YÖK Başkanı'nın spor merakı

Güncelleme Tarihi:

YÖK Başkanının spor merakı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 01, 2008 13:40

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, olimpiyatlarda Türkiye'nin düşük performansını da göz önünde bulundurarak YÖK'te, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener'in başkanlığında “Spor Komisyonu” oluşturulduğunu bildirdi.

Haberin Devamı

Gençleri spora teşvik edebilmek için turnuva düzenlemekten başka olanaklar sağlanması gerektiğini belirten Özcan, “Mesela sınav tarihlerini onlara göre ayarlayabiliriz. Üniversite sınavında, olimpiyatlarda veya Avrupa turnuvalarında başarı gösteren çocuklara biraz daha imkan sağlayabiliriz” dedi.

Özcan, geçen hafta sonunda Bilkent Üniversitesi'nde okuyan büyük oğlu İzzet Kaan'ın oynadığı okul takımı ile Ankara Üniversitesi takımı arasındaki Amerikan futbol maçını izledi. Tribünlerdeki öğrencilerin “ALES'te baraj 50 olsun”, “Burslu doktora”, “Taraftara burs” tezahüratları altında maçı izleyen Özcan'a küçük oğlu Sinan ve Bilkent Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi eşi Doç. Dr. Kıvılcım Metin Özcan da eşlik etti.

Haberin Devamı

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Özcan, ilk kez YÖK'te bir “Spor Komisyonu” kurduklarını bildirdi. Komisyonun başına Ulusrarasası Olimpiyat Komitesi Üyesi Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener'i getirdiklerini kaydeden Özcan, komisyonda Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar'ın ve Dünya Üniversite Oyunları Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Tamer'in de yer aldığını belirtti.

Komisyonun, üniversiteler arasındaki spor faaliyetlerinin artırılmasını sağlayacağını ifade eden Özcan, “Bu, çoktan beri ihmal edilmiş bir şeydi. Son olimpiyatlarda biliyorsunuz durum çok kötüydü. Biraz da oralarda iyi neticeler alalım, özendirelim istedik. Bizim zamanımızda üniversiteler arasında futbol, basketbol, voleybol turnuvaları çok olurdu, şimdi olmuyor. Onları tekrar canlandıralım istedik. Uğur Hoca da rıza gösterdi, 'bu işte çalışırım' dedi” şeklinde konuştu.

“Sporu teşvik edebilmek için turnuva düzenlemekten başta şeyler yapmak gerektiğini” vurgulayan Özcan, “Mesela sınav tarihlerini onlara göre ayarlayabiliriz. Üniversite sınavında, olimpiyatlarda veya Avrupa turnuvalarında başarı gösteren çocuklara biraz daha imkan sağlayabiliriz. Yönetmelikleri değiştirerek, sporculara hayatı kolay hale getirebiliriz” dedi.

Haberin Devamı

Özcan, Spor Komisyonunun sadece sportif faaliyetleri artırma konusunda değil, yapısal düzenlemeler yapma görevleri de olacağını anlattı.

“HAFTA SONUNU AİLEMLE GEÇİRİYORUM”

Büyük oğlu İzzet Kağan'ın okul takımında Amerikan futbolu, ODTÜ Kolejinde lise 3. sınıf öğrencisi ortanca oğlu Baran'ın da hentbol oyladığını belirten Özcan, fırsat bulduğu zaman onların maçlarını izlediğini, küçük oğluyla basketbol oynamayı çok sevdiğini söyledi.

Hafta sonlarını ve tatilleri ailesiyle geçirdiğini kaydeden Özcan, küçük oğluyla vakit geçirmeyi sevdiğini anlattı. Özcan, şöyle konuştu:

“Hafta içi toplantılar çok, işler yoğun. Onun için hafta sonu cumartesi sabahından başlıyoruz bu tür faaliyetler yapmaya. Oğlumla alışverişe gidiyoruz, ihtiyaçlarını alıyoruz. Onu çocukların sevdikleri oyun yerlerine götürüyorum. Ağabeylerinin maçları olursa onların antrenmanlarına gidiyoruz. Bazı akşamüstüleri, özellikle yazın oğlumla basketbol oynuyoruz. Sinan basketbol oynamayı çok seviyor. Akşamları da evde yap-boz oynuyoruz. Büyük yap-bozlarımız var. Yapması bir-iki saat sürüyor. Uçaklarımız, helikopterlerimiz var, onlarla oynuyoruz.”

Haberin Devamı

“PISA SINAVI BİZİM MÜFREDATLA ÖRTÜŞMÜYOR”

Hafta içi öğle tatiline denk geldiğinde Baran'ın hentbol maçlarını izlemeye gittiğini anlatan Özcan, Baran'ın dersleriyle de ilgilendiğini belirtti. Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Oğullarımın matematikle ilgilenmelerini çok istiyorum ama hiçbirinin matematiğe özel bir ilgisi yok. Benim matematiğim her zaman iyiydi. Matematiği iyi olan öğrencileri çok seviyorum. Matematiği iyi insanların başarılı olacağına inanıyorum. Oluyorlar da hakikaten. Matematik ana bilim dallarından birisi. Onda iyiyseniz öbürlerinde de az çok iyi oluyorsunuz. Dünyada matematiği iyi olan Hindistan gibi ülkeler var. Onların öğrencilerinin de ne kadar başarılı olduğu açık. Bilgisayar programcılığı, fizik, kimya gibi dallarda uluslararası yarışmalarda daima iyi dereceler alıyorlar. Ben de bizim öğrencilerimizin öyle olmasını istiyorum.”

Haberin Devamı

OECD ülkelerinde uygulanan Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'na (PISA) değinen Özcan, “PISA sınavlarında başarımız çok görülmüyor ama o sınav bizim müfredatla çok iyi örtüşmüyor. Başarısızlığımızın büyük bir kısmı oradan geliyor ama bence o kadar da kötü değiliz. Dışarda okutulanlarla bizde okutulanlar biraz farklı. 30 ülke arasında 29'uncu değiliz. Daha yukarlarda olduğumuzu düşünüyorum” dedi.

“HERKES AYRI TAKIMI TUTUYOR”

Maçın bir bölümünü eşiyle izleyen Kıvılcım Metin Özcan da ailesiyle zaman geçirmeyi sevdiğini dile getirdi. Okul takımında öğrencilerinin de oynadığını kaydeden Kıvılcım Metin Özcan, “Yusuf Ziya Beşiktaşlı, ben Fenerbahçeliyim, Kaan da Fenerbahçeli. Baran Galatasaraylı, Sinan devamlı takım değiştiriyor” diye konuştu.

Haberin Devamı

“Evde tartışma çıkıyor mu?” sorusuna Kıvılcım Metin Özcan, “Fener yenince ben susarım, Beşiktaş yenince Hoca coşar” karşılığını verdi.

“YÖK Başkanlığı açısından eşini nasıl değerlendirdiği” sorusunu Kıvılcım Metin Özcan, “Eşimi her zaman çok başarılı buluyorum. İlk günlerde basın bizi epey zorlamıştı. Zaman içinde biz de epey değiştik, çok şey öğrendik bu süreçte” dedi.

“BASINDAN DUYUYORUM”

“Bir öğretim üyesi olarak eşinize tavsiyeleriniz, ondan istekleriniz oluyor mu?” sorusuna Kıvılcım Metin Özcan, şu yanıtı verdi:

“Hayır. O bir şey sunarsa ben görüş bildiriyorum ama onun dışında benim ona bir önerim olmuyor. Çoğu zaman da paylaşmıyor. Ben çoğu şeyi basından duyuyorum. Söylemesini de beklemiyorum zaten.

Ben bir özel okuldayım. Türkiye'nin en iyi vakıf üniversitesindeyim. Her şeyimiz var. Pek bir talebim yok ama bazen arkadaşlarımdan talepler geliyor. Ufak tefek ricalar oluyor, onları söylüyorum 'şöyle olsa daha iyi olurmuş' diye ama onun dışında bir çaba göstermiyorum çünkü benim zaten çok yoğun derslerim var.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!