Güncelleme Tarihi:
‘‘Olay çıkar’’ bahanesiyle Lozan'da cumhuriyetin 75. yıldönümü kutlamasına engel olan İsviçre yönetimi, 24-25 Temmuz'da Türk düşmanı bölücü örgütlerin konferans ve yürüyüşüne izin verdi. Yunan ve Ermeni lobilerinin de desteğini alan bölücüler, Lozan'da gövde gösterisi yapmak istiyor.
Cumhuriyet'in 75. yıldönümü için Lozan'da kutlama yapılmasına izin vermeyen, taşınacak bina bulamayan Zürih Başkonsolosluğu'na da yer göstermeyen İsviçre, Türkiye ile inatlaşırcasına üçüncü ayıbını işlemekten de çekinmedi.
‘Olaylar çıkar’’ bahanesinin arkasına sığınarak Lozan'da Cumhuriyet Kutlaması'na izin vermeyen Vaud Kantonu, Türkiye açısından tarihi önemi bulunan bu kentte, 24-25 Temmuz tarihlerinde ‘‘Kürt Hukuk Konferansı’’ ile Kürt örgütlerinin bir yürüyüş düzenlemesine göz yumdu.
Üst düzey bir diplomat, konferansın ‘‘Lozan'dan Sevr'e’’ adı altında düzenleneceğinin öğrenildiğini ve Türkiye'nin hem konferansa, hem de yürüyüşe izin verilmemesi için Federal Hükümet nezdinde girişimde bulunduğunu bildirdi.
31 MİLLETVEKİLİ
Konferansın arkasında PKK ile İsviçreli parlamenterlerin, Yunan ve Ermeni lobilerinin olduğunu vurgulayan aynı kaynak, ‘‘Yaptığımız araştırma sonucu konferansa Federal Hükümet ile Kanton hükümetlerinden toplam 31 milletvekilinin destek verdiğini belirlerdik’’ dedi. Üst düzey yetkili, PKK'nın Lozan'da düzenleyeceği yürüyüşe, tüm Avrupa ülkelerindeki yandaşlarını katmayı hedeflediğini söyledi. Aynı yetkili, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Konferansın parolası gerçekten çok ilginç. Tarih sürecinde önce Sevr, sonra Lozan gelir. Ancak 'Lozan'dan Sevr'e' denilerek ortaya konulmak istenen niyet son derece açık. Tüm hayalleri Sevr'i yeniden canlandırmak. PKK'nın, Yunan ve Ermeni lobilerinin tek hedefi Sevr'i gündeme getirmek. İsviçre'nin hangi akla hizmet ettiğini anlamak ise mümkün değil. Türk tarafı olarak Federal Hükümet nezdinde girişimlerimizi yaparak, konferansa ve yürüyüşe izin verilmemesini istedik. Cumhuriyet'in kutlanmasına izin vermeyenlerin, arkasında PKK'nın olduğu konferansı ve yürüyüşe izin vermeleri, Türkiye’yi hedef alan kasti tutumlardır.’’
DİPLOMATİK PROTESTO
Öte yandan İsviçre'nin Türkiye'ye karşı işlediği üstüste ayıpların neden olduğu iki ülke arasındaki soğukluk, bu ülkenin Milli Günü nedeniyle önceki akşam Ankara'daki İsviçre Büyükelçiliği'nde verilen resepsiyona da yansıdı. Resepsiyona, askerlerden ve Dışişleri'nden üst düzey hiçbir diplomatın katılmaması, ‘‘Son olaylar nedeniyle Ankara, İsviçre'yi protesto etti’’ şeklinde yorumlandı.
Halk kızgın
İsviçre'nin Türkiye'ye karşı işlediği ayıplara kendi halkı da tepki gösterirken, ülkenin en ciddi gazetelerinden ‘‘Neue Zürcher Zeitung’’ da Federal Hükümet'i kınayan bir yorum yayınladı. ‘‘Kızgın Türkiye’’ başlığını kullanan gazetenin yorumunda, Türkiye'de yaşanan azınlıklar sorunuyla, Lozan'da kutlamaya izin verilmesinin beraberinde bir takım sorunları getireceğinin bilindiğini ifade ederek, şu görüşlere yer verdi: ‘‘Vaud Kantonu'nun güvenlik nedeniyle, toplantıya izin vermemesi anlaşılabilinir. Ama bu tutum kabul edilemez. Çünkü İsviçre'nin dış politikasından Vaud Kantonu değil, Federal Hükümet sorumludur. Eğer ABD'de de, İsviçre'nin Milli Günü kutlamasına, İsviçre karşıtlarının saldırısına uğrayacak bahanesiyle izin verilmez ise, bu da İsviçre'ye karşı açılmış bir cephe olurdu.’’