüksek fiyata alan ülkeler arasında olduğumuzun ortaya çıkmasından mı, yoksa göz göre göre kuş gribinin örtbas edilmeye çalışılmasından mı?

Tarım Bakanı Mehmet Mehdi Eker, 4 Ocak’ta gazetelerin verdiği habere göre Denizli’de bir açıklama yapıyor, "Yok öyle bir şey. Ülkemizde kuş gribi tehlikesi yoktur" diyor.

Dün televizyon haberlerinde bakanı dinliyorum.

"Buralarda olabileceğine dair maalesef şüphemiz vardı."

Türkiye’de kuş gribi olmadığını söyleyen bakan, iki gün sonra şüpheden söz etmekle kalmıyor, şüphe olan bölgelerle ilgili önlemlerin alındığını da söylüyor.

Önlemler alınmış ama tavuk ve kuşlar patır patır düşüp ölüyor, çocuklar can veriyor. Çünkü o tavukların sahiplerinin, hayvan ölünce kesip yedikleri anlaşılıyor. Yani önlemler alınmış ama halk neyle karşı karşıya olduğunu bilmiyor. Haberi yok.

Van’da yaşamını yitiren Mehmet Ali Koçyiğit’in zatürreeden öldüğü de Sağlık Bakanlığı yetkilileri tarafından açıklanmamış mıydı? Üç gün sonra Sağlık Bakanı Recep Akdağ ölüm nedeninin kuş gribi olduğunu itiraf etti.

Kuş gribi, aylardan beri üzerinde titizlikle durulan ve insan sağlığını da tehdit eden üstelik sonuçlarının tam olarak bilinmediği dile getirilen bir salgın.

"Ükemizde tehlike yoktur" demekle risk azaltılmıyor.

Dünya Sağlık Örgütü sürekli uyarıyor. Mükemmelinden vazgeçtim, ama halkın bilinçlendirilmesi ve hastanelerde karantinalar kurmak gibi en temel önlemleri almakta neden geç kalındığını anlamak mümkün değil.

DOĞAL GAZ FİYATI

DOĞAL gazda da aynı şey. Türkiye’nin Rus gazını en pahalı tüketen ülkeler arasında olduğu haberinin Enerji Bakanlığı tarafından yalanlanmasının hemen ardından, Gazprom’un Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Aleksandr Medvedev, Moskova temsilcimiz Nerdun Hacıoğlu’na, "Fiyatı biz cebimizden çıkartmıyoruz" diyor "Avrupa ülkelerine uygulanan mazot ve fuel oil katsayısı endeksli formül üzerinden dünya piyasasına uygun olarak Türkiye 1000 metreküp için 260 dolar ödeyecek. Enerji Bakanlığı ile BOTAŞ fiyatın nasıl belirlendiğini biliyor."

Medvedev
, bununla kalmıyor "Bizim verdiğimiz fiyat dünya doğal gaz piyasasında rekabete açık bir rakam. Daha ucuzu varsa herkes gidip oradan alsın" diyor.

Medvedev’in bu çıkışı ilginç. Tayyip Erdoğan Hükümeti gaz dağıtım ihalesinde Gazprom’a "şirket seçme hakkı" tanımışken, yani Türkiye’deki dağıtımda da söz hakkı vermişken, Gazprom yetkilisinin açıklamasındaki "hırçın ton" bir şeylerin iyi gitmediğini gösteriyor Rusya’nın petrol politikalarındaki üslubu bilenlere.

Doğal gaz piyasasını tek bir kaynağa bu derece bağımlı hale getirmenin sonucu işte bu. Mavi Akım projesine, Türkmenistan alternatifini ortadan kaldırdığı, Şahdeniz’i geri plana ittiği için karşı çıkılmasının nedeni buydu.

Bu durumun siyasi sorumluları Meclis dışındalar. Ama bugün sorumluluk taşıyanlar neden hálá en ucuz doğal gazı bizim kullandığımızda ısrar ediyor, gerçekleri halkla paylaşmıyorlar? Üstelik gerçekler bu kadar açık seçik ortaya çıkmışken?
Yazarın Tüm Yazıları