Yurtta büyüyen 20 yaşındaki genç donarak öldü
Güncelleme Tarihi:
Şahismail GEZİCİ/ELAZIĞ, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 21, 2008 20:48
Elazığ'da Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı Harput Erkek Yetiştirme Yurdu Müdürlüğü’nden iki yıl önce ayrılan 20 yaşındaki Hümmet Çiçek, bir hafta önce donarak öldü.
Çiçek'in ölümü, yurt sonrası gençlerin topluma kazandırılması konusundaki tartışmaları bir kez daha gündeme getirdi. Yurt Müdürü Nadir Özhan, genci kaderine terketmediklerini iki yıl önce ailesi olduğu için yurttan ayrılmasına izin verdiklerini belirtirken, YADER Elazığ Şube Başkanı Salih Çetin yurtlarından ayrılan gençlerden ailesi olmayanların sosyal hayatta her hangi bir tehlikeye veya kötü alışkanlıklara düşmemeleri için geçici olarak sosyal korunma evleri açılmasını istedi.
Elazığ’ın Gümüşbağlar Köyü yakınlarında bir hafta önce donmuş olarak cesedi bulunan ve üzerinde kimlik bulunmayan gencin, yapılan araştırma sonucu Hümmet Çiçek olduğu belirlendi. Çiçek’in Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı Harput Erkek Yetiştirme Yurdu Müdürlüğü’nden 18 yaşını doldurduğu gerekçesiyle 2 yıl önce çıkarıldığı önü sürüldü. Çiçek'in ölüm haberi, kurum ve bağlı derneklerde yurt sonrası gençlerin topluma kazandırılması konusundaki tartışmaları bir kez daha gündeme getirdi.
SOSYAL KORUNMA EVLERİ AÇILSIN
Yetiştirme Yurtlarından Ayrılanları Koruma, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (YADER) Elazığ Şube Başkanı Salih Çetin, yaptığı yazılı açıklamada Çiçek’in ölümünden büyük üzüntü duyduklarını belirtti. Kendisi de yetiştirme yurtlarında büyüyen Çetin yurtlarından ayrılan gençlerden ailesi olmayanların sosyal hayatta her hangi bir tehlikeye veya kötü alışkanlıklara düşmemeleri için geçici olarak sosyal korunma evleri açılmasını istedi. Bu evlerin ülke geneline yayılması gerektiğini belirten Çetin, “Yetiştirme yurtlarından ayrılmış gençlerin toplum içerisindeki durumlarını takip edecek ve yardımcı olacak şekilde sosyal amaç için kurulmuş olan sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte çalışacak ve faaliyetlerine destek olacak bir birimin oluşturulmasını talep ediyoruz” dedi. Çetin, taleplerinin karşılanıncaya kadar koltuğa oturmama eylemi yapacaklarını, sivil toplum örgütlerinden de destek beklediklerini söyledi. Çetin ayrıca açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bir insanı büyütmek ve daha sonra yurttan çıkarıldıktan sonraki hayatını da düşünmek tüm toplumun görevi olmalı. Unutulmamalı ki, bu kardeşlerimiz ve bizler de sonuçta bu toplumun birer fertleriyiz. Kardeşimizin donarak ölmesi mutlak suretle herkesi üzdüğü aşikardır. Bizler yuvada kaldığımız yıllarda devamlı grup annelerinin değişmesiyle her yeni anneye ısınmaya ve güvenmeye çalışıyoruz. Ancak gözardı edilen bize ilk bakanın bizde gerçek anne olarak kalması ki, bunun yerine yeni bir anne gelişi bizde derin yaralar bırakmaktadır. Yurtta ise yuvadaki gibi değişen grup öğretmenleri nedeni ile ilk öğretmenimizi baba olarak unutmamamızdır. İlginçtir, bayramlarda ziyaretimize özellikle devlet büyükleri geldiğinde (Vali-Kaymakam-Belediye Başkanı-Komutan) heyecanlanırız, bizde böyle olsak diye devamlı örnek almaya çalışırız. Ancak, kimse tarafından kabul edilemeyen ailesizliğimiz bizde derin yaralar bıraktığından, okul hayatında ve sosyal hayatta başarı ve uyum sağlayamayan kardeşlerimiz vardır.”
Elazığ Harput Erkek Yetiştirme Yurdu Müdürü Nadir Özkan ise çeçik'in kaderine terkedilmediğini iki yıl önce ailesi olduğu için yurttan ayrılmasına izin verdiklerini söyledi. Özkan, “Çiçek iki yıldır ailesi ile birlikte kalıyordu. Bu süre içersinde yurtla ilişkisini kesmemişti. Gelip giderdi, işe yerleştirilmesi için form doldurmuştuk, iş çıkmasını bekliyorduk. Ölmeden bir hafta önce geldi banyosunu yaptı. YADER'in yaptığı açıklama gibi ‘Yaşın doldu, hadi git’ denilmedi ve denilmez de. Biz çocuklarımız yaşları 18 olsa da kendi ayakları üzerinde durana kadar ilgileniyoruz, düğünlerini dahi yapmışızdır. Hümmet Çicek'in babası, ablası ve eniştesi var, onların yanında kalıyordu. Ölüm haberine çok üzüldük.” diye konuştu.
Elazığ’ın Gümüşbağlar Köyü yakınlarında bir hafta önce donmuş olarak cesedi bulunan ve üzerinde kimlik bulunmayan gencin, yapılan araştırma sonucu Hümmet Çiçek olduğu belirlendi. Çiçek’in Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı Harput Erkek Yetiştirme Yurdu Müdürlüğü’nden 18 yaşını doldurduğu gerekçesiyle 2 yıl önce çıkarıldığı önü sürüldü. Çiçek'in ölüm haberi, kurum ve bağlı derneklerde yurt sonrası gençlerin topluma kazandırılması konusundaki tartışmaları bir kez daha gündeme getirdi.
SOSYAL KORUNMA EVLERİ AÇILSIN
Yetiştirme Yurtlarından Ayrılanları Koruma, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (YADER) Elazığ Şube Başkanı Salih Çetin, yaptığı yazılı açıklamada Çiçek’in ölümünden büyük üzüntü duyduklarını belirtti. Kendisi de yetiştirme yurtlarında büyüyen Çetin yurtlarından ayrılan gençlerden ailesi olmayanların sosyal hayatta her hangi bir tehlikeye veya kötü alışkanlıklara düşmemeleri için geçici olarak sosyal korunma evleri açılmasını istedi. Bu evlerin ülke geneline yayılması gerektiğini belirten Çetin, “Yetiştirme yurtlarından ayrılmış gençlerin toplum içerisindeki durumlarını takip edecek ve yardımcı olacak şekilde sosyal amaç için kurulmuş olan sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte çalışacak ve faaliyetlerine destek olacak bir birimin oluşturulmasını talep ediyoruz” dedi. Çetin, taleplerinin karşılanıncaya kadar koltuğa oturmama eylemi yapacaklarını, sivil toplum örgütlerinden de destek beklediklerini söyledi. Çetin ayrıca açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bir insanı büyütmek ve daha sonra yurttan çıkarıldıktan sonraki hayatını da düşünmek tüm toplumun görevi olmalı. Unutulmamalı ki, bu kardeşlerimiz ve bizler de sonuçta bu toplumun birer fertleriyiz. Kardeşimizin donarak ölmesi mutlak suretle herkesi üzdüğü aşikardır. Bizler yuvada kaldığımız yıllarda devamlı grup annelerinin değişmesiyle her yeni anneye ısınmaya ve güvenmeye çalışıyoruz. Ancak gözardı edilen bize ilk bakanın bizde gerçek anne olarak kalması ki, bunun yerine yeni bir anne gelişi bizde derin yaralar bırakmaktadır. Yurtta ise yuvadaki gibi değişen grup öğretmenleri nedeni ile ilk öğretmenimizi baba olarak unutmamamızdır. İlginçtir, bayramlarda ziyaretimize özellikle devlet büyükleri geldiğinde (Vali-Kaymakam-Belediye Başkanı-Komutan) heyecanlanırız, bizde böyle olsak diye devamlı örnek almaya çalışırız. Ancak, kimse tarafından kabul edilemeyen ailesizliğimiz bizde derin yaralar bıraktığından, okul hayatında ve sosyal hayatta başarı ve uyum sağlayamayan kardeşlerimiz vardır.”
Elazığ Harput Erkek Yetiştirme Yurdu Müdürü Nadir Özkan ise çeçik'in kaderine terkedilmediğini iki yıl önce ailesi olduğu için yurttan ayrılmasına izin verdiklerini söyledi. Özkan, “Çiçek iki yıldır ailesi ile birlikte kalıyordu. Bu süre içersinde yurtla ilişkisini kesmemişti. Gelip giderdi, işe yerleştirilmesi için form doldurmuştuk, iş çıkmasını bekliyorduk. Ölmeden bir hafta önce geldi banyosunu yaptı. YADER'in yaptığı açıklama gibi ‘Yaşın doldu, hadi git’ denilmedi ve denilmez de. Biz çocuklarımız yaşları 18 olsa da kendi ayakları üzerinde durana kadar ilgileniyoruz, düğünlerini dahi yapmışızdır. Hümmet Çicek'in babası, ablası ve eniştesi var, onların yanında kalıyordu. Ölüm haberine çok üzüldük.” diye konuştu.