Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın projeyi himaye etmesinden onur duyduklarını aktaran Saraç, dünyanın ve ülkenin küresel salgının etkisi altında bulunduğu bu zor günlerde, istikbale yönelik umut dolu bir projeyle salonda olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Devletin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde memleketin sahip olduğu bütün zenginlik ve imkanların kuvveden fiile çıkması için var gücüyle çalıştığını anlatan Saraç, 'yeni YÖK' olarak Erdoğan'ın gösterdiği "Büyük Türkiye" idealine, sonuçlarını her yıl bu çatı altında duyurdukları projelerle katkı sağlamaya gayret ettiklerini söyledi.
YÖK Anadolu Projesi Tanıtım Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, YÖK Anadolu Projesi ile 15 genç üniversitenin öğrencilerinin bazı derslerini, 12 üniversitenin kıdemli hocalarından alacağını açıkladı. ''YÖK'ün uygulamaya koyacağı önemli bir projenin müjdesini vermek istiyorum'' da diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''YÖK Akademik Kariyer Liyakat projesidir. Doktoralı insan kaynağının daha şeffaf bir şekilde istihdamına imkan sağlamaktır. Türk veya yabancı uyruklu doktorasını tamamlamış tüm akademisyen adaylarımız ile, öğretim üyesi arayan üniversitelerimiz bu platformda bir araya geleceğiz'' diye konuştu.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen YÖK Anadolu Projesi Tanıtım Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 2020-2021 akademik yılının açılışında müjdesini verdiği YÖK Anadolu Projesi'nin hayata geçirilmiş olmasından büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
YÖK başta olmak üzere, projenin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür eden Erdoğan, geçtiğimiz 18 yılda altyapıya ve insan kaynağına yaptıkları yatırımlar sayesinde Türk yükseköğretim sisteminin bugün gerçekten ileri bir seviyede bulunduğunu söyledi.
Erdoğan, yükseköğretim alanında ülkenin sınırlarını aşan bir kapasiteye ulaştıklarını, üniversite sayısının 76'dan 207'ye, öğrenci sayısının ise 1 milyon 600 binden 8 milyon 400 bine yükseldiğini söyledi.
Türkiye'nin, Avrupa'da üniversiteye erişim konusunda ilk sıraya çıktığını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ayrıca memnuniyet veren bir diğer husus, bu artışta kız öğrencilerimizin önemli bir yer tutmasıdır. Daha önce yüzde 42 düzeyinde olan kız öğrencilerimizin oranı, bu yıl itibarıyla yüzde 49'a yükseldi. Üniversitelerimizde görev yapan öğretim elemanı sayımız da büyük bir artış göstererek 70 binden 180 bin düzeyine ulaştı. Yükseköğretim sistemimizdeki kadın akademisyenlerimizin oranı Avrupa Birliği'ndeki yüzde 40 olan ortalamanın yaklaşık 5 puan üzerindedir. Bütçeden üniversitelerimiz için ayırdığımız pay da ciddi oranda artmıştır. Yükseköğrenim bütçemiz 2,5 milyar liradan bu yıl itibariyle 36 milyar liraya çıktı."
Erdoğan, yükseköğretimde sadece sayısal değişimler yaşanmakla kalmadığını, aynı zamanda kalite odaklı yapısal dönüşümlerin de gerçekleştiğini vurguladı.
Yekta Saraç: 'Kıdemli üniversitelerimizin birikimlerini genç üniversitelerimize açıyoruz'
"Yükseköğretime ilişkin bir felsefemiz var, belli bir bakış açımız var, takip ettiğimiz bir üslup ve tarzımız var ve bir de farkımız var. Yükseköğretime dair parlak söylemlerimiz, epistemolojik, ontolojik gerçeklerden dem vuran entelektüel ve sofistike yaklaşımımız ve gerçekleşmeleri bir başka bahara kalacak karmaşık söylemlerimiz yok. Bunun yerine YÖK Anadolu Projesi gibi gerçekçi, sürekli hayata geçirdiğimiz ve kısa süre içinde sonuçlarını kamuoyu ile paylaştığımız projelerimiz var. Aslında biz, yükseköğretimi belli bir plan dahilinde daimi tekamül esasında tedrici bir usulde yeniden yapılandırıyoruz."
Üniversitelerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın döneminde çeşitlenmeye başladığını dile getiren Saraç, tek tip, birbirinin hemen hemen kopyası niteliğindeki üniversitelerden oluşan Türk yükseköğretim sisteminin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın destekleriyle bugün araştırma üniversiteleri, bölgesel kalkınma odaklı üniversiteler, mesleki uygulama ağırlıklı üniversiteler, tematik üniversiteler gibi niteliği itibarıyla farklı misyonlar üstlenen üniversitelere sahip olduğunu söyledi.
Genç ve kıdemli üniversiteler eşleştiriliyor
Yekta Saraç, YÖK Anadolu Projesi ile küresel yükseköğretimde son yıllarda gündemde olan üniversiteler arası iş birliğini gündeme aldıklarını belirterek, şu bilgileri verdi:
"YÖK Anadolu Projesi, dünya örnekleri ve Avrupa yapılanması incelenerek, üniversitelerin eşleşmeleri temelinde yürütülen, bilimsel ve sosyal etki değeri çok yüksek, ortak akıl ile geliştirilmiş projelerimizin artık başında gelecek ve Cumhurbaşkanımızın himayelerinde ve bugünkü tanıtım toplantımızı takiben hemen bahar yarıyılında başlayacak. İnşallah Avrupa ülkelerinden çok daha hızlı ve daha kapsamlı şekilde bu projeyi, bu yıl uygulamaya sokacağız. Küresel salgında nasıl ki ulusal ölçekte uluslararası fuar düzenleyen ilk ülke olma gibi girişimlere imza atmış ve Avrupa ülkeleri arasında küresel salgında yabancı öğrenci sayısını artıran tek ülke olmuşsak bu projeyle de inşallah yeni bir başarıya daha imza atmayı hedefliyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Anadolu'nun her ilinde yaktığı bilim meşalesi olan üniversitelerin fiziki altyapısının, bu vizyona uygun istikamette geliştiğine dikkati çeken Saraç, Anadolu'da kurulan üniversitelere Bölgesel Kalkınma Odaklı İhtisaslaşma ile her yıl bir yarış ve rekabet sonunda belli bir misyon verildiğini, bu üniversitelerin misyonları istikametinde desteklendiğini ayrıca dijital dönüşüm gibi başkaca yeni projelerle güçlendirildiğini anlattı.
Bugün yeni bir aşamaya geçtiklerini belirten Saraç, "YÖK Anadolu Projesi'yle kıdemli üniversitelerimizin uzun yıllar içinde inşa etmiş oldukları akademik ve inovatif birikimlerini gelişmekte olan genç üniversitelerimize açıyoruz." dedi.
Yakın gelecekte bu genç üniversitelerin de çok güçlü akademik kadrolara sahip olacağını fakat ülkenin artık vakit kaybına tahammülü bulunmadığını belirten Saraç, "Onlarca yılın hizmetini kısa bir sürede sunmayı başaran devletimizin, bu genç üniversitelerimize altyapı bağlamında verdiği desteğe biz de 12 üniversitemizle iş birliği içinde YÖK Anadolu Projesi ile destek vermeyi görev bildik. Çalışmalarıyla farklı alanlarda dünya bilimine ve ülkemize katkı sunan akademisyenlerimizin derslerine yansıttıkları birikimleri artık yalnızca mensubu oldukları üniversitelerin öğrencileri için değil, Anadolu topraklarımızda, farklı yörelerde yükselen bilim merkezlerimizin öğrencileri için de ulaşılır olacak." diye konuştu.
"Proje, gönüllülük esasına dayalı olacak"
Rektörlere ve dersleri sunacak öğretim üyelerine teşekkür eden Saraç, "Zira bu proje gönüllülük esasına dayalıdır. Planlama aşamasında aldığımız geri bildirimler, projenin yarattığı heyecanı ortaya koyuyor. Özellikle pandemiden önce başlattığımız Yükseköğretimde Dijital Dönüşüm Projesi, şimdi bu Anadolu projesini uzun soluklu kılmak için de önemli bir avantaj sağlıyor. Gerek dijital imkanlarla gerekse bölgeye giderek veya bölgede misafir edilerek Türk akademisinin birikimini azami ölçüde öğrenciye aktarılabilecek kıdemli hocalarımız genç öğretim üyelerimize rehberlik yapacak ve üniversitelerimiz farklı sesler ile farklı derslerle canlılık kazanacak." değerlendirmesinde bulundu.
Değerlerinin bilginin bir güç değil erdem olduğunu gösterdiğini belirten Saraç, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülke için koyduğu yüksek hedeflere ulaşmak adına, ülkenin küresel bir güç olma yolundaki yürüyüşüne katkı sunmak, memleket için bilimsel faaliyetler yapmak, bilim emperyalizmine yenilmemek, eğitimde sosyal adalet ve fırsat eşitliği sağlamak için gayret göstermeye ve çalışmaya devam edeceklerini bildirdi.
Gerçekleştirdikleri her projenin arkasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın güveni ve desteği bulunduğunu ifade eden Saraç, bilime, bilim dünyasına, bilim sevdalısı gençlere kıymet veren Erdoğan'a, bu projeye verdiği destek ve himaye için müteşekkir olduklarını söyledi.
YÖK Anadolu Projesi'yle yükseköğretim hayatındaki değişiklikler
Yükseköğretimde ilk kez uygulanacak olan YÖK Anadolu Projesi, yeni kurulan veya gelişmekte olan genç üniversitelerin, belirlenen bazı alanlarda gelişiminin diğer üniversitelerce desteklenmesi amacıyla akademik insan gücü ve araştırma alt yapısı bakımından daha gelişmiş kıdemli üniversitelerle eşleştirilmesini öngörüyor.
Proje kapsamındaki ön çalışmalar neticesinde, genç ve kıdemli üniversiteler arasında eşleştirme protokolleri imzalanarak, eşleştirmelerin alanları, niteliği, öğrenci, akademik ve idari personel hareketliliği, eğitim ve öğretim, Ar-Ge ve proje alanlarında yapılacak iş birliklerinde üniversitelerin hak ve yükümlülükler belirlendi.
YÖK Anadolu Projesi'nde 12 kıdemli üniversitenin kıdemli öğretim üyeleri 2006'dan sonra kurulan 15 genç üniversitenin çeşitli bölümlerdeki öğrencilerine ders verecek ve araştırma alanlarında danışmanlık yaparak yol gösterecek. Üniversiteler araştırma alt yapılarını ve kütüphane olanaklarını birbirlerine açacak.
Proje, lisansta olduğu kadar, yüksek lisans ve doktora seviyesindeki genç akademisyenlere de önemli katkılar verecek. Üniversitelerin "açık bilim-açık erişim" ve uzaktan eğitim olanakları da salgın döneminde projenin yürütülmesine geniş kolaylık sağlayacak.
YÖK Anadolu Projesi'nden yararlanacak genç üniversitelerdeki öğrenci sayısı 170 bin 480 olacak.
"Genç" ve "Kıdemli" üniversiteler belirlendi
Proje kapsamında YÖK ilk olarak "Genç Üniversiteler" diye adlandırılan 2006 sonrası kurulan 15 devlet üniversitesi ile "Kıdemli Üniversiteler" şeklinde isimlendirilen 2006'dan önce kurulmuş, belirlenen alanlarda insan gücü ve araştırma alt yapısı bakımından daha gelişmiş 12 devlet üniversitesini belirledi.
Genç Üniversiteler Ağrı İbrahim Çeçen, Ardahan, Artvin Çoruh, Bartın, Bayburt, Bingöl, Bitlis Eren, Erzincan Binali Yıldırım, Hakkari, Iğdır, Kilis 7 Aralık, Munzur, Muş Alparslan, Siirt ve Şırnak üniversiteleri, Kıdemli Üniversiteler ise Ankara, Bursa Uludağ, Çukurova, Ege, Erciyes, Gazi, Gebze Teknik, Hacettepe, İstanbul Teknik, İstanbul, Orta Doğu Teknik ve Selçuk üniversiteleri olarak belirlendi.