Zonguldak'ta 1386 kaçak maden ocağı imha edildi

TTK Genel Müdürlüğü yetkililerinden aldığı bilgiye göre, yer altındaki kömürün taş kömürü kurumunun yanı sıra kiraladığı sahalar dışında yer üstüne çıkarılmasının ve üretilmesinin yasak olduğu kentte, kurumun görevlendirildiği personeller, emniyet güçleriyle birlikte kaçak kömür ocaklarına yönelik çalışmalar yürütüyor.

Kömür üretimine 1848'de başlanan Zonguldak'ta, Türkiye'nin yer altı zenginliklerinden taş kömürünün korunması, zarara uğratılmaması, yasa dışı yollarla yer üstüne çıkartılarak haksız menfaat temin edilmesinin önlenmesine yönelik denetimler kapsamında kaçak ocaklar kapatılıyor.

Temel ve altyapı işleri gibi kazıların yanı sıra vatandaşların arazilerinde yaptığı çalışmalar sırasında bulunan taş kömürü damarlarında açılarak yasa dışı işletilen kömür ocakları, işçi sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmadan üretim yapıldığından olası kazalarda ciddi yaralanmalara ve ölümlere neden oluyor.

Denetimler ve ihbarlar kapsamında emniyet güçlerinin tespitleriyle belirlenen kaçak ocaklar, dinamit ve kapsüllerle patlatılarak imha edilmelerinin yanı sıra yerleşim bölgelerine yakın alanlarda olanlar da kapatılarak mühürleniyor.

Kentte, Kozlu, Üzülmez ve Karadon müessese müdürlükleri görev sahalarında 2005'te 1452 adet kapsül ve 5097 adet dinamitle 561, 2006'da 1699 adet kapsül, 5755 adet dinamitle 493, 2007'de 1453 adet kapsül, 4212 adet dinamitle 204 ve 2008'de 525 kapsül, 1746 dinamit kullanılarak 128 kaçak maden ocağının faaliyetine son verildi.

TTK tarafından, kaçak ocaklarla ilgili 2005'te 561, 2006'da 493, 2007'de 267 ve 2008'de de 67 dava açıldı. Yasal olarak işletilmeyen madenlerle ilgi yakalanan kişilere kömür hırsızlığı suçundan dava açıldığı bildirildi.

“KANAYAN BİR YARA”

Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı ve Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erdoğan Kaymakçı,  kömür ocaklarında göçük, grizu ve kömür patlaması, karbonmonoksit zehirlenmesi ile metan gazı ve karbonmonoksit zehirlenmeleri gibi kazaların meydana gelebildiğini söyledi.

Kaçak madenlerde özellikle işsiz gençlerin geçim derdiyle çalıştığını, buralarda herhangi iş güvenliği önleminin olmamasının da insan hayatını tehdit ettiğini anlatan Kaymakçı, şunları kaydetti:

“Kaçak ocaklar konusunda acil önlemlerin alınması gerekli. Kaçak madencilik bölgenin en önemli kanayan yarasıdır. Riskli meslek kolları arasında ilk sıralarda yer alan madencilik, iş güvenliği önlemlerinin yetersizliğini kaldıramaz. Olası kazalarda çok sayıda kişinin ölmesine ya da kalıcı zararlarla yaralanmalarına yol açabilir. Maden ocaklarını kapatmak kalıcı çözüm değildir. Çünkü, her yıl yenilerinin açıldığını görüyoruz. Ocakların açılmasını ve bu adeta ölüm tüneli olan yerlerde insanların çalışmayı zorlayan nedenleri ortadan kaldırmalıyız.”
Kaymakçı, kaçak ocakların açılması, işçilerin yasal olmayan şekilde çalıştırılması ve burada üretilen kömürün piyasada satılabilmesinin önüne geçilememesinin çok ilginç olduğunu belirterek, “Bu süreç mutlaka önlenmelidir. Kaçak üretilen kömürler satın alınmasa, bu işletmelerin ayakta kalması mümkün değildir” dedi.