Güncelleme Tarihi:
Geçen yıl benzer bir sebepten kapatılan YouTube, bu yıl da aynı kadere mahkum oldu ve 19 Ocak 2008 Cumartesi sabah erken saatlerden itibariyle siteye Türkiye'den erişilemiyor. www.youtube.com adresini yazdığınızda karşınıza 'Bu siteye erişim mahkeme kararı ile engellenmiştir' yazısı çıkıyor.
Ben yazıyı hazırladığım sıralarda (19 Ocak Cumartesi öğleden sonra) sebebin Atatürk'e hakaret içeren bir video olduğu tahmin ediliyor. Henüz resmi bir açıklama yapılmadı ama muhtemel sebep bu.
Elbette Atatürk'e hakareti hoş görecek ve tolere edecek değiliz. Ancak internet gibi bir ortamda bir iki tane video için bütün bir siteyi kapatmak pire için yorgan yakmaktan daha büyük bir olay. Artık 1980'li yıllarda yaşamadığımız için bu soruna bir çözüm bulmak gerekiyor diye düşünüyorum.
İnternet sansürünün bu haliyle 2007 yılında tanıştık. O sıralarda Tayland'da iş gezisinde bulunuyordum (ironiye bakın ki bir ay sonra Tayland da YouTube'a yasak koydu ve tam 4 ay boyunca yasak sürdü). Haberi aldığımızda kulaklarımıza inanamadık çünkü böyle bir sansür pek mantıklı değildi. Çünkü bu yasaklama internetin mantığına aykırı olduğu gibi yurtdışında en hafifinden 'dalga geçme konusu' olabilecek bir hareketti. Üzüldük, şaşırdık ve hatta güldük. Ama sansür gerçekti ve yaklaşık 1 hafta sürdükten sonra taraflar anlaştı da rahat bir nefes aldık.
Daha sonra benzer bir sebepten (bu sefer konu Atatürk ile ilgili değil) bu sefer de dünyanın en popüler blog sitesi WordPress kapatıldı. Benzer bir durum Ekşisozluk'ün de başına geldi. Ekşisözlük açıldı ama WordPress hala kapalı. Daha doğrusu Türkiye'den erişilemiyor. Dünyanın bu konuya bakışı ise 'Türkiye'nin sansürcü bir zihniyete sahip olduğu' yönünde.
Ülkemizin kendine has değerleri var (her ülkenin olduğu gibi). Ancak bu değerleri bu şekilde korumak da pek mümkün değil. Haklıyken haksız konumuna düşme gibi bir durum var ortada. Konu biraz da teknolojik bir mesele olduğundan mevzuya geleneksel yöntemlerle yaklaşmamak gerekiyor.
Diyelim ki zararlı bir içerik var ve engellenmek isteniyor. Bunun engellemenin en kolay yolu sadece o dosyaya erişimi yasaklamak. Bu sayede bütün bir site değil sadece o sitenin bir parçasına erişim yasaklanmış olur. Böylece bize faydalı olabilecek diğer bölümlerini kullanmaya devam ederiz. Elbette belli bölümleri yasaklamak bütün bir siteyi kapatmak kadar kolay değil. Ama bütün bir siteyi engellemekten iyidir.
Yapılan sansürün sadece Türklere karşı işe yaradığı Türkiye dışındaki yaşayan milyonlarca insanın halen bu videolara erişebildiğini unutmamak gerek. Bu bağlamda Türklerin Türklere yaptığı bir sansürle karşıyayız ki bu da çok mantıklı değil.
YouTube'un en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşması ve bu tip sansürlerin sona ermesi dileğiyle...