Yumruğu kendi yeseydi bırakır mıydı
Güncelleme Tarihi:
Nuray BABACAN / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 17, 2010 00:00
Kayseri’de katıldığı bir şehit cenazesinde kendisine yumruk atıp burnunun kırılmasına neden olan Şahin Şimşek’in serbest bırakılmasına tepki gösteren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “O hâkim kendine yumruk atanı da serbest bırakır mıydı” dedi.
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kayseri’de katıldığı şehit cenazesinde yumruk atarak burnunun kırılmasına neden olan Şahin Şimşek’in serbest bırakılmasına “O hâkim kendine yumruk atanı da serbest bırakır mıydı” diye sitem etti. Yıldız, kendisinden özür dilemek isteyen sanıkla karşılaşmak istemediğini de söyledi.
Yıldız, beden eğitimi öğretmeni Şahin Şimşek’in, Kayseri 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nce tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmesini şöyle değerlendirdi: “Bu benim şahsi davam değil. Şahsi olsa ‘çok acıdım, affettim’ diyebilirim belki. Ben orada Taner Yıldız olarak değil, bakan olarak bulunuyordum.
‘Affettim’ diyemem
Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanına vurdu. Hükmü şahsiyetime yönelik bir olay var. ‘Affettim’ diyemem, yetkim yok. Kamu adına konuşabilirim. Serbest bırakılmasını da doğru bulmadım. Bu tür olaylar için bir caydırıcılık yönü olmalı. Bunu serbest bırakan hakim, kendisine yumruk atanı da 2 ay içerisinde bırakır mıydı? Bırakırsa itirazım yok.
Ben oraya, ailenin acısını paylaşmaya gitmiştim. Böyle abuk sabuk gerekçe olabilir mi? ‘Bakana baktım yüzü donuktu üzülmedi sandım’ diye bir laf etmiş. Böyle bir şey olabilir mi? Herkes üzüntümü ve acımı anladı da bir tek o mu anlamadı? Böyle bir hakkı var mı? Böyle bir yaklaşım asabımı bozuyor. Sanığın annesinin üzüntü dile getiren sözleri oldu. Anneleri bu işe karıştırmamak gerekir. Onlar, Anadolu insanı, onun annesinin benim annemden farkı olmaz. ‘Gidip özür diyeceğim’ diyormuş. Kendisiyle karşılaşmadım, karşılaşmak istemem.”
Yıldız, beden eğitimi öğretmeni Şahin Şimşek’in, Kayseri 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nce tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmesini şöyle değerlendirdi: “Bu benim şahsi davam değil. Şahsi olsa ‘çok acıdım, affettim’ diyebilirim belki. Ben orada Taner Yıldız olarak değil, bakan olarak bulunuyordum.
‘Affettim’ diyemem
Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanına vurdu. Hükmü şahsiyetime yönelik bir olay var. ‘Affettim’ diyemem, yetkim yok. Kamu adına konuşabilirim. Serbest bırakılmasını da doğru bulmadım. Bu tür olaylar için bir caydırıcılık yönü olmalı. Bunu serbest bırakan hakim, kendisine yumruk atanı da 2 ay içerisinde bırakır mıydı? Bırakırsa itirazım yok.
Ben oraya, ailenin acısını paylaşmaya gitmiştim. Böyle abuk sabuk gerekçe olabilir mi? ‘Bakana baktım yüzü donuktu üzülmedi sandım’ diye bir laf etmiş. Böyle bir şey olabilir mi? Herkes üzüntümü ve acımı anladı da bir tek o mu anlamadı? Böyle bir hakkı var mı? Böyle bir yaklaşım asabımı bozuyor. Sanığın annesinin üzüntü dile getiren sözleri oldu. Anneleri bu işe karıştırmamak gerekir. Onlar, Anadolu insanı, onun annesinin benim annemden farkı olmaz. ‘Gidip özür diyeceğim’ diyormuş. Kendisiyle karşılaşmadım, karşılaşmak istemem.”