Mehmet Murat Somer’in İstanbul Ayaspaşa’daki evi, duvarları sarı boyalı olduğundan mıdır nedir, yağmurlu bir günde dahi içerisi güneşle doluymuş hissi veren, aydınlık, iç açıcı bir yuva. Bir önceki kuşaktan kalma nostaljik objeler ve aile fotoğrafları eve sıcak, samimi, kucaklayıcı bir hava vermiş. Yazarımızın karşılama faslı içten, ikramı ise özenliydi. Sabah kahvesine bir konuğum geliyor demiş, börekler çörekler almış. Ben de benzeri börek çöreklerle eli dolu gidince, bizim söyleşi bir börek/çörek şölenine dönüştü. Yedik, içtik, söyleşi öncesi ve sonrasında da bol bol kaynattık. Bu arada Hop-Çiki-Yaya serisinin son kitabı Kader’in Peşinde üzerine konuştuk.