Cem Garipoğlu'nun otopsi raporu sonuçları, son dakika gelişmeler ile takip ediliyor. Türkiye'nin aylarca konuştuğu Münevver Karabulut cinayeti, Cem Garipoğlu'nun mezarının açılmasıyla yeniden gündeme geldi. Tam 15 yıl önce İstanbul'da lise öğrencisi Münevver Karabulut’u vahşice öldüren ve kaldığı cezaevinde intihar eden Cem Garipoğlu’nun mezarı DNA testi için açıldı. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "fethi kabir" kararı doğrultusunda, Garipoğlu'nun mezardan alınan cenazesi, nakil aracına bindirilirken, görevliler tarafından yapılan işlemler için tutanak tutuldu. Cenaze incelenmek üzere nakil aracığıyla Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Adli Tıp Kurumu'nda Cem Garipoğlu'ndan alınacak örnekler, ailesinden alınacak örneklerle karşılaştırılarak rapor hazırlanacak. Geçtiğimiz haftalarda, ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep edilmişti. Öte yandan sosyal medyada zaman zaman Cem Garipoğlu'nun yaşadığı, yurt dışında görüldüğü iddiaları da öne sürülüyor. Yıllarca 'Cem Garipoğlu yaşıyor mu?' 'Cem Garipoğlu ölmedi mi? soruları gündeme gelirken, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, mezarın açılıp açılmamasıyla ilgili son kararını geçtiğimiz günlerde vermişti. Peki, Cem Garipoğlu'nun DNA sonuçları ne zaman çıkacak? Cem Garipoğlu mezarı neden açıldı? İşte, Cem Garipoğlu olayı son durum gelişmeleri.
#Cem Garipoğlu'nun OtopsiBEŞİKTAŞ Bingül Erdem Lisesi öğrencisi, 17 yaşındaki sevgilisi Münevver Karabulut’u 3 Mart 2009’da Bahçeşehir’deki villalarında başını gövdesinden ayırarak öldüren 23 yaşındaki Cem Garipoğlu, 24 yıllık hapis cezasını çektiği Silivri 5 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki koğuşunda dün sabah ölü bulundu. Başına geçirdiği naylon poşet ile yaşamına son veren Cem Garipoğlu 1849 gündür cezaevinde bulunuyordu. Cem’in önceki gün yapılan açık görüşte ailesiyle bir saat birarada kaldığı, görüş sonrası iki tarafında moralinin bozuk olduğu bildirildi. Cem Garipoğlu cezaevinde yaptığı son ropörtajda, “Kamuoyu baskısı nedeniyle en üst sınırdan hapse mahkûm edildim. Bana verilen en büyük ceza aslında vicdanım. Ömür boyu yaşayacağım bunu” demişti.