Yusuf'un ölümü bardağı taşırdı

Güncelleme Tarihi:

Yusufun ölümü bardağı taşırdı
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 24, 2000 00:00

Haberin Devamı

Cenk Koray, dün sabaha karşı kalp krizi sonucu öldü. Sanatçı arkadaşı Neco, Cenk Koray'ın futbolcu Yusuf Tunaoğlu'nun ölümüne çok üzüldüğünü söyledi. Koray'ın cenazesi yarın Karacaahmet'e defnedilecek.

ÜNLÜ sunucu ve gazeteci Cenk Koray, Kadıköy'deki evinde geçirdiği kalp krizi sonucu öldü.

Kızkardeşi Rahşande Samlı ile birlikte oturduğu Suadiye Akın Sokak Örnek Al Apartmanı'ndaki dairesinde dün saat 05.30'da kalp krizi geçiren Cenk Koray, ambulansla hastaneye yetiştirilmeye çalışılırken yolda öldü.

Dr. Siyami Ersek Göğüs ve Damar Cerrahisi Merkezi'nde yapılan müdahale, Koray'ı yaşama döndürmeye yetmedi.

Besteci Ömür Göksel de ‘‘O ölümden değil, dostlarından ayrı kalmaktan korkardı’’ dedi. 30 Ağustos 1996'da oğlu Nihat'ın intiharı üzerine büyük sarsıntı geçiren Cenk Koray, 1994 yılında Sarıyer'de bıçaklı saldırıya uğramış, ayrıca ağır bir enfarktüs geçirmişti. 1944'te Adana'da doğan Cenk Koray'ın yazdığı 'Kur'an, İslamiyet, Atatürk ve 19 Mucizesi' adlı kitabı tartışmalara neden olmuştu.

OĞLUNUN YANINA

Koray'ın cenazesi, salı günü Erenköy Galippaşa Camii'nde öğleyin kılınacak cenaze namazından sonra oğlu Nihat'ın Karacaahmet'teki kabrinin yanına defnedilecek.

Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi Kardiyoloji Bölümü Direktörü Uzman Dr. Tezel Ulusoy, Cenk Koray'ın, hastanelerine geldiğinde ölmüş olduğunu söyledi. Koray'ın kalp hastası olduğunu belirten Ulusoy, ‘‘Gecikmiş olduğu için hastaneye getirildiğinde müdahale şansımız olmadı. Evde ya da hastaneye gelirken müdahale yapılabilseydi, belki yaşayabilirdi. Önceden rahatsızlığı vardı. Bu tür hastaların büyük heyecanlara ve gerilimlere tahammülleri azdır. Eğer gerilime ve heyecana kapıldıysa, ölümü de bu nedenle olmuş olabilir’’ dedi.

MÜJDAT GEZEN FENALAŞTI

Ölüm haberinin duyulması üzerine Koray'ın evi ziyaretci akınına uğradı. Ayrıldığı eşi Seyhun Gülecyüz, Neco, Müjdat Gezen, Hurşid Yenigün, Orhan Boran, Melike Demirağ, Ömür Göksel, Nur Yoldaş ve Esmeray, Koray'ın evine ilk gelenler oldu. Fenalaşan Müjdat Gezen'e sakinleştirici verildi.

Neco’yla Yusuf’un cenazesine gidecekti

Hastaneye ilk koşan sanatçı arkadaşı Neco, ‘‘Akşam, dün Kuşadası'nda ölen Beşiktaşlı eski futbolcu Yusuf Tunaoğlu'nun cenazesine gitmek

üzere sözleşmiştik. Ben şimdi ne yapacağım. Bana o esprileri şimdi kim yapacak. İçim boşaldı’’ dedi. Neco, Cenk Koray'ın son görüşmesinde kendisine, ‘‘Bu tarafta azaldık. Allah'tan ki hepimiz toptan öbür tarafa gitmiyoruz’’ dediğini söyledi.

Tesadüfen sunucu oldu

Sunucu, gazeteci ve yazar Cenk Koray, 1 Ağustos 1944 tarihinde Adana'da doğdu. Koray, Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitirdi ve avukat oldu. 24 yaşında sanat dünyasına adım atan Koray, bir süre sonra ‘sanatçılığın ve sunuculuğun avukatlıkla bağdaşmadığı’ iddiasıyla Ankara Barosu'ndan ihraç edildi. İtiraz eden Koray, Ankara Barosu'na alındı. Ancak bu kez de Koray barodan istifa ederek avukatlık yaşamını noktaladı.

TRT televizyonunun yeni yayına başladığı 1968 yılında tenis hakemliği yapan Cenk Koray, yönettiği bir maçta yaptığı ilginç şovlarla TRT prodüktörlerinden Meral Savcı'nın dikkatini çekti ve sunuculuk teklifi aldı. ‘Bildiklerimiz, Gördüklerimiz, Duyduklarımız’ adlı yarışmayı sunan Halit Kıvanç, program gecesi önemli bir maçı sunmak üzere yurtdışına çıkınca, programı vekaleten Koray sunar ve böylece sunuculuk yaşamı başladı.

Koray, 1973-1976 yılları arasında da Son Havadis Gazetesi'nde çalıştı. Reklamcılık denemesinden sonra Koray 1974 yılında yeniden sunuculuğa başladı, 1989’da kalp krizi geçirene dek devam ettirdi. Akşam Gazetesi'nde spor yazarı olarak görev aldı. Koyu bir Beşiktaş taraftarı olan Koray, iki yıl basın sözcülüğü yaptığı Beşiktaş Kulübün'nün 20 yıla aşkın bir süredir de üyesiydi. Koray, hayatında en büyük acıyı 19 yaşındaki oğlu Nihat’ın kollarında can vermesiyle yaşadı.

Cenk Koray yazdığı ‘Kuran, İslamiyet, Atatürk ve 19 Mucize’ adlı kitapla kamuoyunda büyük tartışmalara neden oldu. Sanatçı 1994 yılında kimliği belirlenemeyen bir aşırı dinci bir kişi tarafından bıçaklanmıştı. Koray, reenkarnasyona inanıyor ve parapsikolojiyle ilgileniyordu.

Azrail fıkrasıyla yaşama veda etti

Cenk Koray'ı kaybeten yakın dostları, onbeş gün içinde ikinci bir acıyı yaşamanın üzüntüsü içinde, ‘‘Kemal Sunal gibi çok kötü bir şaka yaptı’’ diye konuşuyor. Tiyatro oyuncusu Demet Akbağ ve eşi Zafer Cika evini ziyarete gelenler arasındaydı.

Akbağ, Koray'la arasındaki dialoğundan bir örnek vererek, ‘‘Her sabah telefonla arayıp 'senin fıkran bugün bu' diyip başlardı fıkrayı anlatmaya. Çok geniş bir fıkra dağarcığı vardı. Anlattığı her fıkrada insanları güldürürdü’’ diye konuştu.

Yakın arkadaşı tiyatro oyuncusu Müjdat Gezen ise, Koray'ın evinde sinir krizi geçirdi. Gezer, arkadaşını kaybetmenin verdiği acıyla kapıları yumrukladı.

Koray'ın Suadiye'deki evinin önüne resimlerle süslenmiş bir fotoğrafı konuldu. Ayrıca açılan defterde hayranları, Koray için duygularını kaleme döküyor.

SON FIKRASI

Cenk Koray, Akşam Gazetesi'nin yer alan dünkü köşe yazısında Azrail'le ilgili bir fıkraya yer verdi. Koray'ın bu fıkrayı yazması çevresi tarafından, 'Sanki gideceğini biliyordu da veda etti' sözlerine neden oldu.

Fıkra,

‘‘Temel odasında otururken, birden Azrail'in içeriye girdiğini görmüş. Anlamış ki terk-i dünya edecek. Ölmek de istemiyor. Acaba Azrail'i kandırabilir miyim diye geçirmiş içinden. Sonra da en iyisi bebek taklidi yapayım, belki acır da affeder diye düşünmüş. Sırt üstü yere uzanarak ayaklarını ve ellerini yukarı kaldırıp Azraile seslenmiş, ‘‘Inga ınga ınga’’ diye. Azrail Temel'e yaklaşıp onu kucağına almış, ‘‘Hadi canım, atta atta atta !’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!