Babalar ve oğullar arasındaki karmaşık ilişkiler ve geçmişin acılarının yaşanan ana yaptığı etkiler etrafında kurgulanan, konusu kadar dili ve anlatım biçimiyle de dikkat çekici bir roman: ‘Bir Düşüşün Güncesi’. Türkçeye ilk kez çevrilen Michel Laub, bellek ve kimlik konuları etrafında, içinden Auschwitz’in de geçtiği çarpıcı bir öykü anlatıyor.
#Kitapsanat