Zaferi yaşlı seçmen getirdi

Dünya gündeminin nabzı Planet'te atıyor 

Kablolu televiyonlardaki yorumcular ne derse desin , 2010 ara seçimlerinden çıkarılması gereken en önemli sonuç Çay Partisi’nin önemli adaylarından Christine O’Donnel veya Linda McMahon’un mağlubiyete uğraması değil. Tersine, çıkarılması gereken sonuç, seçimlerden sonra yapılan anketlerde gizli tek bir sayı: 23.

Bu rakam 65 yaşın üzerinde olan seçmenlerin yüzdesini temsil ediyor. Bu da, Cumhuriyetçi Parti’nin bu yaş kesimine nasıl ulaştığı ve nereye gittiği konusunda çok şey anlatıyor. Şimdi sorulan soru, yaşı ileri bu sınıfın Cumhuriyetçi Parti için olumlu bir gelişme mi olduğu, yoksa bir soruna mı işaret ettiği.

Dikkat edilmesi gereken ilk şey, bu yıl oy kullanan yaşlı seçmen sayısının alışılmışın dışında fazla olması. Seçim akşamı erken saatlerde birçok yorumcu 2008’e kıyasla 2010’da katılımın büyük olması dolayısıyla duyduğu şaşkınlığını dile getirdi. Ancak bunda şaşılacak bir şey yok, yaşlı seçmenlerin kitlesi araseçimlerde daima orantısız bir dilimin parçası oluyor.

Bir araseçimi, başkanlık yarışıyla kıyaslamak çok doğru değil. Yaşlıların bu yıl seçmenlerin geneli içinde oluşturduğu dilim çok daha genişti. En son araseçimlerin yapıldığı 2006’da, 65 yaşın üzerindekiler seçmenlerin yüzde 19’unu oluşturuyordu. Aynı rakam, Cumhuriyetçilerin Demokrat bir başkanın görevde olduğu dönemde Temsilciler Meclisi’nde üstünlük sağladıkları son dönemde de geçerliydi.

EN BÜYÜK DESTEK YAŞLILARDAN

Bu yıl ortaya çıkan yüzde 23’lük rakam, geçmişe kıyasla yüzde 4'lük bir artışa işaret ediyor. Yaşlı seçmenler, seçim gecesini Cumhuriyetçiler için mucizevî kılan en büyük faktör oldu.

Obama her zaman yaşlı seçmenlerle sorun yaşadı. Başkan seçilmesiyle yaşanan ilk heyecan dalgasının ardından, yaşlı seçmen Demokratların zayıf noktası haline geldi. Seçimlerden önce yapılan New York Times/CBS News anketine katılan kayıtlı seçmenlerin yüzde 63’ü, Obama’nın hayal kırıklığı yaşattığını belirtti. En son anketler, Obama’dan memnun olmayan kesimin onun “sağlık reformu gündemine en çok direniş gösteren ve onun hakkında en çok şüphesi bulunan” kesim olduğunu defalarca gösterdi.

Sonuç olarak, Salı günü elde edilen sonuçlar 2006’da oyları Cumhuriyetçi ve Demokrat Parti arasında yüzde 49-49 bölünen 65 yaş üzeri kesimin, bu yıl yüzde 57’ye 41 gibi büyük bir farkla Cumhuriyetçileri desteklediğini gösterdi. Cumhuriyetçiler, yaş grupları arasında kendilerine en büyük desteği veren 65 yaş üzeri kesimin partisi oluverdi.

Salı günü, yaşlı seçmenin desteği Cumhuriyetçi adayların istedikleri sonuçları almasını sağladı. Ancak uzun dönemde bu destek iki uçlu kılıç vazifesi görebilir. Eğer en önemli destekçileriniz Medicare sosyal sigorta programı ve Sosyal Güvenlik’ten fayda sağlayan kesimdense, bu alanlarda reform uygulamadan bütçe açığını dengelemek ve milli borcu azaltmak büyük bir sorun olabilir. Aynı zamanda, işlerini yaşlı kesime borçlu olan harcama takıntılı Çay Partililer ile Cumhuriyetçi muhafazakârlar arasında bir bölünme olasılığı bulunuyor.

CUMHURİYETÇİLER DÜŞÜNMEYE BAŞLAMALI

Dahası, bir seçim matematiği sorunu söz konusu. Yaşlı kesim, Demokratlara oy verme eğilimi yüksek olan azınlık gruplar ve genç seçmenlere kıyasla küçülüyor. Cumhuriyetçiler için söz konusu tehdit, 2010’da kaygılı yaşlı beyaz seçmene dayanarak alınan desteğin, partinin hızla büyüyen diğer gruplara erişebilmek adına için iyi bir mesaj iletemediğini görmesini engelleyebilecek olması.

Zaferlerini kutlamakla çok meşgul olan Cumhuriyetçiler, sorulardan uzak kalacak. Ancak bu bir hata olur. Ciddi ekonomik gerginliğin yaşandığı bir dönemde yaşlı seçmenin sırtından tek bir ara seçimin kazanılması ayrı bir şey; partinizin seçim geleceğini yaşlılara dayandırmak tamamen başka bir şey. Eğer Cumhuriyetçiler kendileri için neyin iyi olduğunu biliyorsa, diğer seçimler yaklaşmadan önce emeklilerin dışındaki gruplara da ulaşmanın yollarını araştırmaya başlarlar.