Güncelleme Tarihi:
17 Ağustos 2000... Saat 03.02... 17 Ağustos 1999, saat 03.02'nin anısına yüz binler ayakta. Dualar, yanan mumlar, gecenin sessizliğini yırtan düdük ve siren sesleri...
17 Ağustos 1999 saat 03.02'de acı bir çığlıkla uyanan deprem bölgesinde yaşayan yüzbinler depremin birinci yılı anma törenlerinde siyahlar giyinerek, depremin oluş saatinde mumlar yakıp, dualar okuyarak ölenleri andı. Deprem bölgesinin haricinde yurdun dört bir yanında da saat 03.02'de anma törenleri yapıldı, gecenin sessizliği düdük ve siren sesleri ile çınladı.
45 SANİYELİK SAYGI DURUŞU
Saat 24.00'te, en fazla can kaybının olduğu Hacımehmet Ovası'nda toplanan 10 bin Yalovalı, saatler 03.02'yi gösterdiğinde 45 saniyelik saygı duruşunda bulundu. Bu arada otomobillerin korna, iskeledeki vapurların ise siren sesleri duyuldu. İl Müftüsü saygı duruşunun ardından aynı acının bir daha tekrarlanmaması temennisiyle dua etti. Anma sırasında duyulan feryatlar gözyaşlarını daha da artırdı. ‘Sorumlular hesap versin’ seslerinin duyulduğu anma töreninde ‘17 Ağustos depremini unutmayacağız, unuturmayacağız’ yazılı siyah çelenkler taşındı.
PARTİLERE SİYAH BAYRAK
Yaklaşık 2000 kişi Bursa'nın Yıldırım İlçesi'ndeki bir meydanda toplandı. Vatandaşlar burada korku dolu anları gündeme getirirken, Vali Ali Fuat Güven vatandaşlarla dertleşti. Saatler 03.02'yi gösterdiğinde çok sayıda evin ışığı yanıp sönerken, bazı partiler il merkezlerine siyah bayrak astı. Başta pavyonlar olmak üzere çok sayıda eğlence yeri bu anma nedeniyle kapılarını kapalı tuttu.
SİYAH KURDELE İLE YÜRÜYÜŞ
Bolu'da, yakalarına siyah kurdele takan sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Belediye Başkanlığı önünden Anıt Park'a kadar yürüdü. 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'ndan sonra Atatürk Anıtı'na çelenk konuldu. Deprem konulu bir konferans düzenlendi. Düzce'de Anıtpark'ta düzenlenen anma töreninin ardından, valilik toplantı salonunda deprem fotoğrafları sergisi açıldı, sinevizyon gösterisi sunuldu. Eskişehir Sivrihisar Caddesi'nde yıkılan 7 katlı Tarhan Apartmanı'nın boş arsasında saat 03.02'de toplanan Eskişehirliler, ölen 32 kişi için saygı duruşunda bulunup karanfiller koydu.
MÜŞTERİ KABUL ETMEDİLER
Bodrum'da felaketin yıldönümü nedeniyle bazı eğlence yerleri müziğin sesini tamamen kapatırken, bazı yerler de müşteri kabul etmedi.
Arkadaşlarının yarısı kayıp
Marmara Depremi'nde 5 öğretmen ve 53 öğrencisini kaybeden Barboros Hayrettin Lisesi'nde 1999-2000 eğitim-öğretim dönemini bitiren öğrenciler için kep giyme töreni düzenlendi. 150 öğrencisinden haber alamadıklarını bildiren okul müdürü Muslu Bekár, Hürriyet'te çıkan haber üzerine 3 öğrencisinin kendilerini aradığını bildirdi. Hüzünlü törende gözyaşlarını tutamayan bir genç kızın kafasında, öğrencilerinin yarısı kayıp Gölcük Barbaros Hayrettin Lisesi'nin şapkası vardı. Şapkada, okuldaki kayıpları bulmak için açılan internet adresi yazıyordu (www.gbhl.k12.tr).
Gölcük uyuma ruhsuz Ankara
Gölcüklü depremzedeler tek tip elbise giyinmişçesine herkes siyahlara büründü. Gölcük'te Belediye Anıtpark'ta belgesel film gösterimi yapıldı, mevlit okutuldu, Türk Tasavvuf Müziği Konseri verildi. Anma töreninde bazı vatandaşlar fenalık geçirdi. Saygı duruşunun ardından dualar okundu. Anma törenlerinin ardından bir grup depremzede Anıtpark'tan Kavaklı Sahili'ne yürüdü. Ellerinde siyah bayraklarla ‘‘Acıyı büyüyor, her gün büyüyecek’’, ‘‘Gölcük uyuma, ruhsuz Ankara’’ sloganları atan gruba vatandaşlar düdük ve otomobillerinin kornalarıyla destek verdi. Çınarlık Meydanı'nda Atatürk büstünün çevresinde mumlar yakılırken, vatandaşlar da ellerindeki mumları yakarak ölenleri andı. İzmit'te saatler 03.02'yi gösterdiğinde trafik kitlenerek her taraf korna sesleriyle inledi.
Çınarcık, Veli Göçer’i lanetledi
Çınarcık'ta Veli Göçer tarafından yapılan Çamlık Sitesi'nde de yakınlarını kaybedenler, müteahhiti protesto edip, lanetler yağdırdılar. 200 kadar kişinin öldüğü sitede duygularını ifade eden Ali Birinci ‘‘Depremden 3 ay önce Veli Göçer'den daire almıştım. Bana bu dairenin 11 şiddetindeki depreme dayanıklı olduğu söylenmişti. İlanlarda da böyle yazıyordu. Eşimi, çocuğumu, herşeyimi kaybettim’’ diye ağladı. Sitenin enkazından 85 saat sonra kurtarılan Elif Gündüz de, annesi, babası ve kardeşini anımsadı.