Güncelleme Tarihi:
Son yılların en ünlü viyolonsel ustası Yo Yo Ma, Bach'tan Esinlenmeler adlı altı orta metraj filmle festivalde.
17. Uluslararası İstanbul Film Festiveli'nde sinemaseverler kadar klasik müzikten hoşlananların da ilgisini çekecek bir çalışma yeralıyor bugün: Yo Yo Ma-Bach'tan Esinlenmeler.
Altı orta metraj filmden oluşan bu çalışma, aralarında Atom Egoyan, Patricia Rozema ve François Girard'ın da bulunduğu altı yönetmenin imzasını taşıyor. Ünlü besteci Bach'ın solo viyolonsel suitlerine görsel karşılık arayan bu deneysel çalışma Kanada Televizyonu için hazırlandı.
Bach'ın unutulmaz suitlerini, Yo Yo Ma gibi bir viyolonsel ustasının yorumuyla dinlemek, bir yandan da usta yönetmenlerin bu notalara getirdiği görsel yorumları izlemek keyif verici bir deney olacak festival seyircisi için.
Yo Yo Ma Bach'tan Esinlenmeler'in ilk dört bölümü bugün gösterilecek. İlk film Bach'ın 1.Suiti Müzik Bahçesi adını taşıyor. Bu filmin yönetmeni Kevin McMahon. Yönetmen François Girard ise Carceri'nin Sesi'nde Bach'ın 2. viyolonsel suitinden yansımalar getiriyor beyazperdeye.
Ünlü viyolonsel ustası Yo-Yo Ma, 7 yaşına kadar Paris'te büyümüş. 7 yaşına geldiğinde ise ailesiyle birlikte New York'a gitmiş. Harvard Üniversitesi'nde okuyan ve orada besteci Leon Kirchner ile çalışan Yo-Yo Ma, dünyanın en önemli viyolonsel ustalarından biri... Kendini sınamaktan ve yenilemekten hoşlanan Ma, ‘‘Hepimizin hayatta bir amacı yok mudur? Aksi halde, her şey bıkıcı hale gelebilir ya da ölürüz. Küçükken de kafam hep karışıktı. Birleştirmem gereken pek çok nokta vardı. Yaşamımdaki her şey bağlantılar yapmaya yönlendiriyor beni. İşte ben de bunu seviyorum.'' diyor. Film müziklerinde de adından söz ettiren Yo-Yo Ma, The Tango Lesson ve Seven Years in Tibet adlı filmler için de çalmıştı.
15 yıl önce de Bach suitlerinin kaydını yapan Ma, işe, suitlerin iyice inceledikten sonra koyulduğunu belirtiyor.
Ma'nın 6 Bach suiti, solo repertuarın en iddialı parçaları arasında gösteriliyor. Henüz 4 yaşındayken Bach'ı öğrenmeye başladığını söyleyen Ma, bu parçaların entellektüel ve duygusal gücünden hep etkilendiğini söylüyor. Pek çok sanatın biraraya geldiği filmler hakkında Ma şunları söylüyor, ‘‘Çalıştığım tüm sanatçılar kendi sanat formlarının limitlerini zorladılar. Aynı Bach'ın çoksesli müzik yazarken geleneksel limitleri zorladığı gibi... Bach'ın müziğinin dans, film ve bahçe düzenlemesine ilham verdiği bu proje, yaşamımın en muhteşem tecrübesi.’’