Güncelleme Tarihi:
YÖK Genel Kurulu toplantısına verilen arada gazetecilerin “öğrenci affına” ilişkin sorularını yanıtlayan Özcan, konuyla ilgili bir kanun taslağı çalışması yaptıklarını, bu çalışmada belirli kredileri alan öğrencilerin okuldan mezun olmasının ve böylece üniversiteden atılmanın ortadan kalkmasının hedeflendiğini söyledi.
Özcan, şunları kaydetti:
“Biz afla ilgili değiliz. Affın ne zamandan itibaren başlayacağı, nasıl olacağı siyasilerin işi. Onlar Meclis'te karar verecekler. Hangi tarihten bu tarafa olacak, kimler bunun içine girecek, Meclis'te karar verilecek. Rasyonel olan, 2008'den itibaren açıkta kalan öğrencileri kapsaması ama ona siyasiler karar verecek. Ama madem ki artık okuldan atmanın kalkması söz konusu, affı gerektirmeyecek bir sistem söz konusu, o zaman bence mümkün olduğu kadar geriye gidip herkesi içine almak ondan sonra da yeni sistemi kurmak ve bunu işletmek gerekir.”
Aftan kaç öğrencinin yararlanacağı sorusuna Özcan, “Onu henüz bilmiyoruz. Ama bugüne kadar oldukça fazla sayıda af çıktığı için zaten öğrenciler döndüler” dedi.
Bir gazetecinin üniversiteden atılan 800 bin kişi bulunduğu yönündeki haberleri hatırlatması üzerine YÖK Başkanı Özcan, “Öyle bir rakam olacağını, üniversiteden atılan 800 bin kişi olacağını zannetmiyorum, o çok yüksek bir rakamdır. Ne kadar geriye gideceğine siyasilerimiz karar verecek, o bizim vereceğimiz bir karar değil” diye konuştu.
Özcan, “Bizim taslağın içine koyduğumuz öneriler esasında her nedenle olursa olsun okuldan atılan, diğer af metinlerinde geçen metine benzer bir metindir Ama onu genişletirler, terör suçluları da bunun içine girecek mi girmeyecek mi gibi meseleler tamamen siyasilerimizin vereceği karardır. Onlar kararlaştıracak” dedi.
Özcan, bir gazetecinin öğrenci affıyla ilgili sorusu üzerine Meclisteki kanun tasarısının afla ilgili olmadığını belirtti.
Özcan, şunları kaydetti:
“Bu okuldan atılmayı, üniversiteden atılmayı ortadan kaldıracak bir mevzuat düzenlemesi, ama böyle bir düzenleme yapılırken 'herkese şans verelim, sisteme dahil olsunlar, zaten af da kalkıyor, sistemde kalsınlar, başarılarına göre mezun olup sistemi terk etsinler' diye bir düşüncemiz vardı. Onun için af bunun küçük bir kısmı. Esas olan kısmı, yıllar bazında öğrencinin takibi yerine kredilerinin takip edilmesi ve belli krediyi alan öğrencilerin okuldan mezun edilmesinin sağlanmasıydı. Esas önemli olan, bizim vurgu yapmak istediğimiz esas konu odur.”
Affın ne zaman başlayacağının, nasıl olacağının belirlenmesinin siyasilerin işi olduğunu söyleyen Özcan, hangi tarihten bu yana olacağına, kimlerin buna başvuracağını siyasilerin karar vereceğini vurguladı.
Özcan, “Ama artık okuldan atılmanın kalkması söz konusu. Affı gerektirmeyecek bir sistem söz konusu. O zaman bence mümkün olduğu kadar geriye gidip herkesi içine almak, ondan sonra da yeni sistemi kurmak ve onu işletmek gerekir” dedi.
Bir gazetecinin “Bu düzenleme kaç kişiyi kapsayacak” sorusuna Özcan, “Bunu henüz bilmiyoruz. Ama bugüne kadar oldukça fazla sayıda af çıktığı için öğrenciler döndü” yanıtını verdi.
“Başarısız olan öğrencilere sınav hakkı mı tanınacak?” sorusu üzerine Özcan, “Eski aflar gibi bir şey olur, eğer geriye dönük olursa, aynı eski aflarda ne yapılıyorsa o yapılır. Öğrenciler, kaldıkları yerden başlayarak sisteme dahil edilirler. Ondan sonra da öğrenimlerine devam ederler” dedi.
Özcan, “Bu son af mı olur” sorusuna “Evet. Bundan sonra af olmayacak” cevabını verdi.
“Bu düzenlemede hiçbir şart aranmayacak mı, kılık kıyafet, mesela türban nedeniyle kaydı silinen öğrenci...” sorusuna da Özcan, “Taslağın içerisine bazı önermeler koyduk. Ama onları değiştirecek olan siyasilerdir. Bakalım neye karar verecekler” yanıtını verdi.
Özcan, taslağın içine konulan önerilerin neler olduğu sorusu üzerine şunları söyledi:
“Bizim taslağın içine koyduğumuz öneriler esasında her nedenle olursa olsun okuldan atılan, diğer af metinlerinde geçen metine benzer bir metindir. Ama onu genişletirler, terör suçluları da bunun içine girecek mi girmeyecek mi gibi meseleler tamamen siyasilerimizin vereceği karardır. Onlar kararlaştıracak.”
“Af kapsamının çok genişlediği görülüyor. Bu siyasilerin tercihi mi?” sorusunu yanıtlayan Özcan, şöyle konuştu:
“Bizim kararımız. En son affa kadar öğrencilerimize haklar verilmiştir. Onlardan faydalanmaları gerekirdi. Bence rasyonel olanı son aftan bu tarafa açıkta kalan öğrencilerimizi içine almasıdır, ama o bir siyasi karardır. Açılım politikası gereği işte 80'lerin politikalarını da düşünürseniz birçok insanın çeşitli nedenlerle sistemden zarar gördüğü, bir şekilde eziyet edildiği insanlara, onu da hesaba katarsak belki öyle bir mantıkla daha geriye götürmek mümkün olabilir. Ama şu an için kesin bir şey yok. Şu anda da Mecliste o toplantı devam ediyor.”
SBF'DEKİ OLAYLAR
Bir gazetecinin Ankara üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde (SBF) yaşanan olayları anımsatması üzerine Özcan, “Henüz inceleme sonucu gelmedi. Galiba bu hafta sonuna yetiştirecekler” dedi.
“Gelecek rapordan sonra yeni bir inceleme yapmanız söz konusu mu?” sorusuna Özcan, “O gelince bir bakalım. O bizi tatmin ediyorsa yapmayız. Ama tatmin etmiyorsa açıklıklar bulursak yaparız” yanıtını verdi.
“TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ve CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum'un da görüşlerine başvurulacağı belirtiliyor” denmesi üzerine Özcan, bu konuda bir fikrinin olmadığını söyledi.
Özcan, “KPSS ile ilgili soruşturma sonuçlandı mı?” sorusuna da “Hayır KPSS ile ilgili savcımızın yaptığı soruşturma hala devam ediyor. Esasında onu bekliyoruz. Ben herkes gibi heyecanla bekliyorum, ama maalesef bitmedi. Çünkü araya tekrarlanan sınav girdi. O süreyi kullanamadı Sayın Savcı Bey. Kullanamayınca da büyük bir gecikme oldu” cevabını verdi.
Bir gazetecinin “YÖK'ten Anayasa Mahkemesi üyeliği için bir seçim olacaktı. Bu aday belirlendi mi” sorusu üzerine Özcan, “Hayır onu şimdi belirleyeceğiz. YÖK Genel Kurulundaki maddelerden birisi de o. Gündemimizde var” dedi.