Güncelleme Tarihi:
Lazupulos, yıllardır zirvede... Televizyon programları rating rekorları kırıyor. Oynadığı komedilere bilet bulunmuyor.
Ama zirveye tırmanmanın bedeli ağır.
‘‘Siyasiler, hiç şakadan hoşlanmıyorlar’’ diye kahkahayı patlatıyor Lazupulos, uzun mücadelesini anlatırken...
Ama ilginçtir, Lazopulos'un başı askeri cunta döneminde değil. Hep demokratik dönemde derde girmiş...
Yıl 1987... Papandreu iktidarda...
Lazupulos'un ‘‘Japon Neler Gördü’’ oyunu kapalı gişe oynuyor... Bir gece oyun bitiyor... Perde iniyor, sahne arkasında bekleyen polisler ünlü komedyeni alıp götürüyorlar...
‘‘Papandreu'nun mu kurbanı oldunuz?’’ diye soruyorum. Lazupulos, kahkahayı patlatıyor...
‘‘Hayır hayır... Cumhurbaşkanı Sarçetakis'in...’’ diyor ve gülerek tutuklanma macerasını anlatıyor: ‘‘Oyunun bir yerinde Papandreu'yu taklit ediyordum... Cumhurbaşkanı'nı telefonla arayıp siz bir i... misiniz?’’ deyip kapatıyordum. İzleyici kahkahadan kırıldı. Ama Cumhurbaşkanı çok alınmış. Ben ise kısa bir süre de olsa hapishaneyi boyladım.''
KUKLALARLA BİR KOMEDİ
Lazupulos, yüzünde muzip bir gülümsemeyle eski Başbakan Konstantin Mitsotakis'in de hiç şakadan anlamadığını söylüyor. Ünlü komedyen, Mitsotakis'in başbakanlığı sırasında devlet televizyonu ERT'te kuklalarla bir komedi programı hazırlamış. Çekimler tamamlanmış. Tam yayına gireceği sırada Mitsotakis'in hışmına uğramış. Program yayına sokulmamış.
‘‘Peki Mitsotakis'e ne dediniz de alındı?’’ diye takılıyorum. ‘‘Hiçbir şey’’ diyerek omuzlarını silkiyor Lazupulos. ‘‘Herhalde kuklasını beğenmemiş.’’ Ünlü komedyen bir an duruyor ve espriyi patlatıyor: ‘‘Halbuki kukla Mitsotakis'den daha güzeldi...’’ (Kahkahalar)
İlginçtir, bazen toplumlar en trajik olaylarla acımasızca alay edebiliyorlar. Ölüm döşeğindeki Papandreu'nun karikatürlere ve fıkralara konu olması gibi...
GÜLDÜREN EVLİLİK
Lazupulos bu ilginç çelişkiyi ise şöyle yorumluyor:
‘‘Köylerde yaşlı bir adam genç bir kadınla evlenirse çok gülünür... Papandreu olayında da böyle oldu. Liani ortaya çıkıncaya kadar Papandreu güçlü ve dinamik bir lider olarak görüldü, ama son yıllarında yaşlı ve hasta bir adam genç ve hayat dolu bir kadının gölgesinde kaldı... Düşünün, Papandreu 1990'da seçimleri kazandığı zaman Liani'yle televizyon kameraları önünde birbirlerine pasta yedirdiler... Böyle bir sahneye gülünmez mi?’’
Peki Lazupulos Yunanistan'ın yeni liderlerini nasıl görüyor?.. ‘‘Çinli’’ lakabı Başbakan Simitis'e yakışıyor mu?
Ünlü komedyen yine bir kahkaha patlatıyor: ‘‘Bence Simitis Çinli ama kötü bir Çinli... Bize zorla sevmediğimiz pilavı yedirmeye çalışıyor. Aslında sorun hocalığı... Simitis hâlâ kendisini üniversitedeki kürsüsünde zannediyor... Yunanistan'ı ders verdiği sınıfı, Yunanlıları da kaytarmaya çalışan öğrencileri gibi görüp disipline etmeye çalışıyor.’’
Lazupulos çok ciddi olan Simitis'ten hiç memnun değil. Simitis yüzünden mizah yazarlarının zor günler yaşadığını söylüyor.
Ya dev cüsseli, sinirlendiği zaman kıpkırmızı kesilen Yunan Dışişleri Bakanı Teodoros Pangalos: ‘‘Pangalos bir boğaya benziyor. Ancak ne yazık ki renkleri karıştırıyor (kahkahalar)... Kırmızıyı görünce sakin sakin duruyor... Ona beyaz ya da pembe gösterirseniz çılgına dönüyor, Yunan halkını sürekli şaşırtıyor. Çünkü ne zaman halk bir şeye kızsa, bakıyorsunuz Pangalos sakin... Biz sakin olduğumuz zaman ise Pangalos küplere binmiş bağırıp duruyor. Ama bence yine de Pangalos yetenekli bir politikacı olarak görülüyor. Hatta halkın başka siyasetçilerden daha fazla Pangalos'u tuttuğunu düşünüyorum.’’
Levent Kırca’ya çağrı: Birlikte çalışalım
Lazupulos, Yunanistan'ın Levent Kırca'sı... Yunan toplumunun ve siyasi hayatının traje komik yanlarını yakalıyor aynı Kırca gibi... Lazupulos'a Levent Kırca'dan söz edince heyecanlanıyor, ‘‘Bakın, Yunanlılar Türkleri, Türkler Yunanlıları tanımıyor. Kırca'yla bir televizyon programı yapabiliriz... Program Yunan ve Türk televizyonunda aynı anda yayınlanır... Rating rekorları kırarız... Lütfen işbirliği teklifimi Kırca'ya iletin...’’ Gerçekten böyle bir program rating rekoru kırmaz mı?
Çiller, Yunanlı erkekleri yanılttı
Lazupulos'la, biraz da Ege'nin karşı kıyısına, Türkiye'ye bakıyoruz...
Yunanlı komedyenin ‘‘hayran’’ olduğu Türk siyasetçisi Çiller... Çiller'den söz ederken birden hareketleri ve sesi değişiyor. ‘‘Çok mersi, çok mersi’’ diyerek, otoriter bir tavırla konuşmaya başlıyor. Sözleri ne Yunanca, ne Türkçe... Tek kelime anlamıyorum ama, sanki karşımda Çiller konuşuyor...
Ben gülerken Lazupulos yeniden değişiyor, ‘‘İlginç bir sesi var’’ diye Çiller'i değerlendirmeye başlıyor: ‘‘Onu televizyonda parlamento kürsüsünde bağırırken seyrettim... Sanki, saçını güzel taramayan kuaförüne bağırır gibi bağırıyordu... Güzel bir kadın, ama güzelliğini öylesine göstermeye çalışıyor ki, rahatsız ediyor. Biz Yunanlı erkekler Türk kadınlarının Yunan kadınlarından daha dişi olduğunu düşünürüz. Çiller'in ise cilveli bir yürüyüşünün olmayışı Yunanlı erkekleri hayal kırıklığına uğrattı.’’
Ben de hemen Türk erkeklerin Rum kadınlarına hayran olduğunu hatırlatıyorum... Lazupulos şaşırıyor.
YILMAZ ÇOK CİDDİ
Lazupulos Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in Yunanlı bir siyasetçi olmayışından dolayı son derece üzgün, ‘‘Demirel mizaha çok yatkın... Yunanlı olsaydı, bizim için harika olurdu’’ diyor.
Yunanlı komedyen Demirel'i ne zaman televizyonda görse, aklına nefis yemekler geliyormuş. Bir de, Body-Line zayıflama reklamı...
‘‘Ama Body-Line Demirel için reklam afişi bastırsa, sadece zayıflamadan önceki halinin fotoğrafını koymak zorunda kalırdı’’ diye takılıyor.
Lazupulos Başbakan Yılmaz'dan ise hiç hoşnut değil... ‘‘Ben Yılmaz'ı kolay kolay taklit edemem... Çünkü Simitis gibi çok ciddi’’ diye yakınıyor.
TÜRK-YUNAN SORUNLARI
Söyleşimiz boyunca ünlü komedyenin son derece heyecanlı olduğunu gözlüyorum... Neden diye sorduğum zaman, ilk kez bir Türk gazeteciyle görüştüğünü süylüyor.
Gerçek olan şu ki, Yunanistan'da her gün işlenen Türkiye tehdidi kavramı Yunanlıların hayalinde öylesine garip bir Türkiye imajı yaratmış ki, her gece yüzlerce seyircinin karşısına çıkan bir aktör bile hem tedirgin oluyor hem de heyecanlanıyor.
Lazupulos'u böylesine tedirgin ve heyecanla görünce, ‘‘Ege'nin iki yakası arasındaki dostluk köprülerini kurmak bir hayal mi acaba?’’ diye sormaktan kendimi alamıyorum.
‘‘Bence bugün için hayal’’ diyor Lazupulos. ‘‘Ama neden kurmayalım? Eğer yapabilirsek, inanın bölge değişecek. Bu iki halkın da yararına olacak’’ diye ekliyor.
Gerçekten dostluk köprülerini kurmak iki halkın da yararına... Ama kim ve nasıl kuracak?
Lazupulos, temeli, komediyle, Levent Kırca'yla atmak istiyor... Kimbilir belki de ağlanacak halimize gülerek dostluk yolu açabiliriz...
Emekli maaşın kaç viagra
Makyaj odasını geçip dar bir koridordan sahneye çıkınca şaşırıyorum... Bir anda kendimi 1950'lerin fakir bir İtalyan kasabasının dar bir sokağında buluyorum. Sahnenin ortasında paslanmaya yüz tutmuş eski bir otomobil... Griyle siyah arasında rengini kaybetmiş kirli binalar... Paslanmış yangın merdivenleri... Kırık dökük pencerelerden sarkan kirli çamaşırlar...
Sokak, yüzlerce eski ayakkabıyla kaplı... Basacak yer bulamıyorum.
Sahneye çıkar çıkmaz yanan dev projektörler gözlerimi kamaştırıyor. Sahnenin kenarındaki paslanmış merdivenlere yaslanan Yunan komedi dünyasının devi Lazopulos, bana dönüyor. Kollarını iki yana açıp ‘‘İşte burası benim dünyam’’ diyor.
Burası, renkli barları ve tavernalarıyla aktörlerin, ressamların ve gazetecilerin buluşma noktası haline gelen Atina'nın moda semti Pşiri'deki Lazopulos Tiyatrosu.
Yunan tiyatrosunun ünlü ismiyle, 101. kez kapalı gişe oynayacağı ‘‘Pazar Ayakkabıları’’ için hayranlarının karşısına çıkmadan birkaç saat önce sohbet ediyoruz.
Komedi deyince Yunanistan'da tek bir isim akla geliyor: Lakis Lazopulos.
Siyasi ve sosyal parodileriyle yıllardır milyonları kahkahaya boğuyor Lazupulos...
Lazupulos mutlu... Çünkü 18 yıl süren mücadelenin sonunda zirvede... Artık kendi tiyatrosunda sahneye çıkıyor.
Geçen 18 yıl içinde hiç kuşku yok ki, Yunanistan, büyük bir değişim yaşıyor... Siyaset dünyası, sosyal yaşam, her şey değişiyor Yunanistan'da... Tabii mizah anlayışı da...
5 yıl önce Karamanlis'e, Papandreu tiplemelerine kahkahalarla gülen Yunanlılar şimdi neye mi gülüyor?
‘‘Tabii ki sekse... Çünkü herkesin bir sırrı var... Kimseyle konuşamadıklarını sahnede, benden duyunca çok gülüyorlar... Hele şimdi bir de piyasaya Viagra çıktı’’ diyor ünlü komedyen ve ilk esprisini de patlatıyor:
‘‘İki yaşlı emekli yolda karşılaşmışlar...
Kostas Yannis'e 'Dostum, emekli maaşın ne kadar oldu' diye sormuş. Gözleri parlayan Yannis, heyecanla yanıtlamış:
'28 Viagra... Ya senin?’’