Zana: Erdoğan'a Kürtlerin verdiği kredi tükendi
Güncelleme Tarihi:
Deniz YILMAZ/SİLVAN (Diyarbakır), (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 01, 2011 19:41
DİYARBAKIR’ın Silvan İlçesi’nde, siyasi ve askeri operasyonların durduruması amacıyla düzenlenen mitingde konuşan BDP’nin desteklediği bağımsız milletvekil adayı Leyla Zana, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a "Kürt halkının sana verdiği kredi tükendi" diye seslendi.
Zana, "Yıkıcı olma, istersen tarihe adını altın harflerle de yazdırırsın, istersen de diğerleri gibi çürüyüp gidersin, her şey senin elinde. Tankını, plisini geri çek. Eğer Kürt halkı taş atarsa sorumluluğu bana aittir. Bıçak kemiğe dayandı. Ne sen, ne de partin bu halktan büyük değildir" dedi.
Silvan İlçesi Yolarası Mevkii’nde araç konvoyu eşliğinde karşılanan BDP’nin destekleği Diyarbakır milletvekili adayı Leyla Zana, Silvan Belediye Başkanı Fadıl Erdede ile bazı parti yöneticileri, Mescit Mahallesi’nde bulunan Azizoğlu Meydanı’na geldi.
Buradaki binlerce partili tarafından alkış ve zılgıtlarla karşılanan Zana, Başbakan Erdoğan’a yüklendi. Ana dilde eğitim, yüzde 10 barajının kaldırılması, siyasi tutukluların serbest bırakılması ile askeri ve siyasi operasyonların durdurulması amacıyla hazırlanan pankartların açıldığı mitingde, Zana’nın konuşması sık sık alkış, zılgıt ve sloğanlarla kesildi. "Artık bıçak kemiğe dayandı" diyen Zana, Başbakan Erdoğan’a seslenerek, "Ne sen nede parti bu halkta büyük değil. Bıçak kemiğe dayandı. Kürt Halkının sana verdiği kredi tükendi. Bu ülkede çok karanlık şeyler var ki bu sorunun çözülmesi istenmiyor. Delila’nın ruhu, Şiyar’ın sesi ve Mazlum’un direnişi ile sizi selamlıyor ve emek günü olan 1 Mayısınızı kutluyorum" dedi.
Ayakkabılarını çıkardıktan sonra konuşmaya başlayan Zana, "20 yıl sonra yine karşınıza çıktım. Neden ayakkabılarımı çıkardım? Çünkü bu güç, köylünün, kadının, emekçinin ve direnişin gücüdür. 20 yıl önce nasılsam 20 yıl sonra da aynı inançlayım. Kafamı her yastığa koyduğumda aklıma dağdaki gençler gelir. Geçmişte yaptıklarımdan pişman mıyım? Hayır. Çünkü bu dava onurlu bir davadır. Özgürlüğü için yürüyen bir halk, Allah katında da halkının katında da onurludur" dedi. Asker ve polisi suçlayan Zana, şöyle devam etti:
"Polis de asker de diktatördür. Bu ülkede kim başa geçmişse, ’Bu ülkenin sahibiyim’ diyor. Başbakan’a sesleniyorum; Bugüne kadar başa geçenlerin hepsi yakıp yıktı. Sen yıkıcı olma, sen istersen tarihe adını altın harflerle de yazdırırsın, istersen de diğerleri gibi çürüyüp gidersin, her şey senin elinde. Tankını, polisini geri çek. Eğer Kürt Halkı taş atarsa sorumluluğu bana aittir. Ne sen, ne de partin bu halktan büyük değildir. Bu halk artık, ’Zindanların kapısı açılsın, dağdaki gençler insin ve halkı için siyaset yapsın’ istiyor. Bıçak kemiğe dayandı. Kürt halkının sana verdiği kredilerin tükendi. Bu ülkede çok karanlık şeyler var ki bu sorunun çözülmesi istenmiyor ve bundan korkuluyor. Bu sorun çözülmediği sürece bu korku hep büyüyecek. AKP’deki Kürtler’e de sesleniyorum; Halkınızın yanında yer almalısınız."
Konuşmaların ardından Diyarbakır Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçen kalabalık grup, bugün bir Kürt gencinin İran’da idam edileceği haberleri üzerine yoldan geçen bir İran otobüsünü, taşladı. Leyla Zana taş atan gruba müdahale ederek, "Bugün taş atma günü değil. Eğer biri sana taş atarsa, sen de o zaman atarsın" diyerek, taş atan grubu engellemeye çalıştı.
Silvan İlçesi Yolarası Mevkii’nde araç konvoyu eşliğinde karşılanan BDP’nin destekleği Diyarbakır milletvekili adayı Leyla Zana, Silvan Belediye Başkanı Fadıl Erdede ile bazı parti yöneticileri, Mescit Mahallesi’nde bulunan Azizoğlu Meydanı’na geldi.
Buradaki binlerce partili tarafından alkış ve zılgıtlarla karşılanan Zana, Başbakan Erdoğan’a yüklendi. Ana dilde eğitim, yüzde 10 barajının kaldırılması, siyasi tutukluların serbest bırakılması ile askeri ve siyasi operasyonların durdurulması amacıyla hazırlanan pankartların açıldığı mitingde, Zana’nın konuşması sık sık alkış, zılgıt ve sloğanlarla kesildi. "Artık bıçak kemiğe dayandı" diyen Zana, Başbakan Erdoğan’a seslenerek, "Ne sen nede parti bu halkta büyük değil. Bıçak kemiğe dayandı. Kürt Halkının sana verdiği kredi tükendi. Bu ülkede çok karanlık şeyler var ki bu sorunun çözülmesi istenmiyor. Delila’nın ruhu, Şiyar’ın sesi ve Mazlum’un direnişi ile sizi selamlıyor ve emek günü olan 1 Mayısınızı kutluyorum" dedi.
Ayakkabılarını çıkardıktan sonra konuşmaya başlayan Zana, "20 yıl sonra yine karşınıza çıktım. Neden ayakkabılarımı çıkardım? Çünkü bu güç, köylünün, kadının, emekçinin ve direnişin gücüdür. 20 yıl önce nasılsam 20 yıl sonra da aynı inançlayım. Kafamı her yastığa koyduğumda aklıma dağdaki gençler gelir. Geçmişte yaptıklarımdan pişman mıyım? Hayır. Çünkü bu dava onurlu bir davadır. Özgürlüğü için yürüyen bir halk, Allah katında da halkının katında da onurludur" dedi. Asker ve polisi suçlayan Zana, şöyle devam etti:
"Polis de asker de diktatördür. Bu ülkede kim başa geçmişse, ’Bu ülkenin sahibiyim’ diyor. Başbakan’a sesleniyorum; Bugüne kadar başa geçenlerin hepsi yakıp yıktı. Sen yıkıcı olma, sen istersen tarihe adını altın harflerle de yazdırırsın, istersen de diğerleri gibi çürüyüp gidersin, her şey senin elinde. Tankını, polisini geri çek. Eğer Kürt Halkı taş atarsa sorumluluğu bana aittir. Ne sen, ne de partin bu halktan büyük değildir. Bu halk artık, ’Zindanların kapısı açılsın, dağdaki gençler insin ve halkı için siyaset yapsın’ istiyor. Bıçak kemiğe dayandı. Kürt halkının sana verdiği kredilerin tükendi. Bu ülkede çok karanlık şeyler var ki bu sorunun çözülmesi istenmiyor ve bundan korkuluyor. Bu sorun çözülmediği sürece bu korku hep büyüyecek. AKP’deki Kürtler’e de sesleniyorum; Halkınızın yanında yer almalısınız."
Konuşmaların ardından Diyarbakır Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçen kalabalık grup, bugün bir Kürt gencinin İran’da idam edileceği haberleri üzerine yoldan geçen bir İran otobüsünü, taşladı. Leyla Zana taş atan gruba müdahale ederek, "Bugün taş atma günü değil. Eğer biri sana taş atarsa, sen de o zaman atarsın" diyerek, taş atan grubu engellemeye çalıştı.