Güncelleme Tarihi:
YÖK Genel Kurulu toplantısının ardından katsayıyla ilgili yeni düzenleme konusunda yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, YÖK için en önemli önceliğin öğrencilerin huzurunun sağlanması olduğu belirtilerek, “Bunun yanı sıra isabetli bulup bulmamaya bağlı olmadan yargı kararına uygun davranmak da bütün kurumlar için kanuni bir yükümlülüktür. Bu kapsamda Danıştay kararının gerekçesi de önemli olduğundan yerleştirme puanlarının hesaplanmasına ilişkin yeni karar alınırken yargı kararlarının gerekçeleri esas alınmıştır” denildi.
YÖK'ün 21 Temmuz 2009 tarihli kararıyla öngörülen yeni üniversiteye giriş sisteminde çoklu sınav ve çoklu soruyu esas alan bir ölçme yönteminin belirlendiği kaydedilen açıklamada, önceki sistemde yüzde 38 olan alan bilgisinin ağırlığının Lisans Yerleştirme Sınavı ile yüzde 60'a çıkarılmasıyla lise müfredatında alınan bilginin doğrudan ölçülmesi ve sonuca yansıtılmasının sağlandığı anlatıldı.
Açıklamada, buna göre, önceden sadece lise 1. sınıf bilgileri sınav sorularına dahil edilirken şimdi sınav müfredatına lise 1, 2, 3 ve 4. sınıflarda görülen derslerin de dahil edilerek öğrencilerin bilgi ve başarılarının sınavda ölçülebilir hale getirildiği ifade edildi.
Açıklamada, şöyle denildi:
“Öğrencilerin gerçek başarısını esas alan bir ölçme ve değerlendirme sınavı getirildiği için önceden öğrenci başarısını ölçmeyen sınav nedeniyle uygulanan katsayı farkının da Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 18 Şubat 2010 tarihinde verdiği karar ile belirlenen hukuken kabul edilebilir ölçülere getirilmesi benimsenmiştir.
Yeni kararın oluşturulmasında yargı kararının gereğinin yerine getirilme zorunluluğu ve sistemin bütünlüğünü koruma kaygısı bir arada değerlendirilmiş ve öğrencilerin yerleştirme puanlarının hesaplanmasına esas olacak oranlar, alan içi 0.15, alan dışı 0.12 olarak belirlenmiştir.”
YÖK Genel Kurulundan yeni katsayı uygulamasına ilişkin yapılan açıklamada, “Alan içi ve alan dışına uygulanacak 0.03'lük fark, AOBP'si düşük öğrencide 3 puan, yüksek olan öğrencide 15 puan etkileyecektir” denildi.
Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, alan içi ve alan dışına uygulanacak 0.03'lük farkın AOBP'si düşük öğrencide 3 puan, yüksek olan öğrencide 15 puan etkileyeceği belirtilerek, şunlar kaydedildi:
“Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus şudur, 2009 yılında üniversitelerin lisans programlarına yerleşen adayların AOBP sayısal puanlarının dağılımı listelerinin incelenmesinden, zaten düşük puana sahip olan (50-70 arasındaki AOBP'ye sahip) lisans programına yerleşen öğrenci sayısının çok düşük olduğu görülmektedir. Bu itibarla yığılma, eski sisteme göre 70-100 puana sahip olan öğrencilerde olduğundan puan farkının yeni sistemde de yüksek AOBP'nin yığıldığı üst aralıkta yoğunlaşacağına dikkat edilmelidir.
Sonuçta alan dışı tercihlerde aynı soruları cevaplayan adayların yerleştirme puanlarında 3 ila 15 puanlık bir fark değil, asıl öğrenci kitlesinin yoğunlaştığı aralıkta aşılması oldukça zor 8 ila 15 puanlık bir fark ortaya çıkacaktır.”
Yeni belirlenen oranların yeni sınav sistemi bütünlüğü içindeki işlevi ve rolü ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, şu bilgilere yer verildi:
“Sınavda bir puanlık farkın bile binlerce öğrencinin sıralamasını değiştirdiği ve bölüm kontenjanlarının ortalama 40-100 arasında düşünüldüğünde yerleştirme puanında meydana gelen 15 puanlık bir fark, çok ciddi bir farklılık doğurmaktadır. 15 puanlık farkın 2009 yılı için yerleştirme sırasını SAY-2 puan türünde 17.381 ile 70.694 arasında (Bu puan türünde lisans programlarına yerleşen tüm öğrencilerin sayısı 121 bin 815'tir), SÖZ-2 puan türünde 4.994 ile 85.064 arasında (Bu puan türünde lisans programlarına yerleşen tüm öğrencilerin sayısı 36 bin 689'dur), EA-2 puan türünde 15.907 ile 122.241 arasında (Bu puan türünde lisans programlarına yerleşen tüm öğrencilerin sayısı 91 bin 978'dir) değiştirdiği görülmektedir.