Güncelleme Tarihi:
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, tehlikeli atıklarla bunun çevre ve insan sağlığına etkisini görüşmek üzere toplandı.
Komisyon Başkanı Mehmet Elkatmış, herkesin temiz bir çevrede yaşama hakkı olduğunu söyledi. Başta zehirli atıkların bulunduğu İstanbul Tuzla olmak üzere birçok yere giderek, çevre sağlığıyla ilgili sorunları yerinde gördüklerini ifade eden Elkatmış, ülkede yılda ortalama 1.5 milyon ton tehlikeli atık üretilmesine rağmen, bu atıkları bertaraf edecek sadece 30 bin ton kapasiteli İZAYDAŞ'ın bulunduğunu bildirdi.
Elkatmış, Ulla adlı geminin batmasıyla ilgili, “Elini atmayan, ilgilenmeyen kuruluş kalmamış ama gene de gemi batmış” dedi.
“ORTAK BİLİNÇ OLUŞTURULMALI”
Pepe, çevrenin sadece bakanlığının meselesi değil; uluslarüstü bir mesele olduğunu belirtti.
Çevre Kanunu'nun çıkarılmasını bir milat olarak değerlendiren Pepe, Türkiye'de çevreye olan duyarlılık ve hassasiyetin Avrupa'daki gibi olmadığını, bunun bir kültür ve eğitim meselesi olduğunu kaydetti. Pepe, “Ortak bilinç oluşturulmalı ve herkes çevre konusunda elini cebine atmalı” diye konuştu.
Osman Pepe, son dönemlerde çevre bilincinin arttığına işaret ederek, 1.5 milyon ton tehlikeli atığın bir kısmını pil ve akümülatörlerin, bir kısmını da motorlardaki yağların oluşturduğunu söyledi. Bu yağların çimento fabrikalarında yakılarak kullanıldığını ifade eden Pepe, gemilerden alınan atıkların da dönüşümünün yapılabildiğini bildirdi.
Bakan Pepe, çevre konusunda bütün kurum ve kuruluşların sorumlu olduğunu belirterek, “Bizim asıl görevimiz koordinatörlüktür. Bakanlığımız standartları koyan ve bunun takibini yapan bakanlıktır” dedi. “(Denizdeki kirlenmeyi deniz zabıtası kurarak biz izleyeceğiz)... Öyle bir şey yok. Denizdeki kirlenmeyi sahil güvenlik izlemeli” diyen Pepe, vatandaşın bacadan çıkan zehirli duman için de belediyeye başvurması gerektiğini söyledi.
“700-800 MİLYAR LİRALIK MASRAF”
Tuzla İlçesi Orhaneli Beldesi'nde bulunan tehlikeli atıklar konusunu başından itibaren takip ettiklerini ifade eden Pepe, olayda sorumluluğu olanlar hakkında 5 yıldan az olmamak üzere hapis istemiyle dava açıldığını bildirdi.
Pepe, atıkların çıkarılması sırasında oluşan 700-800 milyar liralık masrafın, sorumlu firmadan alınacağını kaydetti.
Kum ve taş ocaklarının derelerden kum alması konusunun bakanlığını ilgilendirmediğini bildiren Pepe, olaya, Çevre Etkileme Değerlendirme (ÇED) raporu sürecinde dahil olduklarını söyledi.
Bakan Pepe, iktidara geldikten sonra, 1987'de Samsun ve Sinop sahillerinde bulunan İtalya çıkışlı varillerin geri alınması için bir çok kez girişimlerde bulunduklarını bildirdi. İtalya Hükümeti'nin varilleri kabul ettiğini ancak, bugüne kadar sonuç alınamadığını ifade eden Pepe, Türkiye'de sivil toplum örgütlerinden birinin başkanının, ”19 yıl geçti bir şey olmadı. Şimdi ne oldu da siz bunun üstüne gidiyorsunuz?” dediğini anlattı.
ULLA'NIN BATMASI
Bakan Pepe, 2004'te İskenderun Körfezi'nde batan ve tehlikeli atık taşıyan Ulla adlı gemiye ilişkin bilgi verdi.
Geminin sahibi Lafarge firmasından, denizin 42 metre altında bulunan atığın çıkarılması için 1.5 milyon dolar para aldıklarını dile getiren Pepe, Komisyon Başkanı Elkatmış'ın, “Öncelikle bu gemilerin ülkeye sokulmaması gerekiyor” demesi üzerine, yeni kanunun, tehlikeli atık taşıyan gemilerin Türk karasularına alınmamasına imkan tanıdığını bildirdi.
Bakan Pepe, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin'in, “36 bin ton kapasiteli İZAYDAŞ'ın, 1.5 milyon ton atığı imha edemeyeceğini biliyorsunuz. 3 yılda bu konuda neler yaptınız?” sorusu üzerine, atıkların bir kısmının çimento ve kireç fabrikalarında yakılarak imha edildiğini söyledi.
Atıkları imha edecek tesislerin yapılmasını istediğini bildiren Pepe, bazı firmaların atıklarını kendilerinin bertaraf ettiğini kaydetti. Pepe, atıkların 3'te 1'ini oluşturan yağların da geri dönüşümünün sağlandığını ifade ederek, “80 yılda çözülemeyen meseleyi 'niye çözmediniz' diye, kimse bana hesap soramaz” dedi.
“30-35 MİLYAR DOLARA İHTİYAÇ VAR”
Bakan Pepe, Türkiye'nin çevre konusunda Avrupa standardına ulaşması için 30-35 milyar dolara ihtiyacı olduğunu bildirdi.
Çevre ve Orman Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Mehmet Emin Birpınar, komisyona, Tuzla'da bulunan tehlikeli atıklar, Ulla'nın batması ve diğer çevre sorunlarıyla ilgili brifing verdi.
İÇİNİ BOŞALTIP VARİLLERİ SATMIŞLAR
Tuzla Orhaneli Beldesi'ndeki yaklaşık 1000 atıktan 640'ını çıkardıklarını vurgulayan Birpınar, varilleri gömen kepçe operatörünün vicdan azabı duyarak, varilleri nereye gömdüğünü anlattığını ifade etti.
“Eğer bize anlatmasıydı, çok büyük alana gömülmüş olan varilleri bulmamız çok zor alabilirdi; aylarca sürebilirdi. Ancak yerlerini gösterdiği için 8 günde bulabildik' diyen Birpınar, operatörün, bazı varilleri içindekileri boşaltıp gömdükten sonra hurda olarak sattıklarını söylediğini de ifade etti.
ÇEVRENİN, “11 EYLÜL'Ü”
Birpınar, “Bu olay, çevrenin 11 Eylül'üdür” dedi.
İZAYDAŞ'ın, Tuzla'daki olaydan önce yüzde 25 kapasite ile çalıştığını, olaydan sonra bu oranın yüzde 60'a çıktığını belirten Birpınar, İZAYDAŞ'ın bugün, atıkları imha etmek için başvuran şirketlere 2007 yılına gün verdiğini söyledi.
Bakan Pepe, vatandaşın çevre konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, “Seçim bölgelerimize gittiğimizde vatandaş bizden iş, aş, yol ve başka şeyler istiyor. Ama çevreyle ilgili bir talepte bulunmuyor” dedi.
Atık Yönetimi Daire Başkanı Ahmet Mahir Erdem de çevresel atıklarla ilgili brifing verdi.
Erdem'in, TÜİK'e göre 1.2 milyon ton, başka bir araştırmaya göre ise 1.5 milyon ton atık bulunduğunu belirtmesi üzerine CHP'li Ersin, bu rakamın neden tam olarak belirlenemediğini sordu.
Ahmet Ersin, Erdem'in, “Yeterli elemanımız yok” demesi üzerine, ”Her yerde kadrolaşıyorsunuz da buraya neden eleman almıyorsunuz?” dedi.