Geçen perşembe günü Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a Ukrayna’daki savaşın Karadeniz’e sonuçları çerçevesinde şu soruyu yönelttim. “Savaşa taraf olmayan ilgisiz bir ülke Karadeniz’e girmek isterse ne olur?” Bakan “Girmesinin uygun olmayacağını değerlendiriyoruz” diye yanıtladı. Bakan’ın bu yanıtı, Türkiye’nin Ukrayna’daki savaşın Karadeniz’e sıçramaması, Karadeniz’in bir gerilim bölgesine dönüşmemesi için izlediği sessiz politikaya dönük önemli ipuçları taşıyor. Bunu biraz açalım ve NATO ülkeleri açısından da değerlendirelim.
#Hulusi AkarCumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti Seçim Beyannamesi açıkladı. Erdoğan konuşmasında, "Şimdi önemli bir konuya geliyorum. Bu vesileyle, polis, öğretmen, hemşire ve din görevlilerimize bir müjde vermek istiyorum. Polislerimizin öğretmenlerimizin hemşirelerimizin din görevlilerimizin ve diğer idarecilerimizin emeklilik ek göstergelerini 3600’e çıkaracağız. Buradaki adaletsizliği inşallah gidermiş oluyoruz." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, cemevlerine hukuki statü tanınacağını da duyurdu.
#AK PartiPolİtİkanın sıcak gündemi sebebiyle başkent Ankara’nın bünyede yarattığı ciddiyetten sıyrılıp, şehrin yeme, içme ve eğlence hayatını keşfetmek üzere yollara düşmeye ne dersiniz? Televizyon haberciliği ile konumuz ve mekânlarımız farklı ama cümlemiz aynı; “ Evet, şimdi son gelişmeleri almak üzere Ankara’ya bağlanıyoruz!”