Zorunlu eğitime 12 yıl teklifi

İmam Hatip Mezunları ve Mensupları Derneği’nin Başbakan Tayyip Erdoğan’ı ziyaretinde gündeme gelen “İlköğretim 4’ten sonra herkese açıköğretim imkanı sunulsun” önerisi gibi çok tartışılacak düzenlemeler yer alıyor teklifte. AK Parti’nin 5 grup başkanvekilinin imzasını taşıyan teklif üzerindeki çalışmalar son 2 ayda hız kazanmıştı. Grup başkanvekilleri ve Milli Eğitim Bakanlığı bürokratları zorunlu eğitimle ilgili teklife son şeklini vermek için 8 ayrı toplantı gerçekleştirdi. Teklifin, 23 Şubat Perşembe günü TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda görüşülmesi, gelecek hafta TBMM Genel Kurulu’nda ele alınarak yasalaşması planlanıyor.

İŞTE TEKLİFTEN SATIR BAŞLARI:

Okul öncesi eğitimi de kapsayan 1+4+4+4 kademeli eğitimin önündeki 1 yıllık okul öncesi eğitim zorunlu olmaktan çıkarıldı. m Zorunlu eğitim 4’er yıllık 3 kademeden oluşacak. 1 yıl okul öncesi eğitim mevcut sistemde olduğu gibi pilot olarak uygulanacak. m İlköğretim birinci kademe sonrasında hangi programların açık öğretimle ilişkilendirileceği ve zorunlu eğitim kapsamına alınacağı Bakanlar Kurulu’nca belirlenecek. Böylece birinci kademenin ardından türbanlı öğrencilerin açıköğretim aracılığıyla okumalarının ve bu sırada Kuran kurslarına gitmelerinin vizesi de Bakanlar Kurulu’nun kararına bağlı olacak. m Öğrenciler hem ilköğretim hem de ortaöğretim diploması alacaklar. m Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte 5, 6, 7 ve 8’inci sınıfta eğitim görenler eğitimlerini mevcut sistemde tamamlayacak. m İkinci kademe ilköğretim okulları ortaöğretim programlarıyla ilişkilendirilecek. Hangi programlar için ilköğretim ikinci kademe okullarının oluşturulacağı MEB tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek. Buna göre MEB’in imam hatip liselerinin 5, 6, 7 ve 8’inci sınıflarına yönelik ikinci kademe okullar açması için yönetmelik çıkarması yeterli olacak.

Okul öncesi zorunlu olsun

BU konudaki kararın kendilerine ait olmadığını belirten Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Temel Eğitim Genel Müdürü Funda Kocabıyık, “Sonuç ne olursa olsun okul öncesinin zorunluya alınmaması erken çocukluk eğitiminin öneminden bir şey kaybettirmez” dedi.

Emekler boşa gidecek

Ayla Göksel (Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı) Okul öncesi eğitimde okullaşma oranı 5-6 yaş için yüzde 67’lere ulaştı. Gerek 5 yıllık kalkınma planları çerçevesinde, gerek ise Milli Eğitim Bakanlığı’nın şimdiye kadar uyguladığı politikalar okul öncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınacağını gösteriyordu. Bu noktaya gelmişken vazgeçmek çok yanlış olur. Eğitim alanına yapılacak her yatırım mutlaka okul öncesi eğitimden başlamalı. Çünkü yapılan çalışmalar, çocuğun bu dönemde aldığı destek ve eğitimin okul başarısını bire bir etkilediğini gösteriyor. Bundan vazgeçersek çocuğun okul başarısını da tehlikeye atmış oluruz. Veliler erken çocukluk eğitiminin önemini yeni yeni kavramaya başladı. Bu bilinç yaratılmaya başlanmışken geri adım atmak emekleri boşa çıkartabilir.

Çabalar yarım kalmasın

Batuhan Aydagül (Eğitim Reformu Girişimi Koordinatörü) Okul öncesi eğitimin daha erken yaşlara çekilmesinden yanayız. Son dönemde de bu yönde ciddi çalışmalar yapıldı. Önümüzdeki yıl 60-72 ay arasında okullaşma oranının yüzde 100’lere ulaşması hedefleniyor. Uzun vadede kalıcılık göstermek ve kamu politikasının iradesini ortaya koymak açısından erken çocukluk eğitimini zorunlu yapmak gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı, okul öncesi eğitimin yaygınlaşması için çok çaba sarfetti, yatırım yaptı. Bu çalışmaları yarıda bırakmamalı. Şebnem ARAT