‘YSK üyelerine hakaret’ten ifade verdi

Akşener, 2017 yılında Antalya’da düzenlenen bir iftar programında, 16 Nisan referandumuna ilişkin açıklama yaparken, ‘YSK’nın şike yapması nedeniyle kaybettiklerini’ söyledi. Eylül 2017’de ise sosyal medya hesabından, “Hükümet, Barzani referandumunu önlemek istiyorsa bizim YSK üyelerini göndersinler” dedi. Aralarında dönemin YSK Başkanı Sadi Güven’in de bulunduğu 11 YSK üyesi, Akşener hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 2019 yılında Akşener hakkında ‘kamu görevlisine hakaret’ suçundan Antalya 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Mahkeme, talimatla Akşener’in ifadesinin alınmasına karar verdi. Akşener de dün Ankara Adliyesi’ne giderek ifadesini verdi.

SİYASİ ELEŞTİRİDİR

Akşener ifadesinde, müşteki YSK üyelerinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek bir durum söz konusu olmadığını belirterek, “Seçimin yönetimi, denetimi ve meşruluğundan sorumlu YSK kurul üyelerince katlanılması gereken sözler sarf ettim. Bu ifadeler suç sayılırsa, rejimin demokratik, sosyal hukuk devleti özelliği kalmayacağı da tartışmasızdır” dedi. Akşener adliyeden ayrılırken de hakkında sürdürülen FETÖ soruşturmasını hatırlatarak şunları söyledi: “Bir başka davam var, o da 5 yıl olmuş; 31 Mart İstanbul ikinci seçimleri esnasında raftan inmiş üzerine bir de gizlilik kararı alınmış. İfademin alınmadığı, avukatlarımın ne olduğunu bilmediği, canım sıkıldıkça neşelenme ihtiyacı hissettiğim zaman ‘ifademi alın’ dilekçesini verdiğim bir davamız daha var. Ama ilginç; haldır haldır bu hızın sebebini, uzun süreden sonra sebebini merak etmekteyim. Geçen haftaki grup konuşmamdaki hanım kızın çıkışından sonra bu hızı tebrik ediyorum.”

‘ÜLKEYİ YÖNETENLER ERGENE DÖNDÜ’

Akşener, Bahçeli’nin Boğaziçi Üniversitesi’nde eylem yapan öğrencilerin ailelerine, “Evlatlarınıza sahip çıkın” uyarısıyla ilgili bir soruyu şöyle yanıtladı: “Hem Sayın Bahçeli’nin hem Sayın Erdoğan’ın, cumhur ittifakının bütün bileşenlerinin torunları yaşlarında gençler. Yapılan atamaya karşı çıktılar ve demokratik bir protesto hakkını kullandılar. Şu anda bu konuşmaları ciddiyetsizlik artı cıvıklık olarak görüyorum; buradan bir gerilim çıkarma ihtiyacı var. O çocuklara Cumhurbaşkanı olarak terörist diyemezsin. Bu bir gündem değiştirme çabası ise de yanlış, o gençlere tutum da yanlış. Oradaki gençlere bugün de söylüyorum: Onlara sağduyuyla yaklaşan yaşlı takım olmadığına göre, bu ülkeyi yönetenlerin her biri ergen haline dönmüş olduğuna göre, gençler akıllı olmak, dikkatli olmak, güvenli olmak sizin göreviniz oldu. Provokasyonlara dikkatli olmak sizin göreviniz oldu. Bin yaşındaki insanların ergen tavrına hayretler içinde kalıyorum.”