Güncelleme Tarihi:
Mustafa Ali Tombul, İstanbul’a Grup Yorum konserine gitmişti. Teyzesinde kalıyordu. 8 Temmuz’da Gezi Parkı’nın halka açılacağını duydular. Parka uğrayıp eve döneceklerdi. Dönemedi Ali. Başına isabet eden gaz fişeği nedeniyle 22 gün yoğun bakımda kaldı. Sonra bir mucize gibi hayata tutundu. Günler sonra evine de döndü. Ama hiçbir şey eskisi gibi değildi artık. Ticaret Meslek Lisesi 11’inci sınıfa geçen Tombul, üniversitede tarih okumak istiyor. Ancak okula ne zaman başlayacağı belli değil. Hayallerini gerçekleştirmek için hızla iyileşmek istiyor ve onu bu hale getirenlerin bulunamayacağını düşünse de yine de adalete sığınıyor.
Bayraklı Doğançay’daki evlerinde Ali ve ailesi yaşadıklarını anlattı. Kafasındaki derin yaraları gizlemek için taktığı kasketi ve ürkek halleriyle dikkat çeken Ali, zorlandığı zamanlarda babası Mehmet Tombul’dan da yardım aldı. Ali, o gece yaşananları sık sık gözleri uzaklara dalarak aktardı: “Konserden çıktım eve dönerken ‘Gezi Parkı halka açılacak’ dediler. Biz de kaldık. Tam döneceğimiz zaman kapsül atmaya başladılar. Yanımda 2 arkadaşım daha vardı, hep beraber yürüyorduk. Bir tane kafamın yanına bir tane arkasına geldi. En son hatırladığım bu. Arkadaşlarım hastaneye götürdü galiba. Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde doktor bir abi var, o beni muayene etmeye çalıştı, hayal meyal hatırlıyorum. Ondan sonrasını hiç hatırlamıyorum.”
MAHALLENİN ALEX’İYDİ
Ailesi ve sevenleri 22 gün boyunca Ali’nin gözlerini açmasını bekledi. Ali, doktorların bile mucize olarak nitelendirdiği uyanışı ve sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı:
“22’nci günün gecesi ben kendime geldim. Ne olduğunu, hiçbir şeyi anlayamadım. Bana bunu yapan Allah’tan bulsun diyorum. ‘Keşke gitmeseydim’ demek ayrı bir şey ama ben bugün destek için yine giderim. Şimdi tek istediğim bir an önce iyileşmek. Okuluma başlamak. Tarihi çok seviyorum, tarih okumak istiyorum. Madalyalarım var. ‘Mahallenin Alex’i’ diyorlardı bana. Tekrar iyileşip, futbol oynayacağım.”
YİNE AMELİYAT
Ali’nin tıkandığı yerde yardımına yetişen babası Mehmet Tombul, hukuki yollarla haklarını arayacaklarını belirterek, şunları söyledi: “16 yaşında bir çocuk bu hale gelmeyi hak edecek kadar ne yapmış olabilir? Ki olay, valiliğin Gezi Parkı’nı halka açtığı, sonra da çocuk oyuncağına çevirdiği gün oluyor. Kaçarken kadının biri tutuyor Ali’yi, yavaşlatıyor. Kadından kurtuluyor, tam köşeyi dönerken polis kapsülü atıyor, yerden sekip kafasının arkasına geliyor. Bu sırada mesafe kısalıyor, diğeri de direkt hedef alıyor. Ali, olduğu yere yığılıyor. Allah korudu yine de. Geceyarısı bize telefon geldi. Apar topar İstanbul’a gittik. Bu sene okula gidemeyecek. Tedavisi devam ediyor. 20 gün sonra 2’nci ameliyatı var. Kemik konulacak kafasına. Kemiği beslenip, korunması için karnında duruyor.
ASANSÖRDE GÖRDÜ
Yoğun bakımdan servise çıkarırken asansöre bindiğimizde aynada kendini gördü. Bu hiç aklımıza gelmemişti, önlem almamıştık. Gözyaşları içinde kaldı. Kafasını elliyor ‘Baba bana ne oldu?’ diye ağlıyordu. Yoğun bakımdan da bir deri bir kemik çıktı. Hareketleri şu anda kısıtlı. Toparlanması tamamen kendine, moraline bağlı. Bu kadar sessiz değildi. Girişken ve arkadaş çevresi olan bir çocuk normalde. Bunu yapanlar mutlaka bulunacak bunun bir kaçarı yok. Biz dava açtık, hukuksal süreç başladı. Ali sadece, halkını seven bir çocuk.”