Ferit ASLAN/ DİYARBAKIR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 23, 2008 13:39
KAPATILAN DEP'in Diyarbakır eski Milletvekili Leyla Zana, bütün Kürtler'in sınır ötesi kara operasyonunu protesto etmesi gerektiğini öne sürdü. Zana, “Kürt'ün Kürt'ü öldürme ve Kürtler'i kandırma dönemi bitmiştir. Kürtler, ateş gibidir. Yanına iyi niyetle yaklaşırsan seni ısıtır, ama kötü niyetle yaklaşırsan seni yakar” dedi. Zana, Türkiye'ye davet edilen Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'ye ilişkin, “Eğer Mam Celal (Celal amca) Türkiye'ye başı dik ve kendi Kürt kimliği ile gelip Kürt sorununun çözümü için 1993'te üstlendiği rolü üstlenirse, gelmesinden büyük mutluluk ve memnuniyet duyarız” dedi.
DTP il binasında yapılan ‘Demokratik Toplum Kongresi 1'inci Olağanüstü Kongresi' toplantısına, Genel Başkan yardımcısı Emine Ayna, milletvekilleri Ayla Akat Ata, Hamit Geylani, Sabahat Tuncel, Sevahir Bayındır, kapatılan DEP'in eski milletvekilleri Leyla Zana, Selim Sadak, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, partinin belediye, il, ilçe başkanı ve delegeleri katıldı. Toplantı salonuna, bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın Kenya'da yakalanarak Türkiye'ye getirilmesinin 9'uncu yıldönümü olan 15 Şubat'ta Şırnak’ın Cizre İlçesi'nde yapılan yasa dışı gösteri sırasında ölen Yahya Menekşe'nin üzerinde Kürtçe ‘Şehitler ölmez' yazılı fotoğrafı asıldı.
‘Demokrasi ve özgürlük şehitleri' adına 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulmasından sonra DTP Genel Başkan Yardımcısı Kamuran Yüksek bir konuşma yaptı. Yüksek, ilk kongre toplantısını yaptıkları sırada savaş uçaklarının sınır ötesi harekat operasyon yaptığını, bu günkü toplantıda bu kez kara operasyonunun yapıldığını belirterek, siyasi anlamda tarihi bir toplantı gerçekleştirdiklerini söyledi. Kongrenin açılış konuşmasını Kürtçe yapan kapatılan DEP eski Milletvekili Leyla Zana ise, geçen toplantının aksine bu kez konuşmasında, PKK terör örgütü ve elabaşısı Abdullah Öcalan'dan söz etmezken, özellikle Türkiye'ye davet edilen Irak Devlet Başkanı Celal Talabani’ye mesajlar verdi.
Leyla Zana, soğuk bir mevsimde ancak sıcak bir günde bu konuşmayı yaptığını belirterek, şunları söyledi:
“BEN İNSANIM DİYEN OPERASYONU KABUL EDEMEZ”
“Yaptığımız Kongre çok önemlidir. Güney Afrika'daki kabileler bile yaptıkları kongrelerle birlik olmuş siyasi iradelerini ortaya koymuşlardır. Bizim mücadele ve çalışmalarımız da başarıya ulaşacaktır. Ben bundan çok umutluyum. Bu kongre çüzüm getiricektir. Şu anda Kürtler üzerinde sadece yaşadıkları 4 ülkede değil bütün dünyada baskı ve zulüm vardır. Ben 46 yaşındayım. Gözümü açtığımdan beri bu baskı ve zulum devam ediyor. 21'inci Yüzyılın insan hakları, özgürlükler ve demokrasinin yılları olarak söyleniyor. Ama ne zaman Kürtler'in hakları gündeme gelirse bu değerler ayaklar altına alanıyor. Kürtler'in üzerine tank, top tüfek ile gidiyorlar ve diyorlar ki; ‘Silahlı mücadele dönemi bitmiştir.’ Ben de silahlı mücadele döneminin bittiğini söylüyorum. ‘Ama öncelikle Kürtler'in haklarını verin, topları ve tankları üzerlerinden çekin' diyorum. Kimse Kürtler'i artık ‘boynunu eğsin boynunu keseyim' diye görmesin. Kürt kardeşliğinden ve İslamiyet'ten, ümmetten bahsedenler bugün Kürtler'e saldırıyor. ‘Ben insanım' diyen hiç kimse ve hiç bir Kürt bu sınır ötesi operasyonu kabul edemez. Sınır ötesi operasyon kınanmalı ve protesto edilmelidir.”
‘ŞUBAT, KÜRTLER İÇİN KARA AYDIR’
Kapatılan DEP'in eski Milletvekili Leyla Zana, Şubat ayının Kürtler için 1925 yılındaki Şeyh Sait isyanından bu yana ‘kara bir ay' olduğunu iddia etti. Zana, Abdullah Öcalan'ın 15 Şubat'ta yakalandığını ima ederek şöyle dedi:
“Kürtler için sadece 15 Şubat değil, tümü ile yıllardan beri kara bir aydır. Şubat, bir anlamda bahar ayının müjdecisi durumundadır. Bahar, insanların kendini yenileme ayıdır. Ancak, Kürtlerin kendilerini yenilemelerine ve hiç bir zaman baharı güzellikle karşılamalarına izin verilmeyerek bütün zulüm ve baskılar Şubat aylarında yapılıyor. Şubat ayları artık Kürtler için baskı, zulüm, açlık, mutsuzluk ayları olmuştur.”
Her millette olduğu gibi Kürtler'den de ihanetin çıktığını söyleyen Zana, “Ama buna rağmen Kürtler'den isimsiz, çok büyük kahramanlar da çıkmıştır. Kürtler, yaşadıkları 4 ülkede mücadeleleri ile ne devlet kurabilmişler ne de yok olup gitmişlerdir. Zulme uğramışlar ancak, zulüm etmemişlerdir. Kürtler'in varlıklarını yok edemeyecekler, Kürtler'in var olma mücadelesi hep devam edecektir” diye devam etti.
Zana, bir taraftan Roj TV üzerinde baskı kurulduğunu, diğer yandan sınır ötesi operasyonlarla Kürtler'e baskı yapıldığını öne sürerken “Kürtler, 1992'deki gibi artık birbirlerine saldırıp öldüremez. Kürtler'in birbirlerini öldürme dönemi bitmiştir” dedi. Sınır ötesi operasyonun yapıldığı gece Türkiye'nin Kürt olan Irak Devlyet Başkanı Celal Talabani'yi Türkiye’ye davet ettiğini söyleyen Leyla Zana, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Talabani’yi ‘Kürt' olarak değil, Irak Cumhurbaşkanı olarak çağırıyorlar. Ben Mam Celal'in (Celal Amca) gelmesinden, Kürt sorununun demokratik çözümü için yapacağı girişimlerden umutluyum. Talabani'nin 1993 yılında üstlendiği gibi bir rol ile başı dik ve Kürt kimliği ile gelmesi bizleri memnun edecektir. Bu anlamda gelmesinden tabii ki memnuniyet duyarız. Her hangi bir pazarlık için değil, Kürt sorununun çözümü silahların susması için girişimlerde bulunması bizi memnun edecektir. Tabii ki gelsin ve Türk kardeşlerimizin ellerini tutsun. Sorunun çözümü için adımların atılması için bir şeyler yapsın. Bundan mutluluk duyarız.”
KÜRTLER ATEŞ GİBİDİR
Leyla Zana, birlikte yaşamak istediklerdini, ömrünün sonuna kadar da birlik, beraberlik ve kardeşlik içerisinde yaşamlak için mücadele edeceğini söylerken, “Ben demokratik çözüm yollarının kapatılmasını istemiyorum. Kürtler ateş gibidir. Eğer kendilerine iyi niyetle yaklaşırken seni ısıtırlar ama kötü niyet ile yaklaşırsan seni yakarlar. Biz kardeşlikten, demokratik çözümden yanayız. Anayasa'da Kürt kimliği tanınsın demokratik çözüm için büyük bir kapı açılmış olur. Kürtleri kandırma dönemi bitmiştir. Artık Kürtleri kandıramazlar” diye konuştu.