Yurttan sesler

Güncelleme Tarihi:

Yurttan sesler
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 1999 00:00

Erdal GÜVEN
Haberin Devamı

Çikolata renkli sempatik aday, ‘Alnım ak’ diyor

Adana'nın en 'renkli' adayı

Adana'nın en ‘‘renkli’’ adayı, şüphesiz, DYP'nin 3'üncü sıradan milletvekilliğine aday gösterdiği, kendi ifadesiyle, ‘‘Sultanhamam Hayat Üniversitesi’’ mezunu, tekstilci Hadi Neşet Türkmen...

Çikolata renkli, sempatik milletvekili adayı Hadi Neşet Türkmen, kendi eliyle hazırlattığı seçim broşürünün kapağına, hem de tam alnının ortasına, ‘‘Alnım ak, ak kalacaktır’’ diye yazdırdı.

Siyahi aday esprilerini, seçim gezisinde yaptığı konuşmalarda da sürdürüyor. Türkmen, ‘‘Ben Adana'ya kebap yemeye gelmedim, hizmet için geldim dedi.’’

Özellikle Orman eski Bakanı ve DYP Adana Milletvekili Halit Dağlı'yı yanına alarak seçim gezilerine çıkan Türkmen'in espri anlayışına sığınan Adanalılar da, ‘‘anti’’ espriler patlatıyor. Adanalılar arasında yaygın espri şöyle: ‘‘Sayın Çiller'e kurmayları demiş ki, ‘Efendim, Adana'da Arap kökenli vatandaşlar oldukça etkili. Etnik kökene dayalı politikalar hayli oy topluyor. Bizim de bir Arap adayımız olsun'. Bunun üzerine Çiller, bir aday bulmuş ama Arap yerine, zenci... Çiller yanlış anlamış, renginden dolayı İstanbullu adayı Adana'ya göndermiş. Ama ne farkeder? Neticede adayımız esmer’’ değil mi?

Oğuz TOPAÇOĞLU/ADANA, (hha)

Kurbanlığınızı strese sokmayın

Yalçın ÖZÜM

BURSA, (hha)

Kurbanlık koyunlar da strese girer. Aman dikkat edin kurbanınızı zorlayıp strese sokmayın. Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof.Dr. Hasan Başpınar, şiddete dayalı hoyrat davranış gösterilen kurbanlık hayvanların strese girdiğini bildirdi.

Kurban bayramı öncesi kesilecek olan hayvanlara nasıl davranılması gerektiği konusunda ayrıntılı bilgi veren Prof. Başpınar, kesim öncesi hoyratça yaklaşılan hayvanın strese girip kendini kasacağını ve kasılmış hayvanın etinin de kaliteli olmayacağını söyledi.

Kesimden önce hayvana şefkatle yaklaşılması ve hayvanla mutlaka konuşulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Hasan Başpınar, şöyle konuştu:

‘‘Hayvan strese sokulmamalı. Aksi halde kesimden sonra hayvanın üçte ikilik kanı akmaz. Bu durumda da kurbanın eti kaliteli olmaz. Ayrıca etin hemen tüketilmeyip soğuk ortamda 10 saat kadar dinlendirilmesi kalite açısından yararlıdır.’’

Kurbanlıkların kesimlerinden önce masaj yapılarak da rahatlatılabileceklerini belirten uzmanlar stressiz yaşamış ve son günlerini masaj yaptırarak geçiren hayvanların etlerinin diğerlerine göre daha çabuk pişeceğini ve çok daha lezzetli olacağını söylüyorlar.

Başta kırsal kesimler olmak üzere Anadolu'nun birçok yöresinde yaygın olarak kullanılan beddualar insanı hem düşündürüyor, hem de güldürüyor.

Gümüşhane ve Bayburt yöresinde yaygın olan ve Türkler’in İslamiyet öncesi inanışlarından izler taşıyan, halk arasında ‘‘Kargış’’ olarak bilinen bedduaların, yaşlı-genç herkes tarafından kullanıldığı saptandı. Uzmanlar, bu bedduaların, yöresel ağızla söylendiği için gençleri güldürdüğünü ve bu yönüyle daha çok ilgisini çektiğini bildirdi. İşte güldüren beddualardan bazıları:

Anan seni yiye de şivanına otura.

Gözlerin patliya.

Emdiğin süt burnundan gele.

Kolların kırıla da yanlarına uzana.

Zıkkımın kökünü yiyesin.

Adın yerden gele.

Ölün dirin dinlenmeye.

Kara yola gidesin.

Kan kusasın.

Muradın gözünde kala.

Kör ol da duvar dibinde kalasın.

Ocağın bata, kapına kara kilit vurula.

Kurda kuşa yem olasın.

Tepenin üstüne dikilesin.

Gavurun kızının doğurduğu.

Tahta tabutlara gelesin.

Dillerin kuruya.

Tekin ATAY / GÜMÜŞHANE, (hha)

Korsan kitaba iadeli satış

Korsan kitap satıcıları müşteri ilişkileriyle de kitabevleriyle rekabete başladı. Bazı kitapçılar iade kabul etmezken özellikle okuma oranının yüksek olduğu semtlerde adım başı sergi açan korsan kitapçılar, sayfaları eksik veya okunmasında güçlük çekilen kitapları değiştiriyor.

Orijinaliyle aynı gün tezgahlarında yerini alan Ayşe Kulin'in ‘‘Sevdalinka’’ kitabının korsan baskısının satışı rekora gidiyor. Alsancak, Karşıyaka, Çankaya semtlerinin en kalabalık köşeleriyle, okulların çevresini kuşatan korsanlar, maliyetini asla söylemiyor ancak, piyasa fiyatının yarısına satıyor. Korsan kitapçıların yıldızının giderek yükselmesinde, ‘‘tüketici hakları’’na gösterdiği saygı etkili oluyor.

Alsancak Dominik Caddesi'nde sergi açan Samim Özkan, şöyle dedi:

‘‘Kimse bir ürünü değerinin iki katı ödeme yapıp almak istemez. Kitap da bir üründür. Kitapseverlere sayfanın eksik çıkma riskine karşı geri alma garantisi veriyoruz. İstediklerinde değiştiriyoruz. Durum böyle olunca, talep görüyoruz. Kitapçıda satılan kitabın sayfalarının eksik çıkması da mümkün. Üstelik çoğu ‘Biz de böyle aldık' diye geçiştiriyor. Müşteri velinimetimiz.’’

Ali KAYADİBİ/İZMİR, (hha)

TSE damgalı mesir macunu

M.HAKKI ÖZBAYIR

MANİSA, (hha)

Yıllardır doğal seks iksiri olarak anılan mesir macunları da artık TSE damgalı.

İlk kez Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan'ın tedavisinde kullanılmak üzere yapılan daha sonraki dönemlerde özellikle padişahlar tarafından cinsel gücü artırmak için kullanılan mesir macunu TSE belgesi aldı.

Bu yıl 25 Nisan'da Sultan camisi ve külliyelerinden halka saçılacak mesiri karma törenine Manisa Valisi Muzaffer Ecemiş, Belediye Başkanı Adil Aygül, Cumhuriyet Başsavcısı Hakkı Kavas, Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tuna Taner, Tugay Komutanı Tuğgeneral Kazım Usta da katıldı. Mesiri Tanıtma ve Turizm Derneği Başkanı Yavuz Özgün, 459 yıllık geleneğe sahip olmaktan gurur duyduklarını söyleyerek, ‘‘Doğanın sunduğu şifalı bitkileri değerlendirerek insan sağlığına sunan atalarımız Orta Asya'dan gelen Nevruz geleneğiyle özdeşleştirerek bizlere miras bıraktı. 41 çeşit baharattan hazırlanan mesiri özüne sadık kalarak bu yıl ilk kez TSE'li üretiyoruz’’ dedi.

Vali Muzaffer Ecemiş de gelenek ve göreneklerin, bir toplumu ulus yapan unsurların başında geldiğini belirterek, ‘‘Türkiye'de süregelen en eski geleneklerden mesir de Manisa ismiyle anılıyor ve ilin reklamını yapıyor’’ diye konuştu.

Bu yıl da halka saçılacak macun 50 ton yapılacak.

Metin Şentürk’e yeni rakip geldi

Görme özürlü sanatçı Metin Şentürk'ün sık sık ironiyle karışık esprileri Trabzon'da gerçek oldu. Hem kör hem de ehliyeti olmayan Ahmet Eyüboğlu Trabzon'da tam 33 yıldır minibüs şoförlüğü yapıyor. Hem ne olacak körlerin de araba kullanma hakları var. Trabzon Bürodan İbrahim Sezen'in haberine göre bir gözü takma oluğu için ehliyet alamayan şoför 33 yıldır kaza yapmadan araç kullandığını söylemekten çekinmiyor.

Çağlayan beldesinde trafik ekiplerine değil de jandarma timleri tarafından yapılan kontrollerde yakalanan Eyüboğlu görevlileri şaşkınlığa düşürdü. Eyüboğlu, ‘‘Bunca yıldır hiçbir trafik polisine yakalanmadım. Ama jandarmaya yakalandım. Ekmek parası, başka ne yapabilirdim ki’’ dedi.

Evli ve 3 çocuk babası olan 49 yaşındaki Ahmet Eyüboğlu, Trabzon- Maçka arasında ehliyeti olmamasına karşın 61 M 0450 plakalı minübüsüyle yolcu taşıyordu. Sol gözünü kazada kaybeden Ahmet Eyüboğlu, kontrollerden takma gözü sayesinde kurtulduğunu açıkladı. Ehliyeti olmadığı için karakola götürülen uyanık şoförün foyası da ancak burada anlaşıldı. Eyüboğlu, ‘‘Trafik polislerine de birkaç kez yakalanmıştım. Ehliyetim olmadığı için hakkımda işlem yapmışlardı. Ama o zaman cezamı ödeyip durumu kurtarıyordum. Şimdi jandarma, trafik polisinden uyanık çıktı, ekmek param elimden gitti’’ dedi.

Temel işi afiş

Temel yaparsa böyle yapar, alın size 24 saat açık muhtarlık. 18 Nisan'da yapılacak seçimlerin hazırlıkları son sürat devam ederken , Trabzon'da muhtarlık için yarışan adaylar birbirinden ilginç vaatlerde bulunuyorlar. Trabzon Büro’dan Tekin Atay'ın haberine göre vaatlerine kısıtlama getirmeyen adaylardan biri de Trabzon'un Cumhuriyet mahallesi muhtar adaylarından Atilla Şanlı. Afişlerine ‘‘24 saat açık muhtar’’ diye yazdıran Şanlı, ‘‘İnsanlar bir imza attırabilmek için günlerce muhtar arıyor. Ben bunun acısını çok çektim, eğer seçilirsem 24 saat aralıksız halka hizmet vereceğim. Vatandaş gelip günün her saatinde işini yaptırabilecek’’ dedi.

ANADOLU’DAN

Çobanın gönlü olsa tekeden yağ çıkarır



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!