OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 12, 2004 00:00
Türk-Yunan İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Asaf Güneri, kaliteli ve ucuz Türk malları sayesinde Yunan halkının pahalılık yükünün azaldığını söyledi. Güneri, ‘‘Yunanistan, Euro'ya geçişle birlikte çok pahalı bir ülke oldu.Türkiye de büyük krizlerden çıktığı için çok cazip fiyatlarla, çok kaliteli mallar ihrac edebiliyor. Yunan halkı Türk mallarına olan alerjisini de yenmeye başladı’’ dedi.TÜRKİYE ile Yunanistan arasında geçen ay imzalanan çifte vergilendirmeyi kaldıran anlaşma için son 3 yıldır iki ülke Maliye Bakanlığı arasında mekik dokuyan Türk-Yunan İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Asaf Güneri, ‘‘Artık iki tarafın işadamları da kendini güvende hissediyor’’ dedi. Her iki ülkenin işadamlarını da artık birlikte iş yapmamak için bahanelerinin kalmadığını vurgulayan Asaf Güneri, denizcilikten sanayiye, turizmden inşaata birçok alanda çifte vergilendirmenin kalkmasının olumlu etkilerinin kısa sürede görüleceğini söyledi. Güneri, ‘‘Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) 2007 yılında iki ülke arasında ithalat, ihracat, yatırımlardan oluşan toplam iş potansiyelinin 1.3 milyar dolardan 5 milyar dolara çıkacağını tahmin ediyoruz’’ diye konuştu. Kaliteli ve ucuz Türk malları sayesinde Yunan halkının pahalılık yükünün azaldığını da söyleyen Asaf Güneri, ‘‘Yunanistan, Euro'ya geçişle birlikte çok pahalı bir ülke oldu. Türkiye de büyük krizlerden çıktığı için çok cazip fiyatlarla, çok kaliteli mallar ihrac edebiliyor. Yunan halkı Türk mallarına olan alerjisini de yenmeye başladı’’ diye konuştu. ‘‘Türkiye çok enteresan bir PR yapıyor, ucuz ama kaliteli mallarıyla farkında olmadan Yunan halkını kazanıyor’’ diyen Türk-Yunan İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Asaf Güneri ile Türk-Yunan ilişkilerini ve iki ülke işadamlarının gelecekte muhtemel işbirliği imkanlarını konuştuk.Çifte vergilendirmeyi kaldıracak anlaşma, Türk-Yunan ekonomik ilişkilerinde nasıl yansıyacak?- Bu anlaşmayla birlikte iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa açıldı. Denizcilikte de, sanayide de, ticaretde de çok şeyler olacak. Komşuluğun ötesinde Yunanlılar'ın elinde büyük sermaye birikimleri var. Türkiye'nin de hem sermayeye, hem de yatırıma ihtiyacı var. Yunanlılar bugüne kadar habire kendilerini frenlemiş. Armatörlük, tekstil, gıda, hafif sanayi ve turizmde büyük işbirliği imkanları doğacak. Karşılıklı otelcilik gibi konular çifte vergilendirmeyi kaldıracak anlaşmadan önce riskliydi, ama artık bu sektörün de önü çok açık. Türk ve Yunan işadamları üçüncü ülkelerde birlikte iş yapabilir mi?- Evet, özellikle iki ülke müteahhitlerinin üçüncü ülkelerde birlikte iş yapması gündeme gelebilir. Yunanlılar henüz Türkiye'de müteahhitlik işi alamadı. Ancak Balkanlar'da mutlaka ortak iş alacak. Bulgaristan, Romanya, Sırbistan'ta çok ciddi işler yapılabilir. Yunanlılar bu konuda çok arzulu. Olimpiyat sıkıntısını atlatınca 2004'ten itibaren birlikte müteahhitlik işleri yapmak mümkün görünüyor.''Yunanlılar Türkiye'den deniz taşımacılığı işine de girer mi?- Yunanlılar bu konuda çok iyi, ama kendi ülkelerinde yoğun bir rekabet var. Biz de deniz taşımacılığını beceremiyoruz. Hükümet deniz taşımacılığında ÖTV'yi kaldırdı. Artık vergisiz yakıt kullanabiliyoruz. Hükümet bu kararı almışken, bizim Yunanlı yatırımcıları buraya getirip deniz yoluyla yolcu ya da yük taşımacılığı işine sokmamız gerek. Avrupa Birliği ve Yunanistan'dan bir takım modeller geliştirmeye çalışacağız. Yunanlı yatırımcıları bu işe sokacak cazip teşvikler bulmalıyız. Yunanlılar'ın en iyi yaptığı iş denizcilik. Zaten bir numaraydılar, artık nakit açısından da güçleniyorlar. Bırakalım gemiciliği, denizciliği onlar yapsın. Biz de Türkiye'nin değişik sanayi kolarında Yunanistan'da başarılı olalım. Yunanlılar da gıdamızdan otomobilimize, tekstilimize bizim üstünlüğümüzü kabul etsinler.Peki Türk malları Yunanistan'da ilgi görüyor mu?- Ne Türk, ne de Yunanlı işadamı dostlar alışverişte görsün diye ticaret yapmıyor. Yunanistan, Euro'ya geçişle birlikte çok pahalı bir ülke oldu. Enflasyon AB standartlarında deseler de Yunanistan çok pahalandı. Türkiye de büyük krizlerden çıktığı için çok cazip fiyatlarla, çok kaliteli mallar ihrac edebiliyor. Yunan halkı Türk mallarına olan alerjisini yenmeye başladı. Türkiye çok enteresan bir PR yapıyor, ucuz ama kaliteli mallarıyla farkında olmadan Yunan halkını kazanıyor. Üstelik damping de uygulanmıyor. Tüm dünya ile aynı fiyatlardan bu ülkeye gidiyor. Yunanlılar'ın kalbinde artık bir Türkiye faktörü var. Yunan halkı 2003 yılında pahalılık yükünü iyi kötü azaltan Türk mallarına daha sıcak yaklaşıyor. Türkiye'de iş yapan Yunan şirketlerde hangi sektörlerde yoğunlaşıyor?- Yunanlılar önlerini çok iyi görüyor. Türkiye'de kurulu 70 Yunan sermayeli şirket var. Bunların değişik sektörlerde olması ümit veriyor. Özellikle madencilik sektöründe eskiden Türkiye'ye Almanya üzerinden girmek zorunda hisseden Yunanlı şirketler, artık direkt olarak Türkiye'de maden alıyor, işletiyor ve ihrac ediyor. Navlunlar 3 ayda yüzde 200 arttıTürk deniz filosunun su andaki durumu nedir?- Türkiye'nin iyi gidişatına göre 2003 yılında bence en şanssız sektör denizcilik oldu. Çünkü yatırımlarını yapamadı, filo 8 milyon tonda kaldı. 1990'lı yılların çok gerisine düştü. Filoda kanama yüzde 30'ları buldu. Buna karşılık son 3 ay içinde navlun fiyatları yüzde 200'leri aşan artışlar gösterdi. Türk armatörlerinin bundan istifade edememesi çok acı tabii. Çifte vergilendirme savaşı 15 yıl sürdüÇifte vergilendirmeyi kaldıran anlaşmada sizin rolünüz ne oldu?- Anlaşma ilk kez 15 yıl önce gündeme geldi, ama bir türlü gerçekleşemedi. 2001'den itibaren çok şey halledildi. Yorgo Papandreu ve İsmail Cem yolları açtı. Bu çifte vergilendirmeye kadar geldi. Papandreu ve Cem, bu konuyla ilgilenmemi isteyince son 3 yılım hummalı bir çalışmayla geçti. Bu süreçte her iki taraf da bana şüpheyle baktı. Türkiye cephesinden bakınca, 30 yıldır Yunanlılar'la ortak gemi işletiyorum, Yunanistan'da evim var, dostlarım var. Yunanistan cephesinde ise Türkiye'de meşhur bir Türk armatörüm. Sonunda her iki tarafın da güvenini kazanıp bu işi sonuçlandırdık. Sırada vize ve oturma izinleri gibi sorunlar var.''Kısır çekişmelerle 5 yıl kaybettikTürk deniz filosu neden bu kadar kan kaybetti?- Türkiye'nin içinde bulunduğu sıkıntıların yanında, biz armatörlerin Emlak Bankası ile kısır çekişmeleri de çok önemli 4-5 yılı kaybettirdi. Yunanlılar yeni gemiler inşa ederken, biz ancak birkaç gemi inşa edebildik. Yapılan yatırımlar çok sınırlı kaldı. Filoyu büyüteceğimize küçültmek zorunda kaldık. Ereğli, İskenderun Demir Çelik, Tüpraş gibi devler bize filo yatırımı için gereken kontratları vermedi. Bugün onlar da bunun bedelini çok kötü ödüyor. 3 ay önce 5 dolara taşınan demir cevherinin navlunu bugün 25 dolar. Satıcıların yıllardır navlunda uyguladığı sübvansiyonları görmezden geldiler. Bugün onlar da çok zor durumda kaldı. Atina'da evi varZamanınızın ne kadarını Yunanistan'da geçiriyorsunuz?- Yaz aylarını Yunanistan'da geçiriyorum, Atina'da deniz kenarında bir evim var. Bazen kışın da oradayım. Yaz-kış denize girebiliyorum. Atina'da iş hayatı da hızlı, orada bir ofisim de var. Ama haftanın bir günü mutlaka Atina dışına çıkıyoruz. Yoga yapıyor, dağ bayır dolaşıyor Güneri, iş hayatının sıkıntı ve stresini atmak için çoğunlukla ‘‘yoga’’yı tercih ediyor. Düzenli olarak haftada 3-4 kez yoga yapıyor, yaz aylarında yüzmeyi, kış aylarında bisiklete binmeyi seviyor. Dağ bayır dolaşarak kafasını dağıtıyor. Denize tutkun olan Asaf Bey, tekneyle açıldığında ise 3-4 kilometre yüzdüğünü söylüyor. Güneri, özellikle Türk tarihi ve ekonomi kitapları okumaya meraklı.
Atatürk'ü deÄŸiÅŸik yazarların kaleminden okuduÄŸunu söyleyen Güneri, ‘‘Kriz dönemlerinde Atatürk'ten liderlik nasihatları alabiliyorsunuz. Kriz yönetimi konusunda da Atatürk'ün hayatından çok büyük dersler çıkarabiliyorsunuz’’ dedi. ASAF GÃœNERÄ°Zihni Holding Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Asaf Güneri, 1946 Zonguldak doÄŸumlu. Ä°ktisadi ve Ticari Ä°limler Fakültesi mezunu. Zihni Holding, denizcilik ve servis sektöründe taşımacılık, vapur acenteliÄŸi, turizm hizmetleri veriyor. Güneri, Türk Çin Ä°ÅŸ Konseyi, Türk Yunan Ä°ÅŸ Konseyi Yönetim Kurulu ve Deniz Temiz DerneÄŸi Yönetim Kurulu Ãœyesi.Â
button