OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 05, 2005 00:00
25 milyon elektrik abonesinin, 13 milyonunu 2 yılda denetlediklerini belirten Enerji Bakanı Hilmi Güler, Hürriyet Ankara Bürosu'na yaptığı ziyarette, "İki yılda 645 bin elektrik hırsızı yakalandı. Bunların arasında zenginler bile var" dedi.TÜRKİYE'deki toplam 25 milyon elektrik abonesinin 13 milyonunu denetlediklerini belirten Enerji Bakanı Hilmi Güler, "İki yılda 645 bin elektrik hırsızı yakalandı. Bunların arasında zenginler bile var" dedi. Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nu ziyaret eden Hilmi Güler, bakanlığını ilgilendiren konular ve Avrupa Birliği (AB) ile tüm üyelik müzakerelerinde enerji dosyasının durumuna ilişkin soruları yanıtladı. Türkiye'nin enerji alanında AB müktesabatına yüzde 85 oranında uyumlu olduğunu söyleyen Güler, tam üyelik müzakereleri başladığında enerji dosyasının öncelikli başlıklarodan biri olabileceğini söyledi.Güler'in açıklamaları özetle şöyle:AB'YE YÜZDE 85 UYUMLUYUZ: AB konusunda en ufak tereddütümüz yok. Hatta bazı noktalarda AB müktesabatının önüne geçtik. Mesela doğalgaz kontratlarının devri AB mevzuatında yok; ama biz bunu da yapıyoruz. Ama yönetmeliklerle ilgili eksiklikler var. Mesela Petrol Piyasası Yasası'nda, istasyonların durumu, uygulama, fiyat sisteminin oturması sırasında ele alınacak noktalar gibi. AB'nin bizimle ilgili iki direktifi var. Amaç tam rekabeti sağlamak. İki direktife yüzde 85 civarında uyum var. Ancak bizim detaylarda yanlışlar var. Çünkü iki kanunu da çıkarken bu direktiflerin amaçları zerkedilirken mesleki kaygılarla olmaması gereken konular da yazılmış. ENERJİ ÖNCELİKLİ BAŞLIK: Enerji tam üyelik müzakereleri başladığında ilk açılacak başlıklardan biri olur. Bizde milat müktesabatın başlaması ile bitmiyor, devam eden doğalgaz anlaşmaları var. Bu sadece bir anlaşma değil, aynı zamanda elektrik, sanayi, ihracat demek. Yani dikilmiş bir elbiseyi uyarlama çalışması içindeyiz. Sıfırdan başlansa iş daha kolaydı. Hassas yön burada. Yapacağınız yanlış, eksiklik veya ihmalin faturası çok büyük.YENİLENEBİLİR ENERJİ: Yenilenebilir enerji AB ilerleme raporunda da vurgulanıyor. Bu konuda yasa tasarısı hazırlandı, TBMM Genel Kurulu'nda oylama safhasına geldi. Rüzgarı, güneşi, jeotermal enerjiyi, biomas'ı ele aldık. Bu yasayı çıkartacağız. Faaliyete geçen şirketlerle ilgili yaptığımız ters bir şey yok, yasa çıktığında bunlar hemen faaliyete geçecek. Orada alım garantisi sorunu var. O nokta irdeleniyor, ama yasanın bir an önce çıkmasını istiyoruz. Bir adım daha ileri gittik. Hidrojen Enerjisi Teknoloji Merkezi'ni İstanbul'da kurduk.NÜKLEER SANTRAL AB İLE SORUN OLMAZ: Nükleer enerjiyi bir planlama olarak bahsediyoruz. 54 bin MW ihtiyaç var; bunun 45 bini nükleer düşünülüyor. Dünyada nükleerin kullanma oranı yüzde 10 arttı. Bu kaynak, enerji çeşitliliği, arz ve teknoloji güvenliği açısından önemli. Zaten biz üretimi özel sektöre devrediyoruz, ama özel sektör yapamaz, ihtiyaç da devam ederse o zaman kamu devreye girer. Nükleer santral konusu AB de sorun yaratmaz, hepsinde var. Modernizasyonla kapasite artırımına gidiyorlar. Finlandiya yeni alıyor, mesela. Petrol fiyatının arttığı bu dönemde, bunun tekrar canlandığı bilgileri alıyoruz. Yap-İşlet-Devret'le akrobasi yapıyoruzYAP-İşlet-Devretler (YİD) konusunda, devamlı çalıştıklarını kaydeden Hilmi Güler, şöyle devam etti: "Olayın sadece yatırımcı tarafı yok, kreditörle de var. Bazılarında taraflar 20'yi buluyor. Hepsiyle görüşme durumundayız. Bir seans görüşme daha başlattık. Bir kısmı ile görüştük, önümüzdeki günlerde diğerleri ile görüşüp artık bir sonuca varacağız. Buradaki konuyu şöyle izah edeyim. TETAŞ'ın elektriğin yüzde 9'unu YİD'lerden alıyor; ama ödediği para yüzde 17.9. Oysa ikisi aşağı yukarı aynı olmalıydı. TEDAŞ 125 milyar kilovatsaat alıyor, alış fiyatı da 60 bin lira. Yani yaklaşık 700 trilyon lira. Burada önemli olan yüzde 9'a yüzde 18 maliyet ödememiz. Dokuza dokuz olması lazım. Hem işi çözmeye, hem de yatırımcıyı rahatsız etmemeye çalışıyoruz. Tam anlamıyla bir akrobasi yapıyoruz. Hem pazarlık, hem görüşme. İpten kim düşer yok, ipin üstünde değiliz. Çözmeye çalışıyoruz. Son seans diyebildiğimize göre sona doğru gelindi."Yolsuzluk savaşında avukat orduları karşımıza çıkıyorYOLSUZLUKLA 'düşmanı Ege Denizi'ne döker gibi' savaşmak gerektiğini belirten Güler, "Bakın yıllardır uğraştıklarımız var; ama bunlar bugün bile hálá 22 silahlı adamları ile baskınlar yapabiliyor. 38 suikast silahları çıkıyor. Yangın dedektörleri ile izleme yapmış bir kadro görebiliyorsunuz karşıda. Bu böyle önemli bir mücadele; ama bir siyasi mücadele değil. Bakın yolsuzlukla mücadele ediyorsunuz; ama karşınızdaki güçlü bir şirketse bir avukat ordusu ile ortaya çıkıyor ve bin bir türlü gerekçe bulabiliyor, iş giderek zorlaşıyor. Burada kararlı olmak, dik durabilmek önemli" dedi. Enerjide yüzde 70 dış bağımlılık korkunç bir şey YAPILAN yeni düzenleme ile bütün kaynaklar devreye sokulduğunda 2020'de, 2030'da neler olabileceğini hesapladıklarını kaydeden Hilmi Güler, "Şu anda yüzde 70 dışa bağımlıyız. Önlem almazsak, 2020'de yüzde 80 olacak, korkunç birşey. Hedefimiz, 2020'de dışa bağımlılığı yüzde 70'lerden 60'lara düşürmek. Yerli kaynaklara ağırlık veriyoruz. Yeni su, kömür, petrol ve doğal gaz kaynakları için arama çalışmalarına hız verdik" dedi. Petrol aramalarında olumlu
haberler varBÄ°ODÄ°ZEL, petrol, doÄŸalgaz aramalarını ikiye, üçe katladıklarını belirten Hilmi Güler, şöyle konuÅŸtu: "EÄŸer olumlu sonuç alınırsa projeksiyonlara ilaveler yapacağız. Olumlu haberler var; ama sondaj yapmadan var veya yok demiyoruz. DoÄŸu Karadeniz'i haziran ayında BP ile birlikte deleceÄŸiz. Ä°ki ve üç boyutlu sismikleri yapıldı, son deÄŸerlendirmeler yapılıyor. Akçakoca'da doÄŸalgaz araması için bir yer deldik. 5 yer daha var; oraları da deleceÄŸiz, sonra bunlar denizin altında birleÅŸecek. Bu da nisanda baÅŸlayacak. Burada ticari anlamda anlamlı bir durum var; ancak rakam veremiyoruz."Kaçak elektrik olan yerde hava da tertemizKAÇAK elektrik kullanımında birçok yöntemin olduÄŸunu anlatan Hilmi Güler, şöyle devam etti: "Adam kuyuya rezistans atmış, kuyudaki suyu ısıtıyor. Evinin zeminini oymuÅŸ, betonun içine rezistans döşemiÅŸ üstünü betonla kapatmış; çok modern yerden ısıtma yapıyor yani. Öyle bölgeler var ki, hiç hava kirliliÄŸi yok. Buralarda ısınma, piÅŸirme, sıcak su, herÅŸey elektrik ile yapılıyor. Hava da pırıl pırıl oluyor. Böyle hava ne güzel."Â
button