Yoğun bakımda kriz var

İstanbul’da kamu hastanelerinde yaklaşık 1.200, özel hastanelerde 2 bin 300, üniversite hastanelerinde de 350 yoğun bakım yatağı bulunuyor.

HEPSİ SON KAPASİTEDE

Ancak bilhassa kış aylarında bazen tek bir yoğun bakım yatağı dahi boş kalmıyor. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Araştırma ve Eğitim Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Lütfiye Kılıç, “13 yoğun bakım yatağımız var. 10 dakika boş kalmaz. 30 yatak olsa hepsi dolar” derken, Haseki Araştırma ve Eğitim Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Savaş Öztürk de, “50 yoğun bakım yatağımız dolu” bilgisi veriyor.

Dr. Kılıç’a göre, özellikle kış aylarında yoğun bakım yatağına ihtiyacı azaltıcı çare, grip vakalarının erken tanı ve doğru tedavisi ile risk grubundakilerin aşılanması (grip ve zatürree aşıları).

Dr. Kılıç, “Şu anda özel hastaneler dahil tüm yoğun bakımlar son kapasitede çalışıyor. Kalp krizi geçirseniz de yatamazsınız” diyor.

OECD ülkelerinde 10 bin hastane yatağının ortalama 30’u yoğun bakım. Türkiye ortalaması 10 binde 15. Sağlık İl Müdürü Prof. Dr. Kemal Memiş de İstanbul’da bu oranı 2018 itibariyle 10 bin yatakta 25’e çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, şu bilgiyi veriyor: “Yoğun bakımdaki hastaların yüzde 15-20’si palyatif servislere çıkabilecek hastalar. Açtığımız palyatif servislere bunları kaydırarak yoğun bakım yataklarını rahatlatmayı hedefliyoruz.”

ACİLLERDE BİLE DURUM VAHİM

Hastanelerİn acil servislerindeki durum da yoğun bakımdan çok farklı değil. Kış aylarında burnu akan, ateşi biraz yükselen acillere koşuyor. Bu da gerçek acil hastalarının hizmet almasını engelliyor. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Araştırma ve Eğitim Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Lütfiye Kılıç, “Geçen ay acile 9 bin hasta gelmiş. Halbuki mevsim hastalıklarını geçirenlerin önce aile hekimi, kulak burun boğaz hastalıkları uzmanlarına gitmesi gerekir” uyarısında bulunuyor.