Güncelleme Tarihi:
Sezer, “Bu anketleri kendileri yaptırıyorlar. Başbakan, uçakta giderken, gazetecilere, ‘Aaa bak şöyle bir araştırma var’ diyerek, sözde araştırma sonuçlarını açıklıyor. Ben de diyorum ki ‘Atma Recep, din kardeşiyiz.’ Sayın Başbakan kendini darı ambarında görüyor” dedi.
CHP Balıkesir birinci sıra milletvekili adayı Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı ve DSP İl Başkanı Ahmet Aydoğdu ile Otel Basri'de basın toplantısı düzenleyen Sezer, AKP'yi yüzde 40'larda gösteren anketlerin gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü. Sezer, “Bu anketleri kendileri yaptırıyorlar. Başbakan, uçakta giderken, gazetecilere, ‘Aaa bak şöyle bir araştırma var’ diyerek, sözde araştırma sonuçlarını açıklıyor. Ben de diyorum ki, ‘Atma Recep, din kardeşiyiz.’ Sayın Başbakan kendini darı ambarında görüyor” dedi. Bu anketlerin halkı yönlendirmeyi amaçladığını belirten Sezer,“Anketlerde, algılama tekniği açısından birazcık gerçeklik de var. Büyük gözükene meyledebilecek kesimlerin desteğini almak için bunu yapıyorlar. ‘Bu çok alıyormuş, hadi biz de ona verelim’ diyebileceklerin oyunu almaya çalışıyorlar. Ancak, millet bunlardan çok çekti, ne yapacağını bilir. O sahte anketlere falan kanmaz” diye konuştu.
‘BAŞBAKAN SANDIKTA MAĞDUR OLACAK’
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçmişi eleştirerek, mazlumu oynayarak yeniden iktidar olmaya çalıştığını belirten Sezer, şunları söyledi:
“Türkiye'de bir mazlum var, bir mağdur var. Ama o mağdur, herhalde 4.5 yıldır, çiftçiyi, köylüyü, esnafı, emekliyi, girişimciyi inim inim inleten bugünkü hükümet ya da başbakan değil, o inim inim inleyen vatandaşlarımızdır. Tabii mağdur olan vatandaşlarımızda herhalde sandıkta kimi mağdur edeceklerini çok iyi bilirler.”
‘KOALİSYONLARDAN KORKMAMAK GEREK’
Sezer yeni dönemde AKP'nin azınlıkta kaldığı, iktidar olamayacağı bir parlamento oluşacağını, CHP'nin öncülüğünde yeni bir hükümet kurulacağını söyledi. Sezer, CHP'nin MHP ile bir hükümet kurup kurmayacağı yönündeki soruya ise şu yanıtı verdi:
“MHP ile hükümet kurmuştuk. O hükümet Cumhuriyet tarihinin en büyük atılımlarını yapan hükümet oldu. Ancak kendimizi anlatamadık. ‘Irak'a giremezsiniz’ ve ‘Kıbrıs'ı vermeyiz kardeşim’ demenin bedelini ödedik. İş güvencesini çıkartmanın, çalışanın yanında olmamızın, üretimin önünü açmamızın bedelini ödedik. Merkez Bankası'nı özerkleştirip, bankacılık sistemini hortumlanamaz hale getirmemizin bedelini ödedik. Ama hep Türkiye'nin yararına işler yaptık. İşte o, bir koalisyon hükümetiydi. O koalisyon hükümetinde, DSP ve MHP vardı. Geçmişte kahvelerini ayıran toplum yerine, farklı görüşleri de olsa birbirini anlamaya çalışan ve diyalog kuran bir siyaset anlayışını getirdik. Onun için, koalisyonlardan korkmamak lazım. Koalisyonlar uzlaşıyı getirmesi açısından dönem dönem çok yararlı işlerde yapabilirler. AKP'nin 360 küsur milletvekili vardı, nerdeyse Anayasa'yı değiştirecek sayıda milletvekili vardı ama cumhurbaşkanını seçemedi, Türkiye'yi gerdi. CHP ya da MHP adına konuşmak bana düşmez ama koalisyon neden olmasın? Tabii ki olabilir.”
DSP lideri Sezer, CHP Balıkesir milletvekili adayı Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı gibi DSP kontenjanından meclise girecek isimlerinde yeni dönemde dinamizmin ve uzlaşının da öncüsü olacağını vurguladı.
‘İP TARTIŞMALARI ÇOCUKÇA’
AKP ile MHP liderleri arasındaki teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın asılmasıyla ilgili tartışmaları üzülerek izlediğini belirten Sezer, “Türkiye'de terörü nasıl önleyeceğimizi, bütünlüğümüzü nasıl pekiştireceğimizi, yoksulluğu, açlığı nasıl yeneceğimizi, Türkiye'nin zenginleşmesini nasıl sağlayacağımızı konuşmamız gerekirken, kimse kusura bakmasın, ‘Sen asamadın, ben asarım’ diye, çocukça bir tartışma yapıyoruz. Bir terörist, çocuk katili tıkılmış hapiste yatıyor. O'nu assan ne olur, asmasan ne olur? Önümüze bakalım, terörü önleyelim, ülkemizi kalkındıralım. ‘Benim babam senin babanı döver’ tartışması yapılıyor. Biri de çıkar, ‘Babam, ikinizin babasını da döver’ der ama bu artık çok çocukça ve Türkiye'nin hak etmediği bir siyaset anlayışı” dedi.
Öcalan'ın asılmamasının ve İmralı'da tutulmasının Türkiye'nin güvenliği açısından da doğru olduğunu vurgulayan Sezer şunları söyledi:
“Devlet gibi devletler, birisini asarak herhalde yaşayamaz. Ya da ‘birini astı’ diye kahraman olmaz. Asılmaması doğrudur ama ömür boyu cezasını çekecek şekilde hapiste kalması ikinci doğrudur. Asıldığında karşımıza gelecek bir yığın sorunla uğraşmak yerine, içimizdeki sorunları çözecek adımları atmak durumundayız. 1999'da DSP iktidarı ile terör bitti. 2002'de AKP’ye sıfır terörlü bir ülke teslim ettik. İktidarımızda terör konuşulmadı. İple, senin babanı döverle falan terör bitmiyor. Terör kararlı, yürekli, bilinçli, bilgili olmakla, devlet adamı gibi davranmakla bitiyor” diye konuştu.