Güncelleme Tarihi:
Almanya İçişleri Bakanı Otto Schilly`nin resmi davetlisi olarak bu ülkeye yaptığı ziyareti tamamlayan Yücelen, THY`nin tarifeli uçağıyla Berlin`den İstanbul`a geldi.
Ä°stanbul Valisi Erol Çakır tarafından karşılanan Çakır, Havalimanı VIP Salonu`nda yaptığı basın toplantısında, ziyaretini deÄŸerlendirdi.Â
Yücelen, iki ülke arasında bundan böyle güvenlik işbirliği ve karşılıklı istihbarat alışverişinde bulunma kararı alındığını bildirdi. Almanya İçişleri Bakanı Otto Schilly`nin bahar aylarında Türkiye`ye geleceğini ve güvenlik işbirliği alanında yazılı bir anlaşma yapılmasının da kararlaştırıldığını anlatan Yücelen, şunları söyledi:
TERÖR LİSTESİ
"Bu arada, çeÅŸitli terör örgütlerine mensup aradığımız 155 kiÅŸinin isimlerini bir kere daha Alman makamlarına verdik. Bunun 7`si din düşmanlarının terör örgütleri. 105 tanesi bölücü terör örgütü mensubu. 43 tanesi de ideolojik terör örgütü mensubudur. Ayrıca uyuÅŸturucu ve terör baÄŸlantısı üzerinde detaylı görüşmeler yaptık. Kendilerine sadece DoÄŸu ve GüneydoÄŸu Anadolu bölgesinde faaliyet gösteren bölücü terör örgütünün bizzat karıştığı ve Türk güvenlik güçleri tarafından yakalanan uyuÅŸturucuların miktarını gösteren listeyi verdim.Â
Ayrıca Kaplancılar adı altında faaliyet gösteren Almanya`daki din düşmanı terör örgütünün Taliban ile bağlantısını bizzat terör örgütünün kendi yayın organını vererek ifade ettim. Kendilerinin de bu yönde istihbarat duyumları olduğunu söylediler. Bu arada Kaplancılar grubunun lideri Metin Kaplan`ın şu anda Almanya`da tutuklu olduğunu, iade işleminin tutukluluk süresi sonunda gündeme gelebileceğini ancak tutukluluk hali devam ederken, Türkiye`ye sınır dışı işleminin uygulanabileceğini ifade ettiler."
Ä°DAM GARANTÄ°SÄ°
Bakan Yücelen, 'Kaplancılar' adı altında faaliyet gösteren MetinKaplan`ın iadesiyle ilgili şu görüşlerin dile getirildiğini kaydetti:
"Alman iç hukukuna göre, Türkiye`de idam cezası olduğu için yetkili bir kurum veya kimse tarafından `idam cezasının uygulanmayacağı` şeklinde bir ifade olmadan, sınır dışı işleminin uygulanamayacağını ifade ettiler. Ben de Başbakanım`a ve diğer hükümet üyelerine arz edeceğim. Ancak yargılayamayacağımız, sorgulayamayacağımız bir Metin Kaplan yerine, sorgulayıp, Türk adaletinin yargılaması sonucunda eğer Türkiye`de kendisini destekleyen varsa, o destekleyenlere ibret olması yönünden, Türkiye`de kalan ömrünün hapiste geçirmesinin daha uygun olacağını mütalaa ediyorum. Fikrimi de Sayın Başbakan`a ve hükümetime arz edeceğim."
"Türkiye`nin iç hukukunda herhangi bir devlet ünitesinin, 'idam yapılmayacak' diye bir garanti vermesinin yeri var mıdır?" şeklindeki soruya karşılık Yücelen, şunları söyledi:
"Onların isteği yazılı bir garanti değil. Bunun örneği var. Biz 1984 yılından beri bir moratoryum uyguluyoruz. Bu moratoryum gereğince, Avrupa Güvenlik Konseyi`nce de zabıtlara geçen ve kabul edilen Türkiye`de idam cezasının infaz edilmediği yolunda bir görüş birliği, fikir birliği var."
"Bütün dünyanın bilmesi gerekiyor ki, sadece ölüm cezası değil, Türkiye`de işkence artık tarihe karıştı. İşkence iddiası yok" diyen Yücelen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunu orada da söyledik. Onlar da kabul ettiler. Zaten Türk adaletinin adil olduğu herkesce malumdur. Bütün vatandaşlar gibi bunun(Metin Kaplan) da yargılanacağı... Esasen şu anda verilmiş bir ceza yok. Türkiye`de neticelenmiş bir mahkemesi de yok. Biz sadece bunu, her Türk vatandaşı gibi yargılamak istiyoruz."
MİLLİ GÖRÜŞ
"Görüşmelerde, Milli Görüş Teşkilatı`nın gündeme gelip gelmediğinin" sorulması üzerine Yücelen, "Tabii, Milli Görüş Teşkilatı da gündeme geldi. Bana göre din düşmanı terör örgütleri içerisinde faaliyetini gösterir duyumlar aldığımız için elimizdeki duyumları aynen verdik. Bunları inceleyeceklerini söylediler" diye konuştu. Yücelen, şöyle devam etti:
"Burada esas olan şudur; 11 Eylül`de bütün dünyanın mutazarrır olduğu bir terör hadisesi oldu. Bazı çevreler bu terörü İslam dinine yakıştırmaya, onla irtibat kurmaya çalıştılar. Ancak dinimizin yüceliğini, İslam dininin terörün her türlüsüne karşı olduğunu, dinimizin hoşgörüye dayandığını ve Almanya`da yaşayan 2.5 milyon vatandaşımızın eğitiminin sadece Diyanet İşleri Başkanlığı kanalıyla yapılması gerektiğini, bunun dışında yapılacak eğitimlerin oradaki insanlarımızı sosyal yönden yaşadıkları yere uzaklaştıracağını belirttik. Bu konuda da gerekli çalışmayı yapacaklar."
YASADIŞI GÖÇ
   Â
Yücelen, görüşmelerde, bütün dünyayı rahatsız eden yasadışı göç veinsan kaçakçılığı konusunda da karşılıklı görüş alışverişinde bulunduklarını bildirdi. İçişleri Bakanlığı olarak bu konuda daha önce hazırladıkları yasa tasarısını Adalet Bakanlığı`na sunduklarını ifade ettiğini belirten Yücelen, şöyle dedi:
"Çok faydalı bir görüşme oldu. Åžu ana kadar var olan iÅŸbirliÄŸi, bundan sonra yeni bir çizgide devam edecek. Alman meslektaşımızın bütün vatandaÅŸlarımıza iletmek için söylediÄŸi; bundan sonra güvenlik alanında daha sıkı bir iÅŸbirliÄŸine gideceÄŸimizi ve Türkiye aleyhinde faaliyet gösteren terör örgütlerinin her türüne karşı, Almanya`daki faaliyetleri yönünden yardımcı olacaklarını, bilhassa uyurmamı istediler.Â
Ayrıca bölücü terör örgütünün yan kuruluşlarının yasaklanması konusundaki dileğimizi de gayet makul karşıladılar. Ve bu konuda gerekli çalışmayı yapacaklarını ve zaten bölücü terör örgütünün faaliyetlerinin yasak olduğunu söylediler. Tıpkı Kaplancılar örgütününtüm yan faaliyetlerinin yasaklanıp, mal varlığına el konulduğu gibi her türlü bölücü terör örgütünün de faaliyetlerinin yasaklanacağını ve bu konuda gerekli çalışmayı yapacaklarını ifade ettiler."
Ä°deolojik terör örgütü olan DHKP-C`nin, 'Hayata Dönüş' operasyonlarını bahane ederek, yurtdışında yaptığı gösteriler konusunda da Alman makamların gerekli giriÅŸimi yapacaklarını ifade ettiklerini anlatan Yücelen, teknik heyetlerin çalışmalarını tamamladığını, ancak bugünden itibaren heyetler arasında görüşmelerin devam edeceÄŸini bildirdi. Yücelen, Alman İçiÅŸleri Bakanı Otto Schilly Türkiye`ye gelinceye kadar da temaslarının telefon ve mektupla devam edeceÄŸini kaydetti.Â